20'nci gebelik haftası öncesi gebeliğin sonlanması düşük olarak değerlendirilir. Klinik olarak fark edilen gebeliklerin yüzde 10-15'inin düşükle sonuçlandığını söyleyen Liv Hospital Kadın Hastalıkları, Doğum ve Perinatoloji Uzmanı Prof. Dr. Arda Lembet, gebelik kayıplarının nedenlerini ve yapılması gerekenleri anlattı…
Gebelik kayıplarının sebepleri nelerdir?
Rahimi ilgilendiren yapısal anormallikler şu şekillerde ortaya çıkabilir:
1) Anne adayı rahminde bulunan doğuştan anormallikler
2) Sonradan oluşmuş birtakım, rahim içine embriyo yerleşmesini etkileyebilecek problemler (Miyom, polip, rahim içi yapışıklıklar, rahim içi enfeksiyonlar)
3) Ayrıca bağışıklık sistemi ile ilgili faktörler (Anne ve bebek arasında pıhtılaşma yoluyla kan alışverişini bozmak suretiyle rahim içinde bebeğin yerleştikten sonra immünolojik nedenli reddedildiği durumlar)
4) Doğuştan gelen pıhtılaşma bozukluğu
KROMOZOM ANALİZİ YAPILIR
Bu sebeplerin araştırılmasında nasıl bir yol uygulanır?
Anne ve baba adaylarından alınacak kan ile yapılacak genetik inceleme ve kromozom analizi, araştırma aşamasında önemlidir. Standart yöntemlerin sonuç vermediği hastalarda veya özellikle normal rapor edilen hastalarda yüksek rezolusyon yöntemlerinin kullanılması ile daha detaylı bilgilere ulaşılabilir. Zira bu yöntemlerle saptanacak bazı anormalliklerin tedavisinde, tüp bebek ve preeimplantasyon genetik tanı yöntemi ile sağlıklı olanların verilmesi sonucunda sağlıklı gebeliğe ulaşılabilir. Bir başka önemli nokta da kayıp sonrasında plasental yapının detaylıca, perinatal patoloji konusunda uzman kişiler tarafından değerlendirilmesidir. Yine genetik analizin standart karyotip araştırması veya kompleks hastalarda CGH (microarray) yöntemiyle araştırmaların yapılması faydalı olacaktır. Anne adayının rahminde anatomik/ yapısal bir sorun olup olmadığını araştırmak için 4 boyutlu ultrasonografi, rahim ve tüplerin ilaç verilerek görüntülenmesi, magnetik rezonans görüntüleme, histeroskopi denen optik cihaz ile rahim içinin detaylı bir şekilde araştırılması ve bazı hastalarda da laparoskopi denen kapalı yöntem ile karın içi yapıların değerlendirilmesi önerilebilir. Doğuştan ya da sonradan kazanılmış trombofili (pıhtılaşma bozuklukları) ve immünolojik (bağışıklık sistemine ait) bozuklukların araştırılması için anne adayından alınan kan örneklerinde trombofili paneli çalışması, genetik mutasyonlar dahil en geniş kapsamlı trombofili testleri uygulamada kullanılabilir. Gerekli olduğu durumlarda tekrarlayan gebelik kaybı sonrası gebe kalanlarda amniyosentez, koryon villüs örneklemesi, fetal kan örneklemesi gibi anne karnında girişimsel işlemler ile kromozom analizi hakkında kesin bilgi edinilebilir.
PERİNATOLOG TAKİBİNDE OLMALI
Riskli hamilelik nedir?
Hamilelik süreci yaşayan kadınların kendisinde ya da fetusta ya da gebeliğin kendinden kaynaklanan; bu süreci riskli hale getirebilecek herhangi bir rahatsızlığın oluşma ihtimaline riskli gebelik denir. Bu tür gebelik yaşayan kadınların, riskli gebelik uzmanları (perinatolog) tarafından dikkatle takip edilmesi gerekir. Hastaların bu konuda yetkin uzmanlar tarafından takip edilmesiyle anne ve bebeğe ait sağlık hali sağlanmış olur.
Peki bebeğe anne karnında müdahale gerekirse ne yapılır?
Gebelikte fetusta yaşanan bazı rahatsızlıklar kimi zaman bebeğin anne karnında yaşamını riske atabilir. Kimi zaman da doğum sonrasında bazı organ sistemlerinde yeterli gelişim olmadığı için kalıcı sakatlık, hatta bebek ölümüne kadar gidebilir. Yeni yöntemler ve teknolojiyle bebeğe, anne karnında açık ve kapalı fetal cerrahi işlemler yapılabiliyor.
35 YAŞIN ÜZERİNDEYSE MUTLAKA ARAŞTIRILMALI
Gebelik kayıpları ne zaman araştırılmalıdır?
İlk trimesterde oluşan iki ve üzerindeki kayıplar, ultrasonografik olarak rahim içi gebelik teyid edilmişse,
Embriyoda kalp atımı görülmüş ve özellikle kayıp ikinci trimesterde oluşmuş ise,
Önceki gebelik kaybında alınan genetik incelemede anormal karyotip analizi rapor edilmişse,
Annenin yaşı 35'in üzerinde ise,
Anne adayında infertilite (kısırlık varsa),
Anne ve/veya babanın genetik analizinde anormal kromozom sayısı ve yapısı saptanmışsa,
Tekrarlayan gebelik kaybı üç ve üzerindeki kayıp olarak tanımlansa da arka arkaya tekrarlayan iki gebelik kaybı veya ikinci üç aydan sonra anne karnında oluşan kayıplar; tanısal araştırmaya başlamak için yeterlidir.
ÇALIŞAMAYACAK HAMİLELER KİMLERDİR?
Vajinal kanaması olan gebeler
Hipertansiyonu, gebelik zehirlenmesi yani preeklampsi olanlar
Kontrol altına alınmamış ciddi medikal hastalığı olanlar (kalp , romatizmal hastakılar vb.)
Gebeliğinde erken doğum eylemine girenler veya suyu gelenler
Bebekte şiddetli gelişme geriliği olan vakalar
Rahim ağzı yetmezliği olan gebeler
Bazı çoğul gebelikler ve amniyon mayiinin çok fazla olduğu durumlar (polihidroamnioz)
Geçmişinde ikiden çok erken doğum bulunan hastalar
ÇALIŞAN HAMİLELERE ÖNERİLER
Çalışan hamilelerin en sık karşılaştıkları sorunlar şunlardır:
İş yerinde sigara içilmesi ve çok sayıda kişinin çalışması ile ortaya çıkan, solunan havanın temizliği problemi
İş yerinde kullanılan ve aslında tamamıyla zararsız olan bilgisayar, fotokopi cihazı ve güvenlik kapıları gibi elektromanyetik akımların olası potansiyel kötü etkilerinden endişe edilmesi
Düzenli beslenme ile ilgili sorunlar
Çalışma yerinde belirli zamanlarda kullanılabilecek bir dinlenme odasının olmaması