Tabletlerin ortaya çıkmasıyla birlikte güç kaybeden dizüstü bilgisayarlar artık güç, güvenlik, sürekli internete bağlı olma ve şık tasarımları ile yeniden doğuşa hazırlanıyor. Dizüstü bilgisayarlar artık SIM kart üzerinden sürekli ağa bağlı, yeni nesil WiFi desteğiyle de geliyor. Yeni nesil sürekli internete bağlı olmak istiyor. Tıpkı akıllı telefonlar gibi dizüstü bilgisayarları da internete bağlı olarak kullanmak istiyor. Yani internete bağlı olmayınca strese giriyor. İşte iki Çinli marka bu özellikleri üst seviyeye taşıyacak yeni ürünlerle karşımıza çıkıyor. Efsane ThinkPad markasının T ve X serilerinin yeni üyeleri, rahatlığı ile bilinen ergonomik tuş takımları, dayanıklı ve güçlü oluşuyla dikkat çekiyor. Diğer Çinli Huawei ise daha çok şık tasarım ve güçlü dizüstü bilgisayar peşinde olduğunu gösteriyor. Kablosuz dosya transferinde farklı alternatifler de sunuyor.
HER YERDE AĞA BAĞLI
Yeni ThinkPad dizüstü bilgisayarların kullanıcıları, mobil şebekeye LTE-A veya evde, ofiste, kafede kablosuz WAN ile her an her yerde bağlantı kurabilmenin avantajını yaşamayı istiyor. Lenovo'nun yeni güvenlik standardı ThinkShield'ın sunduğu özellikler sayesinde bilgisayarlarını gönül rahatlığıyla kullanıyor. Canlı, yüksek çözünürlüklü ekranlar ile çarpıcı Dolby AudioTM Premium ve benim için rahat yazı yazma konusunda en iyilerden biri olan ThinkPad klavyesi sayesinde birinci sınıf bir dizüstü bilgisayar deneyimi...
140 MİLYON SATILDI
Sıfırdan tasarlanan yeni ThinkPad T ve X modelleri, kullanıcıların en güvenli dizüstü bilgisayar deneyimi beklentilerini karşılayacak pek çok özellikle donatıldı. Bugüne dek 140 milyondan fazla satan Think- Pad serisinde her zaman tasarım ve mühendisliğe odaklanarak güvenlik ve dayanıklılık özelliklerini öne çıkaran Lenovo, bu sayede son kullanıcıların güvenini kazandı ve birinci sınıf bir dizüstü bilgisayar deneyimi yarattı. Lenovo, 2019 yılı için mühendisliği temelden ele alarak 'Akıllı Bağlantı' prensibini benimsedi. Bu bağlamda şirket, kullanıcı deneyimini tüm yönleriyle analiz ederek, değer katan yeniliklere odaklandı.
SALLA GÖNDER
Huawei MateBookX Pro, Windows bilgisayarlar ve Android akıllı telefonlar arasındaki veri iletim sorunlarını çözen bir özellik olan Huawei Share 3.0 OneHop'u da destekliyor. Huawei Share 3.0 yalnızca PC'ler ve akıllı telefonlar arasındaki görüntü ve video aktarımlarını değil, iki yönlü doküman aktarımlarını da destekleyen bir yapıya sahip. Telefonunuzu sallayarak bilgisayardaki "PC Huawei Share" öğesine dokunduğunuzda bilgisayarın ekran kaydı anında akıllı telefona gönderiliyor. Huawei ayrıca kullanıcıların kopyaladıkları içeriği bir cihazdan kopyalayıp, yakındaki bir cihaza yapıştırmalarına olanak sunuyor.
GÜVENLİ KULLANIM İÇİN HER ŞEY HAZIR
Milyarlarca insanın ağa bağlı olduğu yerde kendini güvende hissetmek çok önemli. Lenovo da nerede olursanız olun güvende kalmanız için ThinkShield'ı geliştirdi. ThinkShield, Match-on-Chip parmak izi okuyucu, biyometrik görüntünün çip dışına çıkmasına izin vermeyerek parmak izi bilgilerini koruyor ve bu sayede kullanıcı girişi ve çevrimiçi işlemlerde daha güvenli kimlik doğrulama sunuyor. Fiziksel bir kamera kapağı olan ve hem RGB hem de IR web kamerası üzerinde yer alan ThinkShutter, kullanıcıları web kameralarının kontrolünü ele geçirmeye çalışacak bilgisayar korsanlarından koruyor. İnternet üzerinden konuşturma, hatta konferans sunmak büyük avantaj. VOIP konferans deneyimi, çoğu kez düşük ses kalitesi, konuşmalarda ses karışması ve dikkat dağıtıcı arka plan sesleri gibi sorunlar yüzünden sekteye uğrar. Lenovo ise ThinkPad T ve X serilerine ilk kez eklediği çift uzak alan mikrofon sayesinde özellikle katılımcı sayısının yüksek olduğu durumlarda ve gürültülü ortamlarda VOIP konferans performansını artırıyor. Dolby AudioTM sayesinde ise ses kalitesini büyük oranda iyileştiriyor. Yani video konferansların kalitesi yükseliyor.
