Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü ve NPİSTANBUL Nöropsikiyatri Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, bonzai kullanımını aşık olmaya benzetiyor. Prof. Tarhan, bağımlılık ve aşkın benzerliğini anlattı:
Bağımlılık davranışı aşk davranışı gibidir. Aşık oldum zannedersiniz. Aşık olan kişinin tek bir ilgi alanı vardır. Uçar, çok mutludur, sabah kalkar aklında o kişi, iş yaparken aklında o kişi...
Aşkın kimyasına baktığımız zaman; beyindeki ödül-ceza sisteminde aşırı ödülle ilgili alan aşkı uyarıyor. İşte kullanılan madde de onu yapay olarak yapıyor. Eroin, kokain ya da Bonzai kişide yalancı bir aşk duygusu uyandırıyor.
Bu duygunun etkisiyle kişi bu sefer maddeye aşık oluyor. Aslında Bonzai kullanmak, maddeye aşık olma davranışıdır. Aileler çocuğuyla birlikte zaman geçiriyorsa, eğer aile ortamı iyiyse, evde takdir, övgü, onay sözleri daha çok kullanılıyorsa; bu ailelerin çocuklarında Bonzai kullanımı daha az görülüyor.
AİLE ALDANMAMALI
Yani anne-babalar, çocuklarının bu yalancı aşklarını ve geçici mutluluklarını görüp de asla aldanmasınlar. Çocukları aslında Bonzai veya başka maddelere aşık olmuş olabilir.
Bu durumdaki kişi odasına çekilir, kapısını kapatır, banyoya girer uzun süre kalır. Yani günlük yaşam aktivitelerini aksatır, dersi, okulu ihmal etmeye başlar. Hayatının tek ilgi alanı madde olmaya başlar. Normal yaşam durumunda değişiklik olunca, anne-baba bu durumu anlayabiliyor. Böyle durumlarda yapılacak şey; çocuklarının bilgisayarını araştırsınlar.
Çocukla açık açık konuşsunlar. 'Bir şeyler yolunda gitmiyor, mutsuz görünüyorsun, paylaşmak ister misin?' gibi cümleler kursunlar. Anne-baba-çocuk ilişkisi monolog gibi değil diyalog şeklinde olmalı. Anne ve baba aktif dinleyici olmalı. Çocuk bir şeylerden bahsederse; bir süre sonra çözemediği sorun her neyse anlamak, yakalamak kolay olur. Bu nedenle göz teması kurularak ilişki kurulması lazım.
SEVGİ YETMİYOR
Bağımlılık, adı üzerinde, bağlanma sorunu var demektir. Bir kişiye sevgi tek başına yetmiyor. Bağımlılık maddelerinde, oksitosin hormonu yani bağlanma hormonu var. Aşık olanlarda da o hormon salgılanıyor. Kadınlarda bağlanma hormonu çok salgılanır; aşkın kadınlarda daha çok rastlanmasının sebebi bağlanma hormonunu çok salgılamalarıdır. Oksitosin hormonu nedeniyle kişi birisine bağlanıyor, haz duyuyor, aynı zamanda ona bağlanarak kendisini daha güvende hissediyor. İşte uyuşturucu madde bunu ona veriyor.
BAĞIMLILIK SERVİSİNDE 20 YATAĞIN 16'SI BONZAİ TEDAVİSİ İÇİN GELENLERLE DOLU!
Bağımlılık servisi yatak sayımız 20. Bu 20 yatağın 16'sında Bonzai hastası yatıyor.
Bağımlılar yüksek güvenlikli hastaneleri sevmiyorlar. Hastanemize girdikten sonra bir hafta boyunca çıkmak isteseler de çıkarmıyoruz. Bir hafta ziyaret de yok.
Bir insanın kendisine zarar verme özgürlüğü yok. 'Ben özgürüm, intihar ederim' diyemiyorsa; 'Ben özgürüm, uyuşturucu kullanıyorum' da diyemez. Bu bir sağlık sorunudur. Beyin kimyası bozulmuşsa, beyin maddeyi aşerme gibi istiyorsa bu kimsede sağlık sorunu vardır.
Hastaları evlerinden ambulansla zorla alıyoruz. Kendi isteğiyle tedaviye gelen az. Bazıları madde kullanımından öyle bir etki görüyor ki; evlilik, okul hayatı tehlikeye giriyor ve bundan kurtulmak istiyor, 'Madde beni mahvediyor ama içimde ikinci bir kişi var, beni dinlemiyor; tedavi edin beni' diye geliyorlar. Bunlar tabi daha bilinçli kişiler.
9 yaşında Bonzai kullanan çocuk hastamız oldu. Devlet korumasında olan çocuk kaçıyor, bulunuyor, sosyal hizmet tedavisi için bize getirildi ve bizde tedavi ettik.
40 yaşın üstünde olup da Bonzai kullanana rastlamadık. Zaten madde kullanan kişi ya o yaşa kadar bırakıyor ya da ölüyor.