Bozanın günümüze kadar gelmiş bilinen en eski Türk içeceklerinden olduğunu kaydeden Diyetisyen Şeyma Ekizoğlu, "Balkan coğrafyası için kışın şifalı içeceği; darı irmiği, şeker ve su kullanılarak mayalandırma usulü ile hazırlanıyor. İçerisindeki maya ile probiyotik içeriği en yüksek ilk üç besin arasında. Probiyotikler intestinal florayı (barsak-mide) dengeleyerek
patojen mikroorganizmaların çoğalmasını engellerken immün sistemin (bağışıklık sistemi) ayakta kalmasını sağlıyor. Bazı vitamin ve mineraller intestinal floranın bu özelliğinden faydalanarak vücutta biyoyararlılıklarını arttırırlar. 100 gr'ının 344 kcal olduğu unutulmamalı. Bir öğün değerinde enerji verirken yüksek probiyotik içeriği ile bazen istenmeyen etkilere yol açabiliyor. İ
ntestinal sistem florasının bozulması bakterilerin oluşturabileceği bulantı ve ishale sebebiyet verebilir. Diyabetli bireylerin glikoz kontrolü açısından sık ve fazla miktarda tüketmemeleri önerilirken, bozayı bir içecekten ziyade ilaç gibi düşünüp; fazla tüketiminin zarar getirebileceği öngörülmelidir. Kronik kabızlık veya ishal gibi şikayetleri olan bireyler de oldukça az miktarının çözüm olabildiği görülmüştür diye konuştu.
BOZANIN FAYDALARI