Özellikle büyük şehirlerdeki günlük hayatın işleyişi açısından kritik öneme sahip trafik ışıklarıyla ilgili son günlerde yeni bir tartışma yaşanıyor. Al Jazeera kanalında trafik lambalarının kısa bir tarihi anlatımı eşliğinde konu ele alındı. Biz de ilk önce trafik ışıklarının hayatımıza nasıl girdiğine bakalım. Sonra da yakın gelecekte yapılmak istenilen değişikliğe bir göz atalım.
GAZ LAMBASI PATLADI
Trafik ışıkları evrensel olarak kabul gördü.
Renkler ve anlamları neredeyse her yerde aynı.
Kırmızı: Dur. Sarı: Hazırlan. Yeşil: Geç.
İlk trafik ışığı 10 Aralık 1868 tarihine ait. İngiltere'nin başkenti Londra'daki Parlamento Binası önünde tanıtıldı.
Amaç yaya, atların çektiği araçlar ve demiryolu trafiğinin güvenliğiydi.
Geceleri renkli gaz ışıkları kullanıldı.
Ancak önemli bir sorun daha ortaya çıktı.
Işıklar elle değiştiriliyordu.
2 Ocak 1869'da gaz lambası patlayınca bir polis memuru yaralandı ve trafik ışıkları projesi rafa kaldırıldı.
ELLE DEĞİŞTİRİLİYORDU
Sanayi devrimi ile artık at arabaların yerini motorlu araçlar almaya başlayınca, trafik güvenliği sorunları da artmaya başladı.
1921 yılında ABD'de polis memuru William Potts yeni trafik ışıklarını icat etti.
1923 yılında ilk elektrikli trafik ışığı Garrett Morgan tarafından hayata geçirildi.
General Electric o dönem buluşu 40 bin dolara (şimdilerin 730 bin doları) satın aldı.
Korna sesi ile değişen ışık sistemi gibi denemel oldu. İlerlyen dönemlerde zaman ayarlı yani günümüzdeki sistem bulundu.
Dolayısıyla trafik lambaları için "100 yıldır neredeyse hiç değişmedi" demek doğru kabul ediliyor.
Bu arada Türkiye'de ilk trafik ışığı 1929'da İstanbul'da hayata geçirildi.
1930'larda sistem artık küresek çapta kabul görmeye başladı.
Renk seçiminin kaynağı gemilerden geliyor. Yeşil ve kırmızı. Kara trafiğinin daha hızlı hareket etmesinden dolayı rahat da gözükmesi açısından sarı rengi eklendi.
ŞOFÖRSÜZ ARAÇLAR GELİYOR
Gelelim trafik ışıklarıyla ilgili en güncel tartışmalara:
Bir süredir yakıttan ve zamandan tasarruf sağlayacak yeni modeller düşünülüyor.
Şehirlerin akıllanması ile ışıkların da hem trafik akışını daha kolaylaştıracak hem de araçlardaki yakıt oranı azaltacak yöntemler tartışılıyor.
Ya da yeni nesil araçlar arasında oluşturulacak ağ ile trafik ışıklarına gerek kalmayacağını savunanlar da var.
Kuzey Carolina Üniversitesi'nde mühendislik profesörü Ali hajbabaie liderliğindeki bir ekip ise farklı bir tartışmayı başlattı.
Buna göre şoförsüz arabalar artırkça yeni bir renge ihtiyaç ortaya çıkacak.
The Associated Press ajansına konuşan Profesör Ali, "Dördüncü renk için beyaz seçeneği öne çıkıyor. Trafikte yeni bir beyaz sayfa açmak gibi. Ancak bir yandan renk de çok önemli değil" dedi.
Beyaz renk şoförsüz arabaların önlerindeki araçları takip etmesini sağlayacak.
Yani eğer ışık beyazdaysa şoförsüz araç direkt olarak önündeki aracı takip edecek.
Ancak bunun hayatımıza girmesi için yollardaki şoförsüz araç oranının yüzde 50'lere çıkması gerekiyor.