Uzun yıllar sinsice ilerleyebiliyor, gençler bunu hiç hissettirmeden saklayabiliyor ve sonuçları çok ciddi. Ama bir araştırma bu hastalarla ilgili daha enteresan bir detayı ortaya koyuyor; bulimia hastası genç kızların anne babalarının ortak özellikleri.
Daha önce bu konuda yapılmış birçok araştırma var ama genellikle bu hastaların anneleriyle ilişkisini konu ediniyor. Gözardı edilen ise baba-kız ilişkisi. Baba-kız diyoruz çünkü hastaların yüzde 90'ından fazlasını kadınlar oluşturuyor. Bunların da büyük çoğunluğu yine ergenlik çağındaki genç kızlar.
Ergenliğin getirdiği beğenilme kaygısıyla hareket eden genç kızların bu hastalığa yakalanmasında sosyal baskının etken olduğu düşünülüyor ama bir o kadar enteresan olan babaların rolü.
Brigham Young Üniversitesi'nden Andy Ferguson'un yaptığı araştırmaya göre mesafeli, otoriter, kızıyla empati yapmaktan uzak babalar ile sürekli eleştiren, suçlayıcı, rekabetçi tavır takınan anneler bulimia nervoza yaşayan genç kızların büyük çoğunluğunda ortak ebeveyn modeli.
Yeme bozuklukları konusunda önemli çalışmalar yapan Prof. Dr. Başak Yücel, BN'nin tek bir etkeni olmadığını genetik, biyolojik, psikolojik, sosyo-kültürel ve çevresel etkenler rol oynayabileceğini belirtiyor.
Bulimianın altında yatan psikolojik nedenler nelerdir?
Tek bir etken yok, genetik, biyolojik, psikolojik, sosyo-kültürel ve çevresel etkenler rol oynayabilir. Tüm yeme bozuklukları için çok etkenli ortaya çıkıştan söz edebiliriz. Yatkınlık yaratan etkenler, tetikleyici ve sürdürücü faktörlerden söz edebiliriz. Bu faktörler her hastada farklı derecede etkili olmuş olabilir.
Mizaç yeme bozuklukları için önemli bir duyarlılık faktörü, ailede yeme bozukluğunun ve çeşitli psikiyatrik bozuklukların ve ruhsal travmaların varlığı, geçmişte şişmanlık öyküsü, dürtüselliğin bulunması da yine risk artışı ile bağlantılı bulunmuş.