Türkiye'de 11 ili yıkan, ülkenin tamamını yasa boğan 6 Şubat depremlerinde en büyük zarar şehirlerin başında Hatay geliyordu. 7.7 ve 7.6'lık depremler sonrası enkaza dönen ilde 24 bin 147 kişi hayatını kaybederken, 80 bin 323 bina ise depremde ya yıkıldı ya da ağır hasar gördü. Bir şehrimiz için bu cümleyi kurmak tatsız ama Hatay adeta yok oldu. Ancak "Hatay benim şahsi meselemdir" diyen Mustafa Kemal Atatürk gibi konuya yaklaşanlar bir şehrin yeniden inşası için kolları sıvadı. Türkiye Tasarım Vakfı'nın (TTV) öncülüğünde başlatılan "Hatay'ın Yeniden Canlanıyor" projesi, devlet ve sivil toplum kuruluşlarını Hatay merkezinde buluşturdu. Önce Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı ile protokoller yapıldı. Tasarım ve projelendirme sürecine elbette Hatay halkı ile sivil toplum kuruluşları katıldı. Öyle laf olsun, torba dolsun diye yapılmadı bu toplantılar. 38 defa geniş kapsamlı toplantı gerçekleştirildi. Özellikle Hatay'ın kalbi tarihi kent alanı için 29 ihtisas içerikli toplantı tertip edildi. Hatay'da gerçekleştirilen bu proje Türkiye'nin deprem sonrası yeniden yapılanma süreçlerine bir örnek ve benzer durumlarda izlenecek yolun nasıl olması gerektiğine dair güçlü bir rehber oldu. Yerel kültürel mirasın korunması ve modern şehircilik anlayışı benimsendi.
HALKIN ŞEHRE BAĞLILIĞI ÖNEMLİ
Türkiye Tasarım Vakfı'nın bu projedeki rolü, yalnızca Hatay'ın yeniden tasarlanmasıyla sınırlı değil; aynı zamanda Türkiye'nin tasarım ve mimarlık alanındaki liderliğini pekiştirmek. TTV bu projeyi sadece Türkiye'de değil, uluslararası arenada da tanıtarak, dünyanın önde gelen tasarım festivallerinde ve forumlarında sundu. Bu, Türkiye'nin tasarım gücünü ve TTV'nin vizyonunu global ölçekte tanıtmak için önemli bir fırsatı ortaya çıkardı. Projenin, sadece Hatay için değil, dünya genelinde benzer durumlar için bir model oluşturması hedefleniyor. Bu proje, Hatay'ın köklü geçmişine ve kültürel katmanlarına saygı duyarak, modern mimari unsurlarla geleceğe dönük bir kent tasarımı gerçekleştiriliyor. Her bir ayrıntı titizlikle ele alınıyor; sokakların ve meydanların yeniden canlandırılmasından, sosyal alanların ve kamusal mekânların inşasına kadar her şey dikkatlice planlanıyor. Çalışmalarda Hatay halkının şehirlerine olan bağlılıklarını ve özlemlerini karşılamak, aynı zamanda onları modern ve sürdürülebilir bir yaşamla buluşturmak amaçlanıyor. Projenin temelinde, yurt dışındaki başarılı şehirleşme örneklerinden ilhamlar alınmış. Özellikle Japonya'da 2011 Tohoku depremi ve tsunamisinden sonra yapılan şehirleşme çalışmaları, toplumsal dayanıklılığı artırma ve kültürel mirası koruma açısından dersler çıkarılmış. Hatay halkının katılımı sağlanarak, şehirlerin hem fiziksel hem de sosyal dokusunun yeniden inşa edilmesi büyük bir önem taşıdı.
ANTAKYA TARİHİ KENT ALANI
307 hektar büyüklüğünde tarihi kent alanında Koruma Amaçlı İmar Planı çalışmaları yapılmıştır ve yapılmaya devam etmektedir.
Koruma Amaçlı İmar Planı çerçevesinde, tarihi kent alanında jeolojik etütler, yerel ölçümler ve lidar ölçümleri yapılmış, sayısal veri setleri oluşturulmuştur.
Tescilli ve koruma altındaki yapıların gabarilerine ve karakterine uygun, ölçekli planlama çalışmaları yürütülmektedir.
1/5000'den 1/200'e kadar değişen ölçeklerde, tarihi kent dokusunu koruyup, ekonomik ve sosyal gelişimi destekleyecek projeler planlanmıştır.
An itibari ile 94 hektar alanda (Kentsel Sit Alanı) 1/500 çalışmaları devam etmekte olup, Uzun Çarşı, Kemal Paşa Caddesi, Kurtuluş Caddesi üzerinde 180.000 m2 inşaat alanı büyüklüğünde kısmın 1/200 ve sistem detay proje çalışmaları devam etmektedir.
ANTAKYA KENT MERKEZİ PİLOT PROJE ALANI
Hatay'ın yeşil dokusunu geliştirmek adına, pilot projede deprem öncesi 56.274 m2 olan yeşil alan miktarı 157.820 m2'ye yükseltilerek üç katına çıkarıldı.
1.55 km yayalaştırılmış yol tasarlanarak kente kazandırıldı.
8.74 km bisiklet yolu tasarlanarak kente kazandırıldı.
TASARIM EKONOMİSİ TÜRKİYE'YE GÜÇ KATACAK
Türkiye Tasarım Vakfı (TTV) Yönetim Kurulu Başkanı Furkan Demirci ve TTV Genel Müdürü Doç, Dr. Serhat Başdoğan'ın verdği bilgilere göre TTV, BEDA (Avrupa Tasarım Toplulukları Birliği) Yönetim Kurulu'na seçilmiş bir oluşum. Bu da vakfın, Avrupa'daki tasarım ekonomisi ve kültürünü Türkiye ile güçlü bir şekilde bağlayan bir köprü görevi üstlenmesini sağlıyor. Türkiye Tasarım Vakfı'nın BEDA'daki yeni rolü, Türkiye'nin tasarım kültürünü ve inovasyon yetkinliklerini Avrupa'daki bu dinamik yapıyla entegre etme fırsatını sunuyor. Türkiye'nin zengin kültürel mirası ve yenilikçi tasarım yaklaşımı, Avrupa'daki yaratıcı endüstrilerle birleştiğinde, her iki taraf için de önemli sinerjiler oluşturulacağı öngörülüyor.
HALK ÇÖZÜME DAHİL OLUYOR
"Hatay Yeniden Canlanıyor" projesi kapsamında, toplumun geniş kesimlerinin katılımını sağlayacak çeşitli çalıştaylar, seminerler ve atölyeler düzenlendi. Bu etkinlikler, sadece mimarlık ve tasarım dünyasından profesyonellerin değil, aynı zamanda yerel halkın da sürece dahil edilmesi amaçlandı. Çalıştayları, halk buluşmalarını, tasarım koordinasyon toplantılarını ve yerel/uluslararası lansmanları kapsayan toplam 38 organizasyon düzenlendi. Çalıştaylar ve toplantılar, şeffaf bir katılım süreciyle yürütülerek halkın fikirleri de projeye entgre edildi. Bu sayede, Hatay halkı, kendi şehirlerinin yeniden inşasına doğrudan katkıda bulunuyor ve süreçle ilgili karar alma mekanizmalarında söz sahibi oldu, oluyor.
PİLOT PROJE ÇALIŞMALARI
Antakya Kent Merkezi: 50 hektarlık alanda 5,000 konut ve 2,000 ticari bağımsız bölüm
Defne: 624 konut ve 171 ticari bağımsız bölüm
İskenderun: 115 konut ve 19 ticari bağımsız bölüm
Kırıkhan: 421 konut ve 182 ticari bağımsız bölüm
Samandağ: 129 konut ve 142 ticari bağımsız bölüm.