Dünyayı tehdit eden antibiyotik direncinin erişkin aşılamasını daha önemli hale getirdiğini ifade eden Ünal, "Eskiden bu direnç yoktu, hastaların önemli kısmı iyileşiyordu. Direnç olunca tedavi zorlaştı, korunmanın önemi ortaya çıktı. Artık zatürreden ölümler daha arttı" diye konuştu.
Boğmaca için de aynı şeylerin söylenebileceğini anlatan Ünal, şu uyarıları dile getirdi:
"Boğmaca erişkinlerde ağır seyretmiyor ancak küçük çocuklarda daha etkili oluyor. Hatta yenidoğanlarda daha ölümcül seyrediyor, büyüklerde ise sadece öksürüğe neden oluyor. Bir aile büyüğü torununu okşarken gelip hastalığı bulaştırabilir. Bu nedenle erişkinlerin küçük çocuklara hastalığı bulaştırmamaları için aşılanmaları gerekir. Özellikle torun bakan aile büyükleri aşılanmalı ki hastalığı bulaştırmasın."
5 yılda bir tekrarlanması gereken zatürre aşısının yılın her döneminde yapılabildiğini bildiren Ünal, difteri, boğmaca ve tetanoz aşısının ise erişkinlerde hayat boyu bir kez yapıldıktan sonra 10 yılda bir tekrarlanmasında fayda olduğunu söyledi.
İki tür zatürre aşısı olduğunu kaydeden Ünal, şu bilgileri aktardı:
"Bunlardan polisakkarit aşı 23 suş içeriyor, yani hastalık yapan 23 türün tümüne karşı koruma sağlıyor ancak içinde protein olmadığı için vücudun verdiği cevap zayıf ve 5 yılda bir aşının tekrarı gerekiyor. Konjuge aşı protein içeriyor, böylece aşının antijenik gücü, verilen cevap artıyor, daha uzun bağışıklık oluyor ancak hastalık yapan 23 suşa karşı değil 13'üne karşı koruma sağlıyor. ABD'de son zamanlarda farklı bir yaklaşım benimsendi. Kanser, organ nakli, kalp, böbrek gibi altta yatan hastalığı olanlara önce konjuge aşı, 8 hafta sonra da polisakkarit aşı yapılıyor. Altta yatan hastalık yoksa ABD hala polisakkariti, varsa ikisini birden öneriyor. 2 yaşın altında konjuge kullanmak lazım ama erişkinlerde polisakkarit yeterli. Hangisinin yapılması gerektiğine hekim karar verir."
Konjuge aşıda koruma süresinin bilinmediğini, polisakkarit aşıda ise 5 yıl olduğunu dile getiren Prof. Dr. Ünal, 65 yaş üstündekiler ile 50 yaş üstü olup altta yatan hastalığı bulunanlar için zatürre ve grip aşılarının ücretsiz olduğunu vurguladı.
Bir ilaç firmasının medikal ilişkiler ve politikadan sorumlu genel direktörü Dr. John Grabenstein ise dünyada artık çocuklardaki gibi erişkin aşılamasının da söz konusu olduğunu, zatürre, boğmaca ve grip aşılarının bazı yaş ve risk grubundaki erişkinler için gerekli olduğunu belirtti.
ABD'de senede ortalama 36 bin kişinin gripten öldüğünü, bu rakamın yıldan yıla 20-100 bin arasında değiştiğini anlatan Grabenstein, zatürreden ölümün ise 20 bin civarında olduğunu söyledi.
ABD'de tüm aşılar için 65 yaş üstünde aşılama oranının yüzde 65 civarında bulunduğunu, hedefin yüzde 90 olduğunu ifade eden Grabenstein, gripte ise 50 yaş üzerinde olup kalp, böbrek, şeker hastaları ile organ nakli olanlar gibi riskli grupta bulunanlar ile 65 yaş üzerindekilerde aşılama oranının yüzde 20 olduğunu bildirdi.
ABD'de bazı eyaletlerde grip aşısı yaptırmayan sağlık personeline çalışma izni verilmediğini anlatan Grabenstein, bazı hastalıklarda aşılamanın sadece erişkinleri değil çevresindeki çocukları korumak için gerekli olduğunu söyledi.
Buna boğmacayı örnek gösteren Grabenstein, "Boğmaca aşısı erişkinlerden çok çocukları korumak için gereklidir. 'Aşılanmalıyım ki bunu çevreme bulaştırmamayayım' düşüncesiyle yaptırılır" dedi.
Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Torunoğlu, boğmacaya karşı çocuklara difteri, aselüler boğmaca, tetanoz, inaktif polio, femofilus influenza tip b aşılarının yer aldığı beşli karma aşı yapıldığını söyledi.
2., 4. ve 6. ayın sonunda birer doz aşı uygulandığını, 18. ayın sonunda da hatırlatma dozu yapıldığını ifade eden Torunoğlu, "Boğmaca daha çok yenidoğanlar için risk taşıyor. Aşılama öncesi bağışıklık oluşmadığı için büyüklerin taşıdığı mikrobu kapan bebekler hastalanıyor" dedi.
Bunun için "koza stratejisi" uygulandığını anlatan Torunoğlu, yenidoğanların hastalanmaması için anne, baba, kardeş ve diğer aile büyüklerinin aşılandığını söyledi.