Toplumda her 10 kişiden birinde çeşitli nedenlere bağlı olarak böbrek rahatsızlıkları görülebiliyor. Hayati risk yaratan böbrek yetmezliğinde, böbrek nakli kesin bir tedavi sunarak yaşam kalitesini artırıyor. Böbrek nakli olan hastaların en fazla 10-15 yıl yaşadığı konusunda toplumda yaygın olarak bilinen bir yanlış inanış var. Böbrek yetmezliğine neden olan rahatsızlıklara karşı önlem alınması büyük önem taşırken, nakil sonrasında ise hastalar doğru bir bakım ve düzenli takipler ile sağlıklı ve uzun bir yaşama kavuşabiliyor. 3-9 Kasım Organ Nakli ve Bağışı Haftası kapsamında Memorial Ataşehir Hastanesi Böbrek Nakli Medikal Başkanı Prof. Dr. Murat Tuncer, böbrek yetmezliğine yol açan nedenler hakkında bilgi verdi.
Diyabet böbreklerde hasara yol açıyor
Toplumun neredeyse yüzde 10'unu
etkileyen böbrek yetmezliği başlangıçta
herhangi bir belirti vermeyebilir. Şu an
böbrek yetmezliği gelişen ancak farkında
olmayan binlerce kişi
bulunmaktadır. Dünyada
görülme sıklığı giderek
artan böbrek yetmezliğinde
en önemli neden
diyabet hastalığıdır.
Diyabet, başta böbrek olmak üzere tüm organları ve damarları etkiler. Kontrolü sağlamayan diyabet hastalığı, böbreğin 'glomerül' yapısını değiştirir, sıvı akışı ve hormon yapımı ile elektrolit dengesini bozar. Her diyabet hastası aslında böbrek yetmezliği için birer adaydır.
Bunun için diyabet hastaları oldukça dikkatli olmalıdır.
Yüksek tansiyon böbrek damarlarını harap eder
Böbrek yetmezliğine
etki eden bir
diğer neden de yüksek
tansiyondur.
Böbrek yetmezliği olan hastaların yüzde 25-30'unda yüksek tansiyon vardır. Yüksek tansiyon böbrek içindeki ince damarlarda yapısal bozukluğa neden olur, tıkanıklık yaratır. Bu kan basıncı böreklerin fonksiyonlarını yitirmesine yol açar ve zamanla böbrek yetmezliği gelişir. Bu nedenle kişilerin tansiyonun kontrol altında tutulması gerekir. Yüksek tansiyonun kontrol altına alınması böbrek yetmezliği riskini de düşürür.
BİLİNÇSİZCE İLAÇ KULLANMAYIN!
Böbrek iltihapları böbrek yetmezliğine götürüyor
Böbreğin tüm işlevlerinin kalıcı bir
şekilde bozulması anlamına
gelen böbrek yetmezliğine
yol açan bir diğer
neden de böbrek iltihaplarıdır.
Bu iltihap, böbreğin yapısında değişikliklere yol açmaktadır.
Vücudu savunan yapılar, böbrekteki bu değişiklik nedeniyle böbreği yabancı bir cisim görerek saldırmaya başlamaktadır. Eğer erken dönemde fark edilmezse bu durum ilerleyen yıllarda böbrek yetmezliğine yol açabilir. Böbrek iltihaplarına; bazı bağışıklık sistemi hastalıkları, bilinçsizce kullanılan bazı ilaçlar ve enfeksiyonlar sebep olabilmektedir.
Taş ve idrar yolu hastalıkları önemsenmeli
Taş ve sık tekrarlayan
idrar
enfeksiyonları
gibi ürolojik
problemler de böbrek yetmezliğine yol
açabilir. Özellikle taş hastalığında, taşın
düşürülmesi kadar analiz edilmesi de
önemlidir. İdrar yolu enfeksiyonlarında ise
çocukluk çağından itibaren doğru tanı ve
tedavi sağlanmalıdır. Erkek çocuklarda ilk,
kız çocuklarda ise ikinci idrar yolu enfeksiyondan
sonra mutlaka mesane fonksiyonlarına
ve mesaneden böbreğe reflü olup
olmadığına bakılmalıdır. Bunlar araştırılmazsa
15-20 yıl sonra böbrek yetmezliği
olarak karşımıza çıkabilir. İdrar yolu enfeksiyonu
sebebiyle böbrek yetmezliği gelişim
riski; Avrupa'da yüzde 1.5 iken, ülkemizde
bu oran yüzde 15'tir.
Genetik geçişli böbrek kistlerine dikkat!
Genetik geçişle ortaya çıkan böbrek kistleri, zamanla böbrek yetmezliğine yol açabilmektedir. Böbrek kistleri çoğunlukla hiçbir belirti vermeden oluşur ve zamanla gelişir. Bu büyüme, böbreklerde de fiziksel bir büyümeye sebep olur. Ebeveynlerinden birinde böbrek kisti olan bir kişide böbrek kisti oluşma riski yüzde 50'dir. Bunun için bu riski taşıyan kişilerin bir nefrolog kontrolünde olması ve uygun görülürse ilaç tedavisi alması gerekir.
Nakil en önemli tedavi seçeneği
Böbrek yetmezliğinde en etkili tedavi
yöntemi böbrek naklidir. Tıp kitaplarında
da diyaliz yöntemi, organ nakli zamanına
kadar hastayı hayatta tutmayı amaçlayan
geçici bir tedavi yöntemi olarak belirtilir.
Yani böbrek yetmezliğinin tek tedavi yöntemi, organ naklidir. Araştırmalar hangi yaş grubunda olursa olsun, böbrek nakli yapılan hastaların, diyalizdeki hastalara göre 3-3.5 kat daha uzun yaşadıklarını ortaya koymaktadır.
Nakledilen böbreğin sınırlı bir yaşam süresi yok
Böbrek nakli sonrası, böbreğin canlıdan
ise 10 yıl, kadavra bağışından ise beş
yıl kadar ömrü vardır gibi şehir efsaneleri
dolaşmaktadır. Nakil ile alınan böreğin
bir yaşam süresi yoktur. Başarılı bir böbrek
nakli hastasında, ilaçlar düzenli kullanılır
ve hasta kontrollerini aksatmaz ise hastanın
ömrü kadar böbreği de ona eşlik eder.
Unutulmamalı ki; insanlar yaşlanır ama böbrekler yaşlanmaz.
PRA pozitif olan hastalar da nakil olabilir
PRA, yani kan kros testi; verici adayının alıcının kanı ile karıştırılmasına dayalı bir testtir. Bu testte amaç, alıcı bağışıklık hücrelerinin verici hücrelerine karşı tepkisine bakmaktır. Kros pozitifliği varsa ve bu şekilde nakil yapılırsa, nakledilen böbrek günler içinde hasta içinde şişer ve çıkarılması gerekir. Kısacası vücut böbreği reddeder ve nakil başarısız olur. Artık alıcıya uygulanan özel bir ilaç tedavi süreci ve özel teknikler ile PRA pozitifliği ve duyarlılanma durumu engellenmektedir. PRA pozitifliği sebebiyle nakil olamayan birçok hasta var. PRA pozitifliğine karşı uygulanan bu yöntem ile artık onlar da böbrek nakli olabiliyorlar.