Geçen haftayı moda dünyası açısından gözden geçirmemiz gerekse aklımıza; etik tartışmalar, skandallar ve tasarım kopyalama krizleri geliyor. İtalyan moda devi Prada'nın lüks mücevher dünyasına adım atacağını açıkladıktan kısa bir süre sonra tanıtımını yaptığı Eternal Gold isimli mücevher koleksiyonu çok konuşuldu. Aslına bakarsanız Prada laboratuvarda geliştirilmiş taşları kullanacağını açıklayarak önemli bir etik endişenin altın çizmişti. Kara elmas, kanlı elmas olarak adlandırılan ve Afrika'da yüzbinlerce canın ölmesine neden olan iç savaşlardan uzak, 'temiz' taşları kullanarak bir sürü soru işaretinden kurtulmak istemişti. Böylece kırmızı halı etkinliklerinde markanın mücevherlerini taşıyan ünlü isimler de rahat edecekti...
KOLEKSİYONUN BENZERİ
Ancak bu etik tartışmadan akıllı bir hamleyle kurtulmaya çalışan Prada, tasarım benzerliği konusunda sınıfta kaldı... Prada'nın hepimizin hafızalarına kazınan üçgen içindeki logosunu hatırlatan detaylarla taçlandırılan mücevher koleksiyonunun tasarımları; kabul edelim mücevher dünyasında hepimizin hafızasına kazınmış olan bir başka tasarıma oldukça çok benziyordu... Ve bizler henüz bunu ifade etmeye bile fırsat bulamadan mücevher markası Bulgari'nin CEO'su kendi sosyal medya hesabından Prada'nın koleksiyon görselini paylaşıp sosyal medya içerik üreticisi Chiara Ferragni'nin kullanıldığı çekimle ilgili olarak kendi koleksiyonlarının benzeri olduğunun altını çizen bir açıklama yaptı. Her ne kadar sonra bu paylaşımını silmiş olsa da kendisini takip eden on binlerce kişi de mücevher markasının resmi olarak olmasa da kendi iç koridorlarında Prada etiketli ürünler hakkında ne düşündüğünü net bir şekilde görmüş oldu...
Ama tabii ki geçen haftanın en tartışmalı olayı kesinlikle Inditex grubunun çatısı altında bulunan Zara'nın moda çekimiydi... Marka kendi internet sitesi üzerinde The Jacket isimli yeni koleksiyonunu tanıtmak isterken büyük tepki çeken bir işe imza atmış oldu. Markayı takip edenler zaten son birkaç yıldır absürt olarak adlandırılabilecek çekimler yaptıklarını hatta bu çekimlerin sık sık sosyal medyada ti'ye alındığını biliyordur. Ama bu sefer markanın garip çekimi tüm dünyanın gözleri önünde yaşanan ve binlerce kişinin hayatını kaybetmesine neden olan bir olayı hatırlatınca doğal olarak çok büyük tepki aldı. Marka çekimlerin aylar önce yapıldığını belirtip, görselleri tepkiler üzerine anında yayından kaldırıp birkaç gün içinde de "Ne yazık ki bazı müşteriler artık kaldırılan bu görsellerden rahatsız oldu ve bu görsellerde, oluşturulduklarında amaçlanandan çok uzak bir şey gördü.
BOYKOT KAMPANYASI
Zara, bu yanlış anlaşılmadan dolayı üzgün olduğunu belirtti. "Herkese olan derin saygımızı bir kez daha teyit ediyoruz" açıklaması yaptı. Ancak çekimde; vitrin mankenlerinin kefeni andıran bezlere sarılmış olması, tabutu andıran tahta modeller ve yıkık duvarlar görenlerin adeta kanının donmasına neden olmuştu. İki aydan fazla süredir İsrail'in bombardımanı altında kalan Gazze'de yaşananları bir kez daha hatırlamamıza neden olan bu görseller nedeniyle dünyanın dört bir yanından aktivistler, firmayı boykot kampanyası başlattı. "Bu kadarına da artık pes!" dediğinizi duyar gibiyim... Ancak moda ve tekstil dünyası son birkaç yıldır etik ve tasarım hırsızlığı konularında sayısız skandala imza atmış durumda... Markaların bu kadar büyürlerken aynı anda tüm değerlere dikkat edemiyor olmaları gerçekliğini de ortaya çıkarıyor... Hiçbirimiz Gucci'nin Güney Kore'nin başkenti Seul'de bir dergi çekimini şehrin en ünlü saraylarından birinde yaparak ülkedeki tüm milliyetçi kesimin ayaklanmasına neden olduğunu unutamaz... Ya da iki sezon önce 890 dolardan piyasaya sürdüğü kar maskelerine sosyal medyadan tepki yağdığını... Markanın siyah üzerinde iri kırmızı dudağın bulunduğu maskelerine siyahiler büyük tepki göstermişti. O dönem markaya karşı boykot başlatılmıştı.
IRKÇILIK SUÇLAMASI
Ya da Vetements markasının birkaç yıl önceki koleksiyonunda yer alan ve üzerinde Arapça, İngilizce ve Fransızca "Lütfen ateş etmeyin" yazan tişörtleri unutulacak gibi değil... Tişörtler 1982 yılında İsrail'in Lübnan'ı işgali sırasında olayları takip eden medya mensuplarının giydiği ve üzerlerinde aynı cümlelerin yazılı olduğu tişörtleri hatırlatmıştı herkese... Prada da geçtiğimiz yıl ırkçılık yüzünden en çok başı yanan modaevlerinden biri oldu. Modaevi çok popüler olan anahtarlıklarına siyahi, kırmızı dev dudaklı ve insanla-maymun arasında bir görüntüsü olan bir figür ekledi. Yani uzun sözün kısası moda dünyası sayısız etik ve hırsızlık tırtışmasına sıklıkla konu oluyor.