ANDROİD TELEFONLAR SONUNDA WİNDOWS BİLGİSAYARLARLA ÖPÜŞÜYOR
Marka satın almak yerine kendi markasıyla ortaya çıkan Huawei, farklı bir yol haritasıyla çalışıyor. Huawei MateBook X, dış yüzeyinde pürüzsüz his veren birinci sınıf kumlanmış yüzeye ve CNC ile işlenmiş metalik bir gövdeye sahip. Mystic Silver ve Space Grey renkleri mevcut olan Huawei'nin son amiral gemisi dizüstü bilgisayarı, yüzde 91 ekran/gövde oranı ve 13,9 inçlik 3K Ultra FullView ekranıyla öne çıkıyor. Cihaz aynı zamanda geniş bant WiFi, Bluetooth 5.0 ve tüm gün verimliliği desteklemek için daha güçlü bir Thunderbolt 3 port taşıyor. Bununla birlikte Dolby Atmos Ses Sistemi, izleyicilerine nerede olduklarını unutturacak düzeyde eşsiz bir sinema deneyimi yaşatıyor. Huawei MateBookX Pro, Windows bilgisayarlar ve Android akıllı telefonlar arasındaki veri iletim sorunlarını çözen bir özellik olan Huawei Share 3.0 OneHop'u da destekliyor. Share 3.0 yalnızca PC'ler ve akıllı telefonlar arasındaki görüntü ve video aktarımlarını değil, iki yönlü doküman aktarımlarını da destekleyen bir yapıya sahip.
GEÇEN HAFTA DÜNYANIN SONU MU GELDİ!
Geçen hafta Facebook ve Instagram hesabına giremeyen, WhatsApp üzerinden fotoğraf yükleyemeyenler dünyanın sonu geldi diye düşündü. Yaklaşık 2.77 milyar kişinin kullandığı Facebook ailesine ait uygulamalar pek çok insanın hayatı ve ekmek kapısı oldu. Instagram üzerinden paylaşımlarla düzenli gelir elde eden pek çok insan var. Sonuçta da Türkiye'de her gün yedi saatin üstünde internete bağlı olan insanların önemli bölümü sosyal ağlarda zaman harcıyor. Geçtiğimiz hafta ise Facebook, WhatsApp ve Instagram'da erişim sıkıntısı yaşanınca şirket yetkilileri herhangi bir siber saldırı olmadığını belirterek sıkıntının giderilmeye çalışıldığını açıkladı. Ortaya çıkan erişim sorunuyla ilgili Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan da konuyla ilgili olarak Twitter üzerinden açıklama yaptı. Yaşanan erişim sorununu harita üzerinde gösteren Sayan, "Facebook, Instagram ve WhatsApp servislerinde dünya çapında sorunlar yaşanmakta olup, ülkemizde de kısmen hissedilmektedir. Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi ekiplerimiz siber olayları ve hizmet sürekliliğini 7/24 takip etmektedir" şeklinde paylaşımda bulundu.
MUHTAR ADAYI HASİBE TEYZE 60'INDA BİLGİSAYAR ÖĞRENDİ
Sadece belediye başkanı olmak için değil, muhtar olmak için de sosyal medya ve interneti kullanmak önemli hale geldi. 60 yaşındaki Hasibe Gıdık'ın da aralarında bulunduğu muhtar adayları, bilgisayar kullanmayı öğrendi. Türk Telekom, Habitat Derneği ve UNDP iş birliğiyle yürütülen "İnternetle Hayat Kolay Projesi" kapsamında, Kırklareli'nin Pınarhisar ilçesine bağlı Kaynarca beldesinde muhtar adaylarına yönelik internet eğitimi verildi. Türk Telekom, Habitat Derneği ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) iş birliğiyle hayata geçirilen proje kapsamında, Kırklareli'nin Pınarhisar ilçesine bağlı Kaynarca beldesinde muhtar ve muhtar adaylarına verilen kursa katılan Hasibe Gıdık, kursta hem bilgisayar, akıllı telefon hem de internet eğitimi aldı. Eğitimi tamamlaması sonrası torunlarını internet üzerinden görüntülü arayıp görüşen Hasibe Gıdık, seçimlerde kampanyasının bir ayağını da dijital olarak yürütecek. Artık bilgisayarda istediklerini yapabildiğini anlatan Gıdık, "Artık ne istesek bilgisayarda yapabiliyoruz. Telefonla görüntülü konuşmayı bile öğrendik. Muhtar seçilirsem 'İnternetle Hayat Kolay Projesi' sayesinde vatandaşlara internet üzerinden de hizmet edebileceğim. Çok mutluyum" diyor.
SOSYAL MEDYADA DA RAKIP OLACAKLAR
Kursa katılan bir başka muhtar adayı 46 yaşındaki Hatice Seyran ise öğrendikleri bilgiler ile seçim sürecinde vatandaşlara daha hızlı ulaşabildiklerini söylüyor. Daha önce bilgisayar kullanmayı bilmediğini anlatan Seyran, açtığı sosyal medya hesabı üzerinden projelerini tanıtarak seçmenlerine neler yapabileceğini anlattığını belirtti.
HAYATIN EN GÜZEL SÜRPRİZİNİ BEKLİYORUZ
Gerçekten hayatın en güzel sürprizini bekleyerek doğum anında Evlat 52141'in cinsiyetini öğrenmeye karar veren Dijital Baba, başına önemli bir bela aldı. 5D diye pazarlanan sanal gerçeklik görüntüleriyle bebeğini anne karnında bile takibe alan insanları görmek beni şaşırtmadı. Dijital Baba'yı ilk deneyiminde en çok zorlayan şeyi sorarsanız, cinsiyet konusu olduğunu söyleyebilirim. Daha ortada bebek yokken Lenovo toplantısı için New York'ta bulunduğum sırada toplantı için basın mensuplarına yardımcı olan PR görevlisinin karnı burnundaydı. Merdivenlerden inip çıkarken dokuz aylık hamile olduğunu öğrendim. Yani anne ve bebek neredeyse uzatmaları oynuyordu. Üstelik toplantı için Philadelphia'dan New York'a gelmişti. Cinsiyetini sorunca "Bilmiyorum" yanıtını aldım ve daha çok şaşırdım. Bana şöyle söyledi "Hayatın en güzel sürprizi." Sustum kaldım. Düşünmeye başladım. Tam bir ay sonra tahlil sonucu netleşince aklıma gelen hikayeyi tekrar düşündüm. Eşime bu hikayeyi anlatıp "Hayatın en güzel sürprizini biz de reddetmeyelim. Ne dersin" diye sordum. O da heyecanla kabul edince doktorumuza söyledik. Doktora cinsiyeti bilmek istemediğimizi söyleyince önce şaşırdı, sonra "Bana hatırlatın yanlışlıkla ağzımdan kaçmasın" dedi. Ancak cinsiyeti öğrenmek istemediğimizi söylediğimiz her yerde; güvenlik görevlisi, garson, tezgahtar, arkadaş, akraba kısacası herkesin bir fikri vardı. Cinsiyeti öğrenmedik ama bu durum 'Cinsiyet Tahmini 101' kitabını yazacak kadar bilgi toplamamıza katkı sağladı.
BEBELERE 3D YETMEZ 5D OLSUN
Yüzüğü ipte sallamaktan bıçak veya makas seçimine, karnın sivri olmasından kız çocuğun annenin güzelliğini almasına ultrason kadar 'kesin sonuç veren' tahminleri dinlemiş olduk. Üstelik her biri ultrasonda gören doktorumuzdan daha iddialı şekilde söyleyebiliyordu. Barselona'da Mobil Dünya Kongresi'nde gündüz 5G peşinde koşarken, akşam restorana yürürken sokakta bebeğini görmek isteyen babalara Ecodadys 5D - 4D mağazası gördüm. Bebeğinin cinsiyetini merak etmeyen Dijital Baba, sanal gerçeklik ve ultrason görüntülerine kafayı taktı sanmayın. Sadece işin boyutunun nerelere vardığını görmek beni pek şaşırtmadı. Ben hastanede ultrason görüntülerinin renkli ve siyah beyaz çıktılarını almaya başladım.