KAFEİNİ ABARTMAK
Kafein kan basıncını yükseltiyor, böbrekte kalsiyum taşlarına ve proteinüriye neden olabiliyor. En sık da kahve içerek kafein tüketiyoruz. Bu nedenle günlük izin verilen kafein miktarı 200-300 mg olup, bu da yaklaşık 2 büyük fincan kahveye karşılık geliyor. Dolayısıyla tükettiğiniz içeceklerin kafein içeriğine bakmayı ihmal etmeyin ve mümkünse kafeinsiz olanları tüketmeye özen gösterin.
B6 VİTAMİN EKSİKLİĞİ
B6 vitamini eksikliği böbrek taşı riskini artırıyor ve böbrek hastalıklarına neden oluyor. Dolayısıyla böbrek sağlığı için günlük olarak en az 1,3 miligram B6 vitamini öneriliyor. Bu vitaminin en zengin kaynakları ise balık, nohut, sığır karaciğeri, patates ve narenciyedir.
İDRARI MESANEDE TUTMAK
İdrarı mesanede tutmak da böbrekleri tehdit ediyor. İdrar düzenli olarak mesanede tutulduğunda idrar yolu enfeksiyonu ve mesane kaslarında gevşeklik oluşabiliyor, bunun sonucunda da böbrek hastalıkları hatta böbrek yetmezliği gelişebiliyor.
İLAÇLARI BİLİNÇSİZCE KULLANMAK
İlaçlar sağlığımızın vazgeçilmesi olsalar da bilinçsizce tüketildiklerinde tam aksine vücudumuza zarar verebiliyorlar. Bu nedenle uzmanlar her fırsatta gelişigüzel ilaç kullanılmaması konusunda uyarıda bulunuyorlar. Örneğin düzenli ağrı kesici kullanmak başta böbrekler olmak üzere, birçok organa zarar verebiliyor. Bunlar sonucunda ise böbrek hastalıkları ortaya çıkıyor.
MAGNEZYUM İÇEREN BESİNLERİ AKSATMAK
Yeterince magnezyum alınmazsa kalsiyum böbreklerden geri emilemediği için idrarla vücuttan daha çok atılıyor, bu durum da böbreklerde kalsiyum taşının gelişmesine neden olabiliyor ve böbrek hastalıkları oluşuyor. Düzenli olarak yeşil yapraklı sebzeler, fasulye, kabak ile ay çekirdeği, fındık ve badem tüketmek vücuda yeterince kalsiyum alınmasını sağlıyor. Örneğin günde 100 gram kabak çekirdeği tüketmek günlük magnezyum ihtiyacımızın yüzde 100 ünü karşılıyor.
EGZERSİZ YAPMAMAK
Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Rıfkı Evrenkaya hareketsiz yaşamın diyabet, hipertansiyon ve obeziteye neden olabildiğini ve bunların da böbreklerde kalıcı hasara yol açabildiğini ifade ediyor.
KIRMIZI ET TÜKETİMİNİ ABARTMAK
Hayvansal protein yüksek miktarda asit üretiyor. Böbreklerin bu aşırı miktardaki asidi vücuttan uzaklaştırma yükü artınca da böbreklerde doku hasarı oluşuyor ve bunun sonucunda da böbrekler işlevini yapamaz hale gelebiliyor. Yüksek oranda asit ürettiği için özellikle kırmızı et tüketiminde aşırıya kaçmamak böbrek sağlığı için büyük önem taşıyor.
SİGARA
Sigara, kan basıncını artırıyor, kan akışını azaltıyor ve kan damarlarını daraltıyor. Bu etkileri sonucunda da böbrek işlevlerinin kaybedilmesini hızlandırabiliyor ve mevcut böbrek hastalıklarını kötüleştirebiliyor. Yapılan çalışmalara göre sigara tüketimi böbrek hasarını arttırıyor ve kronik böbrek hastalığının seyrini en az yüzde 30 hızlandırıyor.
YETERSİZ SU İÇMEK
Böbreklerimizin işlevlerini yerine getirebilmeleri için yeterli su tüketmek çok önemli" uyarısında bulunan Prof. Dr. Tevfik Rıfkı Evrenkaya sözlerine şöyle devam ediyor: "Su idrar, ter ve dışkı aracılığıyla toksinlerin uzaklaştırılmalarını sağlıyor, vücut sıcaklığını ve kanın yoğunluğunu kontrol ediyor. Yeterince sıvı almazsak toksinler kanda birikiyor. Bunun sonucunda da böbrek taşları, çok daha önemli böbrek yetmezliği gelişebiliyor. Su alımındaki en basit yaklaşım, yazın en az 2 litre, kışın en az 1,5 litre sıvı tüketmek susama hissi yanında, idrar rengi de su dengemiz hakkında bilgi veriyor. İdrar miktarı azalıp, rengi koyulaştıkça su içmek gerekiyor.
ŞEKERİ BESİN LİSTESİNDEN SİLMEMEK
Şeker obeziteye katkıda bulunmasının yanı sıra böbrek hastalığının ilk iki nedeni olan hipertansiyon ile diyabetin oluşma riskini artırıyor. Hipertansiyon da böbreklerin baş düşmanlarından biri olarak nitelendiriliyor. Şeker genellikle "tatlı" olarak algılamadığımız gıdalar ve içeceklerde de bulunuyor. Bu nedenle işlenmiş şekerlerin sinsi kaynakları olan çeşniler, kahvaltılık tahıllar, beyaz ekmek ve gazlı içeceklerden kaçınmak gerekiyor. Böbrek hastalıklarından korunmak için paketlenmiş ürünler alırken içerdikleri maddelere mutlaka dikkat edin.
İDEAL TUZ MİKTARINI AŞMAK
Tuz vücut için önemli, ancak aşırı tüketimi kan basıncını yükselterek böbreklerde aşırı yük oluşturuyor. Ayrıca tuz alımı yüksek olduğunda böbreklerin aşırı tuzu atmak için daha fazla çalışmaları gerekiyor. Bunların sonucunda da böbrek yetmezliğine kadar gidebilen önemli böbrek hastalıkları oluşabiliyor. Bu nedenle uzmanlar günlük tuz tüketiminin yaklaşık 5 gram olması gerektiğini belirtiyorlar ve bu da yaklaşık bir çay kaşığı tuza denk geliyor. Deniz, kaya ve diğerleri, adı ve kökeni ne olursa olsun sofra tuzu sodyum klorür olduğu için tüm tuz çeşitlerini dikkatli tüketmek çok önemli.
UYKUSUZ KALMAK
Böbrek fonksiyonu, böbreklerin iş yükünü 24 saat boyunca koordine etmeye yardımcı olan uyku-uyanma döngüsüyle düzenleniyor. Böbrek dokusu gece boyunca yenileniyor. Vücut, hasar görmüş böbrek dokusunu onarmak için uyurken çalışıyor; bu nedenle vücudu uykusuz bırakmak hem sağlıklı organa zarar verebiliyor, hem de hasar görmüş organda iyileşmeyi güçleştiriyor. Yapılan bir çalışmada kronik uyku bozukluğunun böbrek yetmezliği olan hastalarda, hastalığın seyrini hızlandırdığı saptanmış. Bunun mekanizması ise bilinmiyor.