Omurga, doğumdan itibaren tüm yaşam boyunca farklı şekillerde eğrilikler gösterebilir. Ancak tedavisinde geç kalınması halinde çocuklarda kalıcı hasar bırakma riski vardır. Eğrilikler erken yaşta tanı konulması halinde cerrahi müdahaleye gerek kalmadan korse ya da egzersiz ile tedavi edilebiliyor. O nedenle iskelet gelişimini tamamlamamış olan çocuklarda, deformitelerin ilerleme potansiyeli olduğu unutulmamalı ve çocuklar ciddiyetle takip edilmelidir.
ERGENLİK DÖNEMİNE DİKKAT!
Doğuştan olabilen omurga eğrilikleri, ergenlik döneminde ilerleyebilir veya ilk kez bu dönemde ortaya çıkabilir. Kız çocuklarında 12-14, erkeklerde ise 14-16 yaş aralığı, gelişim hızı açısından oldukça önemli bir dönemdir. Bu dönemde tanı konulan omurga eğrilikleri, cerrahi müdahaleye gerek kalmadan tedavi edilebilir. Eğriliklerin vücut dengesini bozduğu durumlarda cerrahi uygulama yapılır. Ancak ilerleyen yaşlarda cerrahi operasyonla kısmen düzelme elde edilse de, eğrilik şekillenip, vücut yapısı oturarak eklemler ve bağlar sertleştikten sonra gelişen omurga eğriliklerinin düzeltme ihtimali zorlaşır.
OMURGA EĞRİLİĞİ, SOLUNUM YETMEZLİĞİNE YOL AÇABİLİR
Vücuttaki dengesizliğe bağlı olarak, zaman içerisinde baş dengesi bozulur. Omurga eğriliklerinde yan bakış açısı geliştiğinden, çocuk boynunu eğerek gözlerini aynı hizaya getirmeye çalışır. Bu durum, çift görme gibi probleme yol açabilir. Bunların dışında omurga eğriliği olan çocuklarda sırt, boyun ve bel ağrıları yaşanabilir. Eğriliğin derecesi arttıkça, kaburgaların yer değiştirmesi ile birlikte akciğerin solunum kapasitesi azalır. Akciğerde bu durumuna bağlı solunum değişiklikleri ortaya çıkabilir. Akciğerin solunum kapasitesi düşeceğinden solunum yetmezliği ortaya çıkabilir. İlerleyen eğriliklerde kalp, göğüs kafesi içinde baskı altında kalacağından, kalp ve damarlarla ilgili sorunlar da gelişebilir.
SKOLYOZ, KIZ ÇOCUKLARINDA DAHA SIK GÖRÜLÜYOR
Çocuklarda görülen omurga eğriliklerinin ilk sırasında skolyoz gelir. Skolyozda, omurganın yana doğru eğrilerek, kendi üzerinde dönmesi sonucu gövde bükülür. Skolyoz, üç boyutlu karmaşık bir deformitedir. Nedeni konusunda birçok teori olsa da, alt yapısı olduğu düşünülmektedir. Ergenlik dönemi ya da hemen öncesinde fark edilir. Kız çocuklarında erkeklere oranla dokuz kat daha sık görülür. Ergenlik dönemindeki kızlar, kadınsı vücut gelişimi başladığında vücutlarını saklama eğilimi gösterirler. Bu sebeple omurga eğrilikleri çoğunlukla aileler tarafından gözden kaçabilir. Skolyoz tanısında genellikle, çocuğun iki omuz arasında seviye farkının olduğu ve sırtından bakıldığında kürek kemiklerinin asimetrik olduğu gözlemlenebilir. Çocuk öne eğildiğinde omurgadaki eğrilik belirgin olarak görülebilir.
BOYU HIZLI UZAYAN ÇOCUĞUN KAMBURLUK RİSKİ FAZLA
Çocuklarda görülen omurga eğriliği sorunlarından biri de kamburluk yani kifozdur. Kamburluk, kemiklerdeki hastalıklara bağlı olabileceği gibi, duruş bozukluklarına veya bazı kötü alışkanlıklara da bağlı olabilir. Çocuğun oturma şekli birçok aile tarafından önemsenmez. Özellikle okul çocuklarına, sıra ya da sandalyede dik oturulması öğütlenmelidir. Böylece bel çukurluğu uygun şekilde gelişebilir. Ağır çantaların tek omuza asılarak taşınması, bilgisayar karşısında uzun süre ve hatalı şekilde oturulması, ortopedik olmayan yatakta yatılması da vücut eğriliklerine yol açabilir. Boyu hızlı uzayan çocuklarda kamburluğun görülme sıklığı daha fazladır.
ERKEN TANIDA AİLENİN DİKKATİ VE GÖZLEMİ ÇOK ÖNEMLİ
Çocuklarda omurga eğriliklerinin erken tanısında, ailenin çok dikkatli olması ve çocuğu iyi gözlemlemesi gerekir. Ergenlik dönemindeki çocuğun bir omzunun yukarıda bir omzunun daha aşağıda olup olmadığına dikkat edilmelidir. Ayrıca çocukların göğüs kafesinde şekil bozukluğu veya sırtta kambur bir duruş olduğunda bir doktora başvurulmalıdır. Ailenin dışında, okul çağı öncesinde çocuk hastalıkları uzmanın dikkati ve okul döneminde yapılan tarama programları da oldukça önem taşır.