33 yıl boyunca Osmanlı Devleti'ni yöneten ve milleti her türlü badireye karşı koruyan 'Gök Sultan' 2. Abdülhamid Han'ın, ikamet ettiği Yıldız Sarayı, Milli Saraylar Başkanlığı tarafından restore edilerek halka açılmasının ardından ilgi odağı oldu. Uzun yıllar devam eden restorasyon, konservasyon ve peyzaj çalışmaları tamamlanan Yıldız Sarayı'nda 'Büyük Mabeyn Köşkü', 'Çit Kasrı', 'Küçük Mabeyn Köşkü' ve 'Harem Dairesi' başta olmak üzere birçok yapı tarihinde ilk kez ziyaretçiyle buluşuyor. SABAH Pazar ekibi, günün ilk saatlerinde yola çıkarak, tarihi sarayın yeni halini görmeye gitti. Erken saatlerde olmasına rağmen, halkın akın akın sarayı görmeye gelmesi, milletin Abdülhamid sevgisinin hale ayakta olduğunu gösterdi.
HALKIN YOĞUN İLGİSİ VAR
Günün ilk saatlerinde Beşiktaş sırlarındaki sarayın yolunu tuttuk. 33 yıl boyunca bir milletin kaderini yorgun omuzlarında sırtlayan 2. Abdülhamid Han'ın, stratejik bütün kararlarını verdiği saray eski ihtişamıyla sizi karşılıyor. Restorasyonun büyük bir titizlikle yapıldığı ve görkeminin korunduğu daha ilk adımlardan itibaren anlaşılıyor. Dikkatimi en çok çeken, milletin Yıldız Saray'ına olan yoğun ilgisiydi. Daha günün ilk saatleri ve dışarda 32 derecelik bir sıcak olmasına rağmen, halk koca bir maziyi duvarlarında barındıran tarihi yapıyı görmek için yokuşu şevkle adımlıyordu.
HARİTALI ODA
Sarayın gezilebilir kısımlarında dikkatimi çeken ve uzun süre seyrettiğim kısım Haritalı Oda oldu. Devletin resmi sınırlarının bir halıya işlendiği oda, tarihimizin azametinin tescili adeta. Üç kıta yedi denize hükmetmiş ve dünyaya nizam vermiş bir milletin gönül coğrafyasının nerelere uzanabileceğinin de kanıtı.
DERİN DÜŞÜNCELERE DALIYORSUNUZ
Ziyaretçilerin uzun bir zaman geçirdiği yerlerden biri de, Ulu Hakan'ın, tahttan indirildiğinin bildirildiği kısım oluyor. O anı temsil eden fotoğraf ve meşhur tablonun önünde insanlar dakikalarca kalıyor. 33 koca yıl boyunca imparatorluğu her türlü badireden koruyan Sultan 2. Abdülhamid Han'ın, hükümdarlıktan el çektirildiği anı yeniden yaşıyorsunuz. Ve derin düşüncelere dalmaktan kendinizi alıkoyamıyorsunuz.
KÜTÜPHANE OLDUKÇA GÖRKEMLİ
Sarayın kütüphane bölümü de çarpıcı bir güzelliğe sahip. El yazması yüzlerce eserin buluınduğu kütüphane, devleti 33 yıl yöneten aklın entelektüel birikimini de gözler önüne seriyor. Ağaca ruh veren işlemelerin olduğu kütüphanede, bir kuyumcu titizliğiyle işlenmiş Osmanlı armaları sizi selamlıyor. Kütüphaneyi gezerken uzun yıllar boyunca bir imparatorluğu yöneten aklın nasıl bir entelektüel donanıma sahip olduğuna da şahitlik ediyorsunuz. Tarihinde ilk kez ziyarete açılacak olan kütüphanede askeriyeden coğrafyaya, felsefeden casusluk romanlarına, astronomiden botanik ve zoolojiye kadar binlerce nadir eser gün yüzüne çıkarıldı. İlk defa görülecek yazma eserler arasında 'Muhibbi' mahlasıyla şiirler yazan Kanuni Sultan Süleyman'a ait divan, Matrakçı Nasuh'un, Kanuni'nin Irak seferini anlattığı kitabı, Kâtip Çelebi'nin 'Cihannüma'sı ve ünlü hattatlara ait Kur'an-ı Kerim örnekleri yer alıyor.
TARİHİMİZDE AYRI BİR ÖNEME SAHİP
Beşiktaş'ın Yıldız tepesinde yaklaşık 500 bin metrekarelik bir alana kurulan Yıldız Sarayı kompleksi, Osmanlı Devleti'nin son sarayı olması açısından ayrı bir öneme sahip. Asıl şeklini Sultan II. Abdülhamid döneminde alan Saray, 33 yıl boyunca devletin yönetim merkezi, Sultan'ın ve ailesinin ikametgâhı olarak kullanıldı. Köşkler, yönetim ve koruma yapıları ile parklar bütününden oluşan Yıldız Sarayı, Sultan II. Abdülhamid'in 1909'da tahttan indirilmesiyle önemini yitirdi. Son Osmanlı padişahı Sultan Vahdeddin döneminde de bir süre kullanılan Saray, 1922'de saltanatın kaldırılmasıyla kapılarını tümüyle dış dünyaya kapattı.
O MEŞHUR BAHÇE
Sarayın meşhur bahçesi de sizi adeta büyülüyor. Adeta küçük bir nehir niteliğindeki havuz da görenleri cezbediyor. Çevre bakımı o denli güzel yapılmış ki, bahçe cenneten bir köşeye dönüşmüş. Tarihte 'Hamid Bahçesi' olarak adlandırılan, bitki çeşitliliği, doğal nehir görünümündeki suyolu ve peyzaj tasarımıyla hayranlık uyandıran bahçe de ziyaretçiyle buluşturuluyor. Yıldız Sarayı'nda ilk defa ziyarete açılacak bölümler arasında 'Büyük Mabeyn Köşkü' dikkat çekiyor. Osmanlı döneminde yabancı devlet adamlarının ağırlandığı Köşk, yakın zamana kadar Cumhurbaşkanlığı kabullerinde kullanılıyordu.