Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Organ Nakli Merkezi'nde gerçekleştirilen operasyonunun Türkiye'de 4'üncü, Ankara da ilk olduğu belirtildi.
Hastanenin Organ Nakli Merkezi Mesul Müdürü Doç. Dr. Mehmet Kılıç, hastanenin Konferans Salonu'nda ekibiyle basın toplantısı düzenledi.
Ekipte yer alan Organ Nakli Cerrahı Operatör Dr. Birkan Bozkurt, operasyonun kamuoyu ile paylaşılmasıyla organ naklinde farkındalık yaratmayı amaçladıklarını söyledi.
Sağlık Bakanlığı verilerine göre 2016'nda yaklaşık 100 bin son dönem böbrek nakli hastasının olacağının öngörüldüğünü ifade eden Bozkurt, kadavra vericilerinin de yeterli düzeyde olmadığını belirtti.
Normalde insanlarda iki ayrı böbrek bulunduğunu, ancak yaklaşık her 400 kişiden birinde böbreklerin ''at nalı'' şeklinde iki böbreğin birbirine alt taraftan yapışmış halde olduğunu anlattı.
Bozkurt, böbreğin bu yapıda olmasının kişinin sağlığı açısından zararlı olmadığını ancak nakil için zor bir ameliyat olduğunu dile getirdi. Bu tip bir böbreğin ikiye bölünerek iki hastaya nakledilebildiği gibi böbreğin mevcut haliyle tek bir hastaya da takılabildiğine işaret eden Bozkurt, bu tip böbreklerin doğumsal bir anomali olduğunu söyledi.
Gerçekleştirilen nakilin Türkiye'de 4. operasyon olduğunu, dünyada da 100'ün altında vaka bildirimi yapıldığını bildiren Bozkurt, operasyonun Ankara'da ilk kez yapıldığı bilgisini verdi.
Doç. Dr. Mehmet Kılıç da Türkiye'de böbrek fonksiyonlarının yüzde 50'sini kaybetmiş yaklaşık 2 milyon hasta bulunduğunu vurgulayarak, ''Son 10 yılda şeker hastası oranı 2 katına çıktı. Bu da böbrek yetmezliği açısından önemli bir etken'' dedi.
Söz konusu vakada, hastanın Aksaray Devlet Hastanesi'nde tedavi olan 21 yaşındaki hastanın beyin ölümü gerçekleştikten sonra ailesinin organ bağışında bulunduğunu anlatan Kılıç, organ nakli ameliyatının başarılı geçtiğini, nakil yapılan hastaların genel sağlık durumlarının iyi olduğunu söyledi.
Yaklaşık 14 yıldır hemodiyalize bağlı yaşayan 57 yaşındaki Gülsüm Yavaş, ailesinin de kendisiyle beraber zor zamanlar geçirdiğini dile getirdi. Nakil yapılacağı haberini aldıklarında çok mutlu olduğunu, haberin, tüm ailesinin yüzünü güldürdüğünü anlatan Yavaş, kimsenin böyle bir sağlık sorunu yaşamamasını diledi. Organ bağışı konusunda duyarlı olunması gerektiğine dikkati çeken Yavaş, ameliyattan sonra sağlık durumun iyi olduğunu belirtti.
Yaklaşık 9 yıldır yaşamanı periton diyalize bağlı sürdürdüğünü anlatan 43 yaşındaki İmran Günay da hastalığından dolayı günlük yaşamda birçok işini zor yerine getirdiğini, her an ne olacağını bilmeden yaşamanın psikolojik olarak yıprattığını dile getirdi. Günay, artık sağlığına kavuşacağı için bağış yapan aileye, nakilde emeği geçen tüm sağlık çalışanlarına minnet borçlu olduklarını söyledi.