KONTROLSÜZCE SATILIYOR
Prof. Dr. Ünsal, e-sigara olarak da adlandırılan elektronik sigaraların son dönemde özellikle internet ve sosyal medya üzerinden kontrolsüzce satıldığını söyledi. DSÖ'nün dünyada önlenebilir ölüm ve hastalıkların nedeni olarak sigaranın ilk sırada geldiğini belirttiğine dikkati çeken Ünsal, elektronik sigaranın da bağımlılığa yol açabildiğini vurguladı. Sigarayı bırakmaya yardımcı olduğu iddiasıyla kullanımı yaygınlaşan elektronik sigaranın söylendiğinin aksine böyle bir özelliği bulunmadığının altını çizen Ünsal, "Elektronik sigara güvenli olmayan, kullanıcıya taşıyıcı bir sistem içinde nikotin sunan elektronik bir alettir. Elektronik sigaranın içindeki kimyasal likit maddelerin bağımlılık ve hastalık yapıcı etkileri bulunuyor" diye konuştu.
ZEHİRLENMEYE YOL AÇABİLİR
Elektronik sigaranın görünüşüyle sigarayı taklit ettiğine işaret eden Prof. Dr. Ünsal, şöyle konuştu: "Elektronik sigaranın kartuşlarında nikotin sızıntısı olmakta, bu sızıntı cildin fazla nikotin almasına neden olarak zehirlenmelere yol açmaktadır. DSÖ tarafından yapılan araştırmalarda, elektronik sigara dumanında normal sigara dumanından daha fazla miktarda ağır metal ve silika partikülleri bulunduğu saptanmıştır. Ayrıca elektronik sigara dumanında kalay, gümüş, demir, alüminyum, krom ve nikel nanopartikülleri bulunmaktadır. Elektronik sigara dumanındaki nikotin, sigarada olduğu gibi bağımlılık yapıyor. Daha kontrolsüz ve yüksek doz nikotin alındığı için mide ve bağırsak sisteminde yan etkilere, baş ağrısına, çarpıntıya, ağız ve ciltte hastalıklara neden oluyor."
ELEKTRONİK SİGARA, SİGARAYI BIRAKMAK İÇİN KULLANILABİLİR Mİ?
Ünsal, bu cihazın kullanımıyla kardiyovasküler hastalıklarda artış görülebildiğine dikkati çekerek "Hava yollarının kişiyi koruyucu fonksiyonunu olumsuz etkilemekte ve akciğer iltihaplanmasına yol açmaktadır. Uzun süreli dönemde akciğerde birden çok rahatsızlığın oluşmasına zemin hazırlamaktadır" ifadesini kullandı. Meftun Ünsal, sigaraya bırakmak için kullanıldığı söylenen elektronik sigaranın bu özelliğine dair bilimsel bir kanıt bulunmadığını kaydetti.