Bebek patlaması... Bu tanımı duymuşsunuzdur. İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra ortaya atıldı. O dönem tahminlere göre 1 milyar bebek dünyaya geldi. Bunlara yönelik kullanılıyor. Peki 'bebek iflası' ifadesini hiç işittiniz mi? Son zamanlarda sıkça konuşulmaya başlandı. Ülkeleri kara kara düşündürüyor. Asya, Avrupa ve Amerika... Kriz dünyayı sarmış durumda. Birçok devlet alarm verdi. Japonya'dan Fransa'ya ya da Çin'den İspanya'ya kadar çok sayıda ülkede yeterli oranda bebek dünyaya gelmiyor. Ayrıca bu ülkelerde nüfus hızla yaşlanıyor. Örneğin Çin'deki yaşlıların oranı neredeyse ABD nüfusuna (345 milyon) eşit hale geldi. Ya da İtalya'da 100 yaşının üzerinde 22 bin kişi var. Japonya'da 100 yaş üstü nüfus ilk kez 95 binin üzerine çıktı.
Z KUŞAĞI PROBLEMİ VAR
Ülkeler doğumları artırmak için "çiftleri tatile göndermek, maddi destek sağlamak hatta onurlandırmak" gibi teşvikler açıklıyor. Yaşlı nüfusa çare için de Çin gibi emeklilik yaşını kademeli olarak yükseltenler de var ya da İtalya gibi yaşlılık tanımını 75 yaş ve üzerine çıkaranlar da. Bu durum ayrıca iş dünyasına farklı bir etki yaptı. Yaşlı dostu pazarlar oluşmaya başladı. Çocuk sayıları giderek azalınca kreşler kapatılıyor, yerlerine ileri yaştakiler için dans sınıfları açılıyor. Tüm bunlar yetmezmiş gibi şirketlerin son zamanlarda bir de Z Kuşağı problemi ortaya çıktı. ABD ve Avrupa'da ayrı ayrı araştırmalar yapılıyor. Hepsinden çıkan ortak sonuç firmaların 1995 ve sonrasında doğanları işe almak istememesi ya da kısa süre içerisinden işten çıkarması yönünde oluyor. Söz konusu araştırmalara göre şirketlerin favorileri orta yaştakiler oluyor. Gelin bu araştırmaların biraz detaylarına bakalım:
ÇOCUKSUZ AİLEYİ ÖZENDİRENE PARA CEZASI
Son yıllarda birçok ülke azalan nüfusuna karşı sıra dışı tedbirlere başvuruyor. İşte bazı örnekler:
Rusya: Son öneri bebek sahibi olunmamasını özendirenlere para cezasının verilmesi oldu.
Güney Kore: Dünyada doğurganlık oranının en düşük olduğu ülke. Tüp bebek tedavilerini artık devlet karşılıyor, çocuk yapacak çiftler yurtdışına tatile gönderiliyor ya da yeni doğan çocuk için her aile aylık 745 dolar yardım almaya hak kazanıyor.
Yunanistan: Doğum oranları son 92 yılın en düşük seviyesinde. Evliliğe teşvik için gençlere ucuz konut sağlanıyor.
Japonya: Nüfus sorunu öyle bir hal aldı ki ülkedeki belediyelerin yüzde 40'ı yok olabilir. Bu duruma durdurabilmek için devlet flört uygulaması bile başlattı.
Bulgaristan: Doğum sonrası anne 1 yıl ücretli izne çıkıyor.
Singapur: Yeni doğan çocuklar ömür boyu ücretsiz eğitim hakkı kazanıyor.
PANDEMİ GENÇLİĞİ MAHVETTİ
Intelligent sitesinin yürüttüğü çalışmaya ABD'den 1000 şirket katıldı. Sonuçlarına göre firmaların büyük kısmı Z Kuşağından olan çalışanlarını kısa süre içerisinden işten çıkarmak istiyor.
Aynı araştırmaya katılan şirketlerin yüzde 38'inden fazla işe gençlerden ziyade orta yaştakileri almaya başladıklarını belirtti.
Newsweek'teki haberde şirketlerin neden Z Kuşağı'nı tercih etmediğine dair şu gerekçeler sıralandı: İş yerine uyumsuzluk, ciddiyetten uzak olma, tutarsız maaş beklentisi, yöneticiliğe çabuk yükselme hayali, işe yeterli olmamaları, profesyonellik eksikliği.
İş görüşmesine anne babasını bile götüren yeni mezunların olduğuna dikkat çeken işverenler "Maalesef iş hayatına atılmak için çok hazırlıksızlar" dedi.
İngiltere merkezli Telegraph gazetesindeki farklı bir haberde de "Z Kuşağı'nı işe almak kabus gibi. İlk gün işe gelmeyenler bile var" denildi.
Samsung ve Morning Consult'ın araştırmasına göre Z Kuşağı'nın yüzde 50'si girişimci ve kendi işini kurmayı istiyor.
Business Insider'da yer verilen çalışmada ise Z Kuşağı'nın iş yerlerine anksiyete kültürünü getirdi.
Tüm bu araştırmalarda pandeminin Z Kuşağı üzerinden çok ciddi olumsuz etkiler bıraktığına da dikkat çekildi.
İŞ HAYATINDA İKİNCİ BAHAR
Bu arada 40'lı yaşlardan bahsetmişken şu iki meseleye de dikkat çekelim. İlki şu: Şirketler bu yaştakileri işe almak istiyor ama American Institute for Economic Research'ün araştırması farklı bir durumu ortaya koydu. Buna göre 40 yaşına gelenlerin bir kısmı kariyerinde 'ikinci baharı' yaşamak istiyor. Bu kişilerin bazıları hobisini yeni mesleği yapıyor ya da farklı bir sektöre geçiş yaparak yeni maceralara atılmak isteyebiliyor.
AVRUPA'DA ÇÖZÜM: YASAL GÖÇ
Avrupa Birliği'nin istatistik ofisi olan Eurostat'ın son verileri Batı için hiç de iyi değil. AB nüfusu 1960 yılında 354,5 milyondu. 2022'de bu rakam 446-8 milyona çıktı. Ama bu büyüme Avrupa kıtası için çok yetersiz. Şöyle ki; nüfus büyümesi 1960'larda yılda yaklaşık 3 milyon kişiydi. 2005 ile 2022 arasında yılda ortalama 0,7 milyona geriledi. Aslında 2011 yılına kadar nüfus artışı pozitifti. Ancak sonrasında sürekli düşüş başladı. Dolayısıyla Avrupa'da şimdilerde çalışan nüfus yetersizliği, emeklilerin çokluğu ve bebek doğumlarının azlığı gibi problemler var. Avrupa Komisyonu bu alanda çalışması için bir kurul bile oluşturdu. Getirilen öneriler arasında yasal göçün önünün en kısa sürede açılması bulunuyor. AB Konseyi'nin onayını bekleyen tekliflerden biri de AB'de uzun süreli olarak yaşayan Avrupa vatandaşı olmayanlar için kuralların basitleştirilmesi var.
AFRİKA GELİYOR
Nüfus planlaması uzmanlarına göre 2100 yılına kadar dünya nüfusunda çok köklü değişiklikler olacak. Birçok ülkede bebek patlaması yaşanacak, bazı ülkelerde ise bebek iflası olacak. Lancet dergisinde bu konuyla ilgili bir araştırma yayınlandı. Buna göre 2100 yılına kadar dünya genelinde doğan her iki çocuktan biri Sahra Altı Afrika'dan olacak. BBC'deki habere göre Angola, Orta Afrika Cumhuriyeti, Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve Somali'de gelecek 30 yıl içinde çok hızlı bir nüfus artışı bekleniyor. Bu ülkelerin nüfuslarının iki katına çıkacağı tahmin ediliyor. Birleşmiş Milletler'in yayımladığı rapora göre halihazırda dünya nüfusu 8,2 milyar.
40'LI YAŞLARA FENOMENLİK DERSİ BAŞLADI
Şimdilerde Hindistan'ın ardından dünyanın en kalabalık ülkesi olan Çin'de hızla yaşlanan nüfus nedeniyle toplumun ihtiyaçları da değişmeye başladı. New York Times'ın haberine göre çocuklara yönelik süt üreten bir firma artık yetişkinler için süt tozu satmaya geçti. Ya da ebeveynlerin çocuklarını takip etmeleri için uygulama geliştiren teknoloji firmaları müşteri kitlelerini değiştirdi. Örneğin 360 Security Technology isimli bir firma, orta yaştakilere, yaşlanan anne babalarını tabletleri üzerinden takip etmek için cihaz geliştiriyorlar. Veya yıllarca anaokulu işleten Li Dongmei çocuk sayısının her yıl azalması nedeniyle yönünü orta yaş ile ileri yaşa dikti. Özellikle pandemiden sonra yetişkinlere yönelik dans, sanat, el işleri ya da müzik gibi dersler vermeye başladı. Çin'de yeni 40'larındakilere ayrıca en iyi kısa video nasıl oluşturulur ya da nasıl internet fenomeni olunur şeklinde dersler de veriliyor.
YİNE BAŞROLDELER
Hollywood'da son yıllarda orta yaş ve üzeri kadın oyunculara artık başroller gelmediği konuşuluyordu. Ancak son zamanlarda birçok ünlü oyuncu tıpkı gençlik yıllarında olduğu gibi yine başrollerde rol olmaya başladı. Anne Hathaway (41), Nicole Kidman (57), Julia Roberts (56), Jennifer Aniston (55) ya da Laura Dern (57) ve dahası... Üstelik genellikle 20'li yaşlardaki oyuncuların üstlendiği aşık olunan kadın rollerinde karşımıza çıkmaya başladılar.