Taşçı, reflünün mide asidinin yemek borusuna kaçmasıyla oluştuğunu anlattı. Aşırı kilonun reflüyü artıran önemli bir etken olduğunu ifade eden Taşçı, ''Aşırı kilolu kişilerdeki karın basıncı, reflü oluşumunu kolaylaştırıyor. Yemek borusu ve mide arasında bozulan açı, reflü riskini artırıyor. Yatar pozisyonda açının bozulmasıyla reflü ortaya çıkar'' diye konuştu.
Taşçı, reflü şikayetlerinin yattıktan sonra veya sabah kalkarken şiddetli hissedildiğini vurgulayarak, yağlı, kızarmış yiyecekler, bol baharatlı ve salçalı yemekler ile açken tüketilen tatlıların, kahve, çay, kola ve benzeri asitli-gazlı içeceklerin karın basıncını bozarak hastalığa neden olduğunu kaydetti.
Toplumun yüzde 20'sinde reflü görüldüğüne dikkati çeken Taşçı, dengeli beslenmenin ve spor yapmanın hastalığı önlediğini belirtti.
Taşçı, her bireyin reflüye yakalanabileceğini dile getirerek, ''Hayat tarzımızı sağlığımızı koruyacak şekilde düzenlersek, bu hastalığın yol açtığı çoğu şikayeti ortadan kaldırabiliriz. Ayrıca, akşam yatmadan 3-4 saat önce yemek yemeyi bırakıp, yatak başını da 15 santim yükseltirsek şikayetleri azaltabiliriz'' şeklinde konuştu.
Yapısal bozukluklara bağlı reflü gelişiminde cerrahi müdahaleye ihtiyaç olabileceğini anlatan Taşçı, hastalara genel cerrahi uzmanıyla görüşmelerini tavsiye etti.