Türkiye'nin en iyi haber sitesi
NİHAT HATİPOĞLU

Ümitsiz olmayın

Ümitsizlik büyük günahlardan biridir. Allah'ın yüce ve sonsuz rahmeti günahlarımızdan çok daha büyüktür. Yeter ki iş işten geçmeden Yüce Rabbin tövbe kapısından geçelim. O kapı hiç kapanmaz

Peygamberimiz hayatında tek bir defa hac yapabilmiştir. Ondan sonra hac yapamadığı için de bu haccına "veda haccı" denilir. İki veya üç kez de umre yaptığı biliniyor. Son veda haccında arafat meydanındaki veda hutbesini irad ettikten sonra özel bir dua eder. Ancak bu duasına cevap gelmez. Yaptığı dua şudur: "Ya Rabbi! Ümmetim içinde zalim ve mazlumlar olacak. Eğer zalime yaptığı zulüm karşılığında adalet uygularsan onların kurtuluş imkanı olmayacaktır. Sen dilersen mazluma uğradığı zulümden dolayı cenneti, zalime de affı vermeye güç yetirirsin." Dua budur. Yalnız Arafat'ta bu duaya Rabbimiz'den cevap gelmedi. Hz. Peygamber (sav) Müzdelife denilen ve Arafat ile Mina arasında yer alan bölgeye akşam olunca geçti. Burada şeytana atılacak taşlar toplanacaktır. Haccın önemli yerlerinden birisidir. Hz. Peygamber burada da duasını tekrarlar. Ancak duaya bir cevap gelmez. Ancak sabaha doğru Mina'ya geçilmeden önce Hz. Peygamber'in Arafat'ın ufkuna bakıp gülümsediği görülür. Sahabeler hemen sorarlar. "Ey Allah'ın elçisi, Arafat'tan bu yana sizi düşünceli gördük. Müzdelife'de de öyleydiniz. Ama şimdi sizi gülümser görünce rahatladık. Bunun sebebi nedir? Hz. Peygamber (sav) şöyle cevap verdi: "Ben Arafat'ta özel bir dua etmiştim. Ama duama cevap gelmedi. Burada da duamı tekrarladım. Nihayet Cebrail bana duamın kabul edildiği haberini iletti; 'Allah iyi olanlarınızı bağışladı. İyilerinizi kötüleriniz hakkında şefaatçi kıldı.' İnen rahmet onları da kapsadı. Buradan yeryüzüne dağıldı. Tövbe edip, dilini ve elini sakınan herkese ulaştı. Şeytan ve askerleri Arafat dağı üzerinde Allah (c.c.) nasıl cevap verecek diye bekliyorlardı. Bana verilen bu cevabı işitince bazılarına toprak saçarak dağıldılar. Dediler ki Allah'ın rahmeti kötüleri de kapsadı. Artık kötüler de ümitsiz olmayacak. İşte ben onların bu halini görünce gülümsedim." (Ahmed, Müsned, IV, 515) Ümitsizlik büyük günahlardan biridir. Allah'ın yüce ve sonsuz rahmeti elbette ki günahlarımızdan çok daha büyüktür. Yeter ki zaman varken, iş işten geçmeden Yüce Rabbin tövbe kapısından geçelim. O kapı hiç kapanmaz. Her daim açıktır. Yüreğini açan herkese kucak açmaktadır.

KURAN'IN HEDEFLEDİĞİ AHLAK
İhsan makamını hedefleyiniz. Nedir ihsan? Allah'ı görür gibi ibadet etmektir. Rabb'e tam bir bağlılıktır. İhlas; katışıksız, şirkten, riyadan, ucubdan uzak, ibadeti Allah için yapmaktır. Peygamberimiz'in (sav) sünnetine tabi olunuz. Onu örnek edininiz. İbadet ve yaşantıda dengeli ve ölçülü olunuz. Orta yolu takip ediniz. Ne cimri olunuz, ne de müsrif. Kendi nefsinizin ayıpları ile meşgul olup başkalarının ayıpları ile uğraşmayı terk ediniz. Merhametli olunuz. Yaratıklara iyi davranınız. Hayvanlara eziyet etmeyiniz. Cimrilik yapmadan, Allah için harcayınız. İyiliği emretmekten, kötülükten sakındırmaktan uzak durmayınız. İnsanların arasını düzeltmeye çalışınız. Bir bölen olmayınız, toparlayıcı olunuz. Her türlü iyiliğin ibadet olduğunu, sadaka olduğunu unutmayınız. Komşunuza ikram ediniz. Komşu komşuya mirasçı olacak kadar yakındır. Neredeyse mirasçı kılınacaktı. Başkasının size yaptığı az iyiliği çok görünüz, küçük görmeyiniz. Hediyeye hediye ile karşılık veriniz. Bütün gücünüzü hayırda harcayınız. İnsanlara güleryüzlü davranıp hep müjdeleyici olunuz. Zengine alçakgönüllü, garibana despot olmayınız. Bu münafıklıktır. Dünya menfaati için el-etek öpen insanları yanınızdan uzaklaştırınız. Hemen tevbe ile günahları terk ediniz. Sizi fazlaca övenin iki yüzlü olduğunu, menfaat peşinde olduğunu unutmayınız. Evinizi ve geçiminizi düzene koyunuz. Dışarıya cömert, evinize cimri olmayınız. Kibirlenen kişiye itibar etmeyiniz. Yanından uzaklaşın. İnsanlara kıymeti ölçüsünde muamele ediniz. Düşkün karakterleri övmeyin, ahlaklı insanı da yermeyin. İnsanlardan gelecek eza ve sıkıntılara Allah rızası için katlanmaya çalışınız. İnsanlara zarar vermeyiniz, insanların sırlarına ulaşmaya çalışmayın. Gizliyi ifşa haramdır. Güzel giyinmek kibir değildir. Büyük zatlar temiz ve güzel giyinirlerdi. Güzel giyininiz. İnsanları güzel isimlerle isimlendiriniz. Çirkin lakapları var ise terk ediniz. Allah'a güveniniz, O sizi yalnız bırakmaz. Nefisle cihad ediniz. Nefsinize direnin. Her istediğini yapmayın. Allah için seviniz, yakınlaşın ve Allah için uzaklaşın.

HZ. ALİ'NİN CENAZEYİ KABRE KOYDUKTAN SONRAKİ DUASI
Allah'ım!
Bu adam senin kulundur ve iki kulunun oğludur. Sana misafir gelmiştir. Sen ise misafir kabul edenlerin en cömertisin. Onun kabrini genişlet ve günahlarını bağışla. Zira biz onu iyi biliyoruz. Bununla beraber sen onu bizden daha iyi bilirsin. Senden başka ilah bulunmadığına, Muhammed'in (sav) kulun ve Resulün olduğuna şahitlik ederdi.

SORU-CEVAP

1- İslam'da kadın ve erkekler her konuda eşitler midir?
Dinimizde erkeğe tanınmış bulunan temel hak ve hürriyetler, kadına da aynı şekilde tanınmıştır. Maddi ve manevi varlığını koruyup geliştirme; kişi güvenliği ve hürriyeti, vicdan, dini inanç ve kanaat hürriyeti, yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunmada bulunma hürriyeti, mülkiyet ve tasarruf hakkı, mesken dokunulmazlığı, onur ve şerefin korunması, evlenme ve aile tesisi hakkı, özel hayatın gizliliği, geçim garantisi gibi temel haklarda kadın ve erkek arasında İslami açıdan hiçbir fark yoktur.

2- Namazlarda 'tadil-i erkân' farzdır diye bir şey duydum. Açıklar mısınız?
'Tadil-i erkân' demek namazlardaki secde, kıyam, rükû, itidal gibi rükünleri yerli yerinde ve düzenli yapmak demektir. Mesela: Rükûdan doğrulduktan sonra bir süre ayakta bekleme (kavme) gibi durumlar tadil-i erkândan sayılır. Buna dikkat etmeden namaz kılan, namazdan hırsızlık yapana benzetilir. Üç mezhebe göre (Maliki-Şafii- Hanbelî) farzdır. Hanefilere göre ise vaciptir.

3- Kaza namazı, vakit namazlarından sonra kılınır mı?
Sabah ve ikindi namazlarından sonra kaza namazı kılmamak daha uygundur. Diğer namazlardan önce veya sonra kaza namazı kılabilirsiniz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA