Mavitaş, ?Bu damarın çapı, kalpten çıktığı bölümde yaklaşık 2,5 cm genişliğindedir. Vücutta bu kadar geniş çapa sahip başka bir damar bulunmamaktadır. Vücudun en büyük damarı üzerinde hiç belirti vermeden oluşan kesecikler ve damar genişlemesi nedeniyle anevrizma riski artmaktadır. Aortun bir bölümünde oluşabilecek ve anevrizma olarak tanımlanan, çatlama ve yırtılmalar dakikalar içinde kanın vücuttan boşalmasına yol açar ve yaşamı tehdit edebilir? dedi.
?GÖĞÜSTE AĞRI, KARINDA YUMRU HİSSİ VEREBİLİR?
Anevrizmanın belirtilerinin genellikle kalp krizi ile karıştırıldığına dikkat çeken Mavitaş, ?Teşhis, ileri tanı yöntemleri ile konulur. Bazen farklı bir sorun için yapılan tetkiklerle belirlenebilir. Bazı hastalar karnında bir yumru olduğu şikayetiyle sağlık kurumlarına başvurabilir bu özellikle düşük kilolu kişiler için geçerlidir ve fiziki muayene sonucu görülebilir. Muayenede fark edilmese de genellikle hastada sırt, göğüs ve karın ağrısı gibi çeşitli şikayetler ortaya çıkmaktadır? diye konuştu.
?HASTANIN DURUMUNA GÖRE AMELİYAT GEREKEBİLİR?
Tedavi yöntemlerinin anevrizmaların türüne ve bulunduğu yere göre değişebileceğini vurgulayan Mavitaş, şunları kaydetti:
?Oluşmuş bir anevrizmanın tedavi edilmesi ya da genişlemiş, balonlaşmış anevrizmanın geri çevrilmesi mümkün değildir. Bazı ilaçla yırtılma riski azaltılabilir. Örneğin; tansiyon kontrol altında tutularak damar çapı ciddi bir genişliğe ulaşmamış kişilerin durumu takip edilebilir. Örneğin 5 cm olarak saptanan damar çapının durumu altı aylık kontrollerde BT ile ölçülebilmektedir. Bu sürede beklenenden daha hızlı bir genişleme olması halinde hedeflenen çap beklenmeden ameliyatla müdahale etmek gerekir.?
?SİGARA VE KOLESTEROL ANEVRİZMAYA NEDEN OLUYOR?
Anevrizmanın, normal kalp hastalıklarının risk faktörlerinden ayrı düşünülmemesi gerektiğine işaret eden Mavitaş, şu ifadelerde bulundu:
?İleri yaşta, sigara ve kolesterol yüksekliği gibi nedenler anevrizmanın gelişiminde önemli rol oynamaktadır. Özellikle sigara kullanımı, yüksek tansiyon ve obezite gibi risk faktörleri anevrizmaların erken yaşlarda ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Ancak bu istisnalara karşın, temel olarak bakıldığında aort anevrizmaları ileri yaş hastalığıdır. Aort anevrizmasına daha çok 50 yaşından sonra rastlanmaktadır. Yüksek tansiyon hastaları, marfan sendromlu kişiler ile damar sertliği bulunan ileri yaştaki hastalar risk altındadır. Anevrizma açısından hipertansiyon hastalarının tansiyon seviyeleri kontrol altında tutulmalıdır. Marfan sendromlu veya damar sertliği gelişen hastalar belirli periyotlarda kontrolden geçirilmelidir.?