İspanyollar futbolun 90 dakikadan ibaret olmadığını, bir hayatı, bir sokağı, bir efsaneyi, bir tabak yemeği, güneşi, yağmuru paylaşıp futboldan ötesini göstermek ister. Bunu İspanya'nın güneyinde Endülüs bölgesinde Granada'nın ülkenin ve edebiyat tarihinin en büyük şairlerinden birinin Federico Garcia Lorca'nın adını taşıyan havaalanına adım attığında anlıyor insan.
Anlatmak, anlaşılmak ve konuşulmak istiyor İspanyollar. Geride kalan yüzyılın yarısında kendini Avrupa'ya kapamış bir ülke bugün sadece Çin'de 52 milyon ekranda izleniyor, Türkiye'de 7.2 milyon futbolsever, TV'den, 6.9 milyon insan ise özet görüntüler ve programlarla bir ligin peşinden koşuyorsa bunun arkasında koskoca bir organizasyon ve modern dünyanın pazarlama ve reklam teknikleri var.
Elhamra Sarayı'na bakan bir tepede Flamenco ezgileri eşliğinde size İspanya'nın bin yıllık tarihini özetleyen, Endülüs bölgesinde çekilen acıları ve sevinçleri paylaşan İspanyol yerini bir zaman sonra Taraftarlar Birliği Başkanı'na bırakıyor. 60 yaşın üstünde emekli insanların maça altı-yedi saat kala geldikleri stadyum çevresindeki kafelerde futbolu nasıl yaşam biçimlerine çevirdiklerini görüyor, futbolda şiddeti azaltmak için son 10 yılda neler yaptıklarını dinliyorsunuz.
22 bin 500 kapasiteli Estadio Nuevo Carmenes'i dolduran Granada halkının küme düşmüş takımlarının gelecek sezon yine bu lige geri döneceği inancının yanında, en üst ligdeki geliri bir alt ligde bulamayacak olan kulüp yönetiminin işten çıkartabilme ihtimali gözlerine yansımış çalışanlarla tanışıyor ve modern futbolun bir yüzünü daha tanıyorsunuz.
14 MİLYON TÜRK LA LIGA İZLİYOR
İspanyollar, Türkiye'de yaptıkları araştırmalarda futbol taraftarı sayısını 27 milyon olarak belirlemiş. Fenerbahçe ve Galatasaray'ın 25 milyon söylemlerinden çok daha gerçekçi elbette bu rakam. 27 milyon aktif futbol izleyicisinin 14 milyonu La Liga'yı takip ediyor.
Liga Santander Experience yani Liga deneyiminden bize kalan nedir peki? Bir ülkenin futbolu tanıtabilmek için sadece Messi ve Ronaldo'nun yeterli olmadığını İspanyollar keşfetmişse biz neden yerimizde sayıyoruz ki? Muhteşem bir tarih, o tarihin ülkenin her köşesine bıraktığı miras, harika bir doğa, saygı duyacakları bir futbol tutkusu, her köşesinden ayrı lezzetlerle eşsiz bir mutfak, yeni stadyumlarıyla Türkiye de kendini daha fazla anlatmak zorunda değil mi sizce? Bu akşam Gaziantepspor-Galatasaray maçı var. Bizim de Gaziantep'e gelip, o eşsiz eserleri barındıran Zeugma Müzesi'ni gezecek, katmer ve kebabın tadına bakıp maç izlediğinde bir şehri, bir tutkuyu, bir ülkeyi kendi memleketinde anlatacak futbol tutkunlarına, futbol yazarlarına ihtiyacımız yok mu gerçekten?