Glikoz vücudumuz için bir enerji kaynağıdır fakat bu glikozdan enerji elde edebilmemiz için glikozun hücre içerisine girmesi gerekmektedir. Sağlıklı kişilerde pankreas tarafından üretilen bu insilün, hücrenin adeta kapısını çalarak glikozun hücre içerisine girmesini sağlamaktadır. Diyabetli yani şeker hastalığı olan bireylerde bu insilün düzeyinin yetersiz olması veya tamamen insilün yokluğu nedeniyle bu kapı açılamamakta ve glikoz hücre içerisine girememektedir yani glikozdan enerji elde edilememektedir. Hücre içerisinde glikoz giremediği için de glikozun kandaki miktarı azalmakta ve hiperglisemi görülmektedir.
Eğer diyabet fark edilmez veya tedavisi tam olarak uygulanmazsa ciddi sorunlara neden olabilimektedir. Aslında diyabetin diyet tedavisi kan şekerini yükselmesinin önlemenin yanında bu komplikasyonların oluşmasını da engellemektedir.
Diyabetin görülmesinde, diyabet hastalığının ortaya çıkmasında genetik çok büyük bir etkendir. Bunun dışında kilolu ve obez bireylerde diyabet hastalığının ortaya çıkma riskinin arttığı uzmanlar tarafından kesin bir şekilde ifade edilmektedir.
Bunların dışında yaşın ilerlemesiyle birlikte diyabetin ortaya çıkma riskinin arttığı görülmektedir ve kadınlarda erkeklere göre daha fazla diyabet görüldüğü de ifade edilmektedir.
Diyabet tipleri; Tip 1 diyabet, Tip 2 diyabet, Gestasyonel yani gebelik sırasında ortaya çıkan diyabet ve özel tip diyabetler şeklinde temel olarak 4'e ayrılır.
Tip 1 diyabet; kişilerin pankreasları tarafından insilün salgılanamaması durumudur. Tip 1 diyabette insilün bulunmaz.
Tip 2 diyabete bakıldığında ise pankreas tarafından bir miktar insilün salgılanmaktadır fakat bu insilünün miktarı yetersiz veya etkisizdir. İnsilünün var olması etkili olmaması durumuna insilün direnci denir. Tip 2 diyabette insilün direnci söz konusudur, aynı zamanda insilün miktarı da yetersizdir.
Gebelik diyabeti ise gebelikle birlikte ortaya çıkan şeker yani diyabet hastalığıdır ve gebeliğin 28. haftasında yapılan şeker yükleme testiyle tanısı konulmaktadır. Gestasyonel diyabet tanısı konulduktan sonra da anne adayını uygun bir beslenme ve egzersiz programıyla diyabet kontrol altına alınabilmektedir. Gestasyonel diyabet tanısı konulmazsa veya tedavi planı düzgün bir şekilde tanımlanmazsa gebelikle birlikte ortaya çıkan diyabet, gebeliğin sonrasında da tip 2 diyabet şeklinde devam eder. Hem annenin hem bebeğin sağlığını korumak adına kesinlikle gebeliğin 28. haftasında şeker yükleme testi yapılmalıdır.
Aşırı şekilde uyku hali, halsizlik, çok su içme isteği, sürekli olarak tuvalete çıkma isteği, kan şekerinin yüksek olmasına rağmen acıkma isteği diyabet hastalığının belirtileri olarak uzmanlar tarafından ifade edilir.
Daha ileri seviye diyabet belirtileri ise şu şekilde sıralanmıştır; iştah artışı yerine iştahsızlık, karın ağrısı, bulantı, halsizlik artışı, şuur bulanıklığı, koma hali...
Şeker hastalığı olan bireylerin meyve suları, şekerli ve gazlı içecekler, beyaz ekmek, beyaz pirinç, patates, yapay tatlandıcılar gibi gıdaları tüketmemeleri gerekmektedir.