Son dönemin güçlü seslerinden, yeni kuşağın da özellikle yakından takip ettiği Eda Baba Aşk Neden adlı yeni teklisini yayınladı. Bu vesileyle başarılı müzisyenle bir araya geldik. Müzik algısını, aşkı ve hayatı konuştuk...
- Müziğinizi, tarzınızı nasıl tanımlıyorsunuz?
- Pop, rock, arabesk gibi bazı ana akım tarzlara oturtmuyorum ben müziğimi ve böyle oluşu hoşuma gidiyor. Alternatif diyebiliriz belki. Vokal melodilerinin, sözlerin önde olduğu onu da canlı enstrümanların desteklediği şarkılar dinledi şimdiye kadar dinleyici. Ama canımız yeni bir şey denemek isterse, bir tarza aitsizliğin özgürlüğü ile o müziği yapacağım.
- Özellikle yeni kuşak sizi, konserlerinizi yakından takip ediyor? Dinleyiciniz kimlerden oluşuyor sizce? Aranızda nasıl bir bağ var?
- Her yaştan her kesimden var dinleyicimiz. Bu bizi çok mutlu ediyor. Yaş sınırsız konserlerimizde anne babası ile gelmiş küçük çocuklarla tanışıyorum mesela. Ya da koluna takmış 30 yıllık eşini bizim konsere getirmiş birini görüyoruz bazen. Bu sınırsızlık çok değişik bir bağ olduğunu hissettiriyor. Çok mutlu oluyorum. Ne yaşadığımız, kim olduğumuz, kimlerden ve neyden hoşlandığımız bir yana ortak bir lafımız ortak bir derdimiz, neşemizi anlatmak için ortak bir yolumuz var dedirtiyor.
- Söz yazarken, beste yaparkenki ruh haliniz nasıldır? Neler ilham verir size?
- Algılarını açınca insan, her gördüğü, duyduğu, okuduğu, tanık olduğu ilham oluyor şarkı yazımına. Ruh halim nasılsa da öyle bir şarkı çıkıyor ortaya. Çok mutsuz olduğum, kalbimin kırıldığı bir dönemde, gözümde yaşla yazmıştım mesela Bir Küçük Tebessüm'ü. Yeni evime taşındığımda ve kendimi bir dönemeçte hissettiğim anda Sabret çıkmıştı ya da. Düşünceler ve ruh halim yönlendiriyor kısacası o süreci.
- Yeni tekliniz Aşk Neden'i nasıl anlatırsınız? Ne söylüyor bize?
- 'Aşk Neden' müzisyenliğini, yorumculuğunu ve söz yazarlığını çok beğendiğim yakın arkadaşım Üner Demir'in bana hediyelerinden. İlk solo albümünde var bu şarkı ve ben de kendi yorumumla kaydedip paylaşmak istemiştim sonrasında. Tüm duyguları bu kadar derin yaşayan ve anlatan az insan tanıyorum. Bu yüzden Aşk Neden en derin en can yakan sorulardan birini soruyor bana göre. Karanlık ve hüzünlü bir şarkı ve bir o kadar da gerçek.
- Stüdyoda söylemekle, konserