Geçtiğimiz günlerde, İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Akın, ülkemizde binlerce kişinin cinsiyet değiştirmek için sıra beklediğini açıkladı. Prof. Dr. Akın'ın söz konusu açıklaması kamuoyunda geniş yankı buldu. Sosyal medya platformlarında cinsiyetsizlik gündem oldu. Yapılan araştırmalar sonrası bazı detayların altı çizildi ve dikkat çekildi. Uzmanlarla LGBTİ lobilerinin amaçlarını, tuzaklarını ve ailelere bu konuda neler düştüğünü konuştuk.
Görüştüğümüz Dünya Çocuk ve Aile Koruma Platformu yetkilileri, "Prof. Dr. Ahmet Akın'ın konuşmasında yer verdiği bazı rakamlar Türkiye'nin bugünkü durumu için abartılmış görünse de, doludizgin oraya doğru gidiliyor" ifadelerini kullanıyor. Platformun yetkilileri eşcinsel eğilimlerin dünyadaki gelişimini şöyle anlatıyor: "Cinsiyet şaşkınlığı, eşcinsel eğilim ve bunlara paralel giden cinsiyet değiştirmeye yönelik hormonal ve cerrahi girişimlerin başta Amerika olmak üzere küresel boyuttaki durumunu bilmeden, Türkiye üzerine bir değerlendirme yapmak yetersiz olur. Öncelikle 2012 tarihinden itibaren erkek ve kadınlarda eşcinsel eğilimler büyük artış gösteriyor. Jean. M. Twenge'nin İnternet Nesli kitabında sunduğu gibi erkek eşcinsel eğilimi 1989-1994 arasında yüzde 4'lerde seyrederken 2010-2016 arasında yüzde 8'lere, kadınlarda ise aynı zaman aralığı içinde yüzde 4'den, yüzde 15'lere yükselmiş durumda. Yani 22 senede erkeklerde yüzde 100, kadınlarda yüzde 300 bir artış ile karşı karşıyayız. Etkili bir alan taraması yapıldığında cinsiyet değiştirmek isteyenlerin sayısının Ahmet Akın'ın zikrettiğinden bile çok daha yüksek olduğunu göreceğiz"
LGBTİ, MAFYA GİBİDİR
İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Akın ise, LGBTİ lobisinin Türkiye'de büyük bir dirençle karşılaştığı görüşünde: "Türkiye'de mümkün olduğu kadar LGBTİ lobisi engelleniyor. İki şey ayıralım, LGBTİ'li kardeşlerimiz veya oraya yönlendirilen kardeşlerimiz ayrıdır. Bu işin istismarını ve ticaretini yapanlar ve bunu bir mafya örgütü gibi kullanan mahfiller ayrıdır. Bunlar terör örgütü gibi çalışırlar ve mümkün olduğu kadar insanları neslinden, ailesinden uzaklaştırmaya çalışırlar."
BABA FİGÜRÜ ÇOK ÖNEMLİ
Peki, çocukları, gençleri LGBTİ lobisinden korumak için ailelere ne gibi görevler düşüyor? Neler yapmak gerekiyor? Akın'ın bu konudaki görüşleri hayli düşündürücü. Özellikle baba figürünün çok önemli olduğunu söylüyor Akın ve ekliyor: "Gençlerin bu tuzaktan çok fazla kaçacak şansları yok çünkü ailenin etkisi yüzde 30'a düştü. Çocuk eğitiminde geri kalan yüzde 70, internetten, sosyal medyadan gerçekleşiyor. Aileler! Çocuklarınızı sevin, ilgi gösterin, değer verin. Onlar sizden çok farklı sizin gibi de asla olmayacaklar. Çocuklarınızı zorlamayın, dini, kültürel ve ataerkil baskılar yapmayın. Şunu unutmayın çocuğunuz sizi severse sizin sevdiğinizi de sever, sizi sevmezse sizin sevdiğinizi de sevmez, sizi sevmezse onu sevecek çok kişiler var. K-Pop grupları, LGBTİ lobileri gibi. Baba figürü çok önemli, baba sevecek, değer verecek."
BU LOBİNİN ÜÇ AMACI VAR
Uluslararası Sosyal Medya Derneği Yönetim Kurulu Başkan ve teknoloji felsefecisi Said Ercan'da, LGBTİ'nin aslında bir lobi çalışması olduğunu söylüyor ve lobinin amaçlarını şöyle özetliyor: "Sağlık olarak sıkıntı yaşayanlar olabilir, bunlar zaten tedavi olmak istiyorlar. Ama bu LGBTİ lobisi onların tedavi olmasını engelliyor. Bu lobinin üç amacı var. Biri sosyolojik olarak nüfus artış hızını durdurmak yani dünya nüfusunu azaltmak, artmasını engellemek ve kontrol altına almak. Ekonomik amaçları ise büyük şirketleri bu lobi üzerinden yönetmek ve sözü dinlenebilir noktaya getirmek. Bu işin üçüncü tarafı ise psikolojik ve siyasal diyebiliriz."
MAĞDURİYET ALGISI YARATIYORLAR
Said Ercan LGBTİ lobisinin sosyal medya örgütlenmesini ve orada nasıl bir mağduriyet algısı oluşturmaya çalıştıklarını ise ise şu sözlerle anlatıyor: "Dijital ortamlarda bu LGBTİ kişilerin mağdur edildiği üzerinden çok ciddi bir kampanya yapılıyor. Oysa baktığımızda aslında mağdur olmadıklarını, yüzlerce devletin gayri safi milli hasılasına yakın miktarda geliri olan şirketlerin bunların arkasında olduğunu görüyoruz. Amerika'nın büyükelçilikleri bu bayrağı açtığını düşünün. Amerika gibi süper güç, bu ideolojinin arkasında. Dünyanın en büyük şirketlerinin stratejik kurumlarında LGBTİ savunan bireyleri çalıştırdığını, bu tür kişilere öncelik verdiğini biliyoruz."
AYŞE CEVİZ TURAN / PSİKOLOG
ÇOCUĞUNUZLA KONUŞURKEN DOĞRU KELİMELERİ SEÇİN
"Çocuklara, 'Sen kızsın eteğini ört', 'Kız arkadaşlarına çok yakınsın, lezbiyen misin?', 'Erkek ol, adam ol, kadın gibi ol'vs. dememek gerekiyor. 12 yaşına kadar da çok net bir cinsiyetlenme dili de kullanılmamasını öneriyoruz. Küçük yaş çocukları için özellikle bu yaklaşımlara ailenin hiç girmemesini tavsiye ediyoruz. Çocuklarını sadece anlamaya çalışsınlar. Çocuklarına sadece kendi cinsiyetlerini ve karşı cinsiyeti tanıtmalarını öneriyoruz. Aile böyle bir eğilimi çocuğunda keşfettiğinde veya çocuk açıkladığında, ailenin çocuğu anlamaktan vazgeçmemesi lazım. Çünkü çocuğun ya kafası çok karışmıştır ya da her şey onun için nedense çok afzla netleşmek zorunda kalmıştır. Ancak çocuğu dinleyerek onun durumunu anlayabiliriz. Anne, babanın burada çocuğun kendisini anlaması için çok önemli etkisi vardır. Merkeze alarak çocuklarına yönelmeliler, kendi korku ve kaygıları, istekleri asıl amaç olmamalıdır. Onları anlamaya çalışmak öncelikli hedef olmalı."
SAİD ERCAN / ULUSLARARASI SOSYAL MEDYA DERNEĞİ YÖNETİM KURULU BAŞKANI
SÜPERMEN'İ BİLE LGBTİ KAHRAMANI YAPTILAR!
"Artık çizgi filmlere bile bu konuları koyuyorlar. Türkiye'de birçok dijital platformlarda bununla ilgili çok fazla örnek var. Düşünün Süpermen'i bile eşcinsel gösteren karakterler yapıyorlar. Bunun yanı sıra çocuk oyunu uygulamalarını bu renklerle değiştiriyorlar. LGBTİ renklerinde altı renk, gökkuşağında yedi renk vardır. Sanki gökkuşağı gibi insanların, çocukların gözlerini alıştırıyorlar. Buna ailelerin dikkat etmesi, çocukların oynadığı oyunlara bakması lazım. Bu tür propaganda yapan uygulamaları kaldırmaları, silmeleri lazım. Gençlik üzerinden çok ciddi bir dizayn yapılıyor. Siyasi arenada bu tür konuları çok fazla göreceğiz diye düşünüyorum. Sosyal medya siteleri LGBTİ desteği veriyor. LGBTİ ile ilgili bir şey yazdığınızda paylaşımlarınızı siliyorlar ya da sizi cezalandırıyorlar. Lobi baskısı var ve bu konuyla ilgili insanların konuşmasını, yorum yapmasını engelliyorlar. Dijital ortamda gençler de bunu bir mağduriyet zannediyor."