PEKİ NEDEN BAZI ÇOCUKLAR HARFLERİ SÖYLEYEMEZ?
Bu durumun birçok farklı nedeni olabilir. Yapısal nedenlere bağlı olabileceği gibi, hiçbir nedene bağlı olmaksızın da bu sorun yaşanabilmektedir.
En sık karşılaşılan yapısal nedenler arasında; işitme engeli, yarık dudak damak, kaslarda zayıflık, dil bağı, zihinsel gerilik, otizm, nörolojik kökenli bozukluklar yer almaktadır. Ancak çoğu kez herhangi bir fiziksel neden olmaksızın da artikülasyon bozukluğunun varlığı ile sıklıkla karşılaşılmaktadır. Çocuk o sesi çıkartabilmek için gereken doğru pozisyonu henüz bilmediğinden o sesi hatalı üretmektedir. Örneğin kişi "arı" yerine "ayı, "kedi" yerine "tedi" demektedir.
Ses bilgisel bozukluk dediğimiz bir diğer sorunda ise kişi konuşmanın temelini oluşturan dil kurallarına ait bilgiyi edinmede sorun yaşamaktadır. Örneğin /k/ sesinin bir kelime içerisinde doğru kullanırken başka bir kelimede hatalı kullanabilir. Bu durum artikülasyon bozuklukları ile karıştırılabilmekte ve ilerleyen dönemlerde okuma yazma becerilerini edinirken sorun yaşanmasına da neden olabilmektedir.
NE ZAMAN TERAPİ DESTEĞİ ALINMALI?
Çocuklar her konuda olduğu gibi konuşma seslerini de belli bir sırada ve gelişimsel bir süreç içerisinde öğrenirler. Örneğin /b/ sesini 2-3 yaşlarında öğrenirken /r/ sesini daha geç öğrenmektedir. Ya da bir sesi bir kelime de doğru kullanırken, başka bir kelime içerisinde iken daha zor üretiyor olabilir.
Çocuğun konuşma anlaşılırlığının yetersiz olduğu şüphesi ebeveynlerinde ya da öğretmenlerinde oluştuysa mutlaka bir uzman görüşü almakta yarar vardır. Çocuğun yaşına uygun konuşmayı değerlendirmeye yardımcı test bataryaları kullanılarak, doğal konuşma örnekleri alınarak ve gerekli gözlemler yapılarak, çocuğun konuşma seslerini yaşına uygun üretip üretemediği uzman tarafından tespit edilebilir.
Eğer çocuk konuşma seslerinin bir kısmının üretiminde sorun yaşıyor ise, sorun erken dönemde çözüldüğünde daha kısa sürede ve etkili sonuç alınabilmektedir. Terapi desteği almakta geç kalınır ise, hem sosyal ve duygusal olarak çocuk etkilenmekte hem de alışkanlıkların yerleşmesine bağlı olarak düzelme biraz daha geç olabilmektedir.
ÇOCUĞUMA SESLERİ DOĞRU ÜRETMESİ İÇİN NASIL YARDIMCI OLABİLİR Mİ?
1-HER ŞEYDEN ÖNCE DOĞRU MODEL OLUN!
En önemli nokta, çocuğa doğru model olmaktır. En sık gözlenen hata ailenin de o hataya alışması ve hatta kendilerinin de benzer şekilde telaffuz etme başlamasıdır. Örneğin çocuk "su" yerine "fu" diyor ise yakın çevresi de çocuğa " fu içer misin?" diye seslenebilmektedir.
2-HATAYI ASLA PEKİŞTİRMEYİN!
Bir diğer sorun bu bebeksi konuşma şeklinin erken dönemde ailelere sevimli görünmesidir. 4 yaşını geçmiş bir çocukta bebeksi bir konuşma gözleniyorsa, destek alınmalıdır. Bu konuşmanın gelecek yıllara da benzer şekilde aktarılacağı ihtimali düşünülerek, pekiştirmek yerine yardımcı olmaya çalışılmalıdır.
3-SÜREKLİ KONUŞMASINI DÜZELTMEYİN!
Üretemediği bir ses konusunda, nasıl yapacağını bilmezken sürekli uyarmak, düzeltmek çocuğu duygusal olarak yıpratmaktadır. Aileler evde kendilerince buldukları formüllerle doğru dil pozisyonunu çocuğa öğretmeye çalışıp, işi daha da karmaşık hale getirebilmektedir. Bu nokta da uzman desteği alıp, çocuğa neyi nasıl yapacağını öğretmek daha doğru olacaktır.
4-HASSAS DAVRANIN!
Ayrıca ebeveynler ya da yakın çevresindeki diğer kişilerin çocukla dalga geçmesi, bebeksi bulması gibi durumlarda yaşanabilmektedir. Kimsenin konuşmasından dolayı çocukla dalga geçmesine ya da aşağılamasına izin vermemek gerekmektedir. Bu konuda okulda öğretmenlerin de hassas davranması, diğer çocuklarında bu konuda hassas davranmaları konusunda önderlik etmeleri gerekmektedir.