ADENOVİRÜS NEDİR?
Adenovirüsler, üst solunum yolları hastalıklarına yol açan bir grup DNA virüsüdür. Sonbahar ve ilkbahar ayları arasında özellikle bebeklerle çocukları etkileyerek boğaz ağrısı, ateş, boyundaki lenf bezlerinde şişme, bazen bronşit ve zatürree gibi akut üst solunum yolları enfeksiyonlarına neden olur. Genellikle yaz kamplarına katılan çocuklar arasında görülen boğaz ağrısı ve ateşe eşlik eden konjuntivit yol açabilir. Adenovirüsler, çocuklarda akut bir ishal hastalığına ve AIDS gibi bağışıklık sistemi hastalarındaysa şiddetli zatürreeye neden olabilir.
Enfeksiyonun seyri genellikle hafiftir ve çocuklarda hızla iyileşme görülür. Bazı adenovirüs türleri için aşılar geliştirilmiş; ancak bu aşıların kullanımı günümüzde sınırlandırılmıştır.
BELİRTİLERİ:
Hastalık meydana getiren tiplerin yol açacakları belirtiler, bir dereceye kadar hastanın yaşına bağlıdır. Çok küçük çocuklarda genellikle hafif bir boğaz ağrısından ileri gitmeyen bir rahatsızlığa yol açarlar; beş yaşına ulaşıncaya kadar çocukların yaklaşık olarak yüzde altmışının birkaç defa adenovirüs enfeksiyonu geçireceği hesaplanmıştır.
Okul çağındaki çocuklar, çoğu kez başka tipte bir adenovirüs grubu tarafından enfekte edilirler. Ateş, baş ağrısı, konjonktivit, burunda akıntı, boğaz ağrısı ve boğazdaki lenf düğümlerinde şişme görülür. İshal ve karın ağrısına da rastlanabilir. Bazen vücutta döküntüler bile görülebilir. Ancak, hastalık ağır olmayıp, bütün bu belirtiler 1 ile 10 gün arasında kaybolur. Ergin kişilerde ateş ve boğaz ağrısı olmaz; sadece konjonktivit görülür.
Konjonktiva ve solunum yollarının enflamasyonu ile karakterize, submukozal ve rejional lenfoid doku hiperplazisine de yol açabilen, genellikle kendiliğinden geçen akut ateşli hastalıklar. Başlıca belirtileri: Baş ağrısı, halsizlik, boğaz ağrısı, öksürük, yüksek ateş, kusma, ishal, mukozada yama şeklinde; beyaz eksüdalar.
NEDEN OLUR?
Yüzme havuzu konjonktiviti adı verilen bir salgın hastalığın varlığı yıllardır bilinmekteydi. Bu hastalığın etkeninin bir adenovirüs olduğu son zamanlarda anlaşılmıştır. Eskiden, enfeksiyonun su aracılığıyla iletildiği sanılırdı. Oysa şimdi, bunun havuzda öksüren ve hapşıranların ağızlarından saçılan damlacıklarla geldiği ve klorlu su etkisiyle azdırılmış olan göze kolayca yerleştiği anlaşılmıştır. Keratokonjonktivit adı ile de anılan bu hastalık, göz azdırmasına yol açan maddelerin kullanıldığı endüstri dallarında da sık görülür.
Adenovirüslerin yol açtıkları başka bir salgın daha vardır. Kışla gibi çok sayıda insanı bir araya getiren yerlerde görülen ve ivegen solunum hastalığı adı ile anılan bu hastalık, çok kere sadece buralarda bulunan insanlar ilk defa bir araya getirildiklerinde görülür. Klinik belirtileri, boğaz ağrısı, burun akıntısı, öksürük, baş ağrısı ve ateş yükselmesidir. Basit bir soğuk algınlığı gibi geçiştirilebileceği gibi bazen de zatürreeye benzer bir gelişme gösterebilir.
Salgınlar yanında, adenovirüsler yer yer zatürree, menenjit ve ishale de yol açabilirler. Küçük çocuklarda sebep oldukları zatürree, öldürücü olabilir. Virüs, hastaların boğazlarından ve dışkılarından elde edilebilir ve özel laboratuarlarda insan hücreleri kültürlerine ekildiğinde bu hücrelerde kendine özgü değişikliklere yol açar. Adenovirüslerin çoğu farelerin ya da rezüs tipi maymunların alyuvarlarına tutunarak bu hücrelerin birbirlerine yapışmasına yol açarlar. Bu özelliğin aranılıp saptanması, bir hastada bulunan adenovirüsün hangi tipe ait olduğunu ortaya koyar. Diğer enfeksiyonlarda olduğu gibi adenovirüs enfeksiyonlarında da, insan kanında, laboratuar incelemeleriyle ortaya çıkarılabilecek teşhise yardımcı olur.
TEDAVİSİ:
Bir hastalığın adenovirüsler tarafından meydana getirildiğini saptamak tedaviyi fazla etkilemez. Çünkü sülfamitler, penisilin ya da yeni bulunmuş antibiyotikler hastalığın gelişimini etkilemezler. Ancak, bazen bu virüsün bir organda meydana getirdiği değişmeler, o organa bir başka bakterinin daha kolay yerleşip bir ikincil yangılanma meydana getirmesine yol açabilir. Boğazda streptokok grubu mikropların yol açtıkları bazı yangılanmalar bu şekilde başlarlar. Bu durumlarda antibiyotik kullanarak ikincil yangılanma giderilir. Diğer tedavi yöntemleri ise:
-Semptomatik ve Destek Tedavisi
-Yatak İstirahatı
-Asetaminofen, 10-15 mg/kg/doz, analjezik olarak ( Aspirin''den kaçının !)
-Konjonktivit için Topikal Kortikosteroidler (Kornea Ülseri !!)
-Öksürük önleyici ve / veya balgam sökücü ilaçlar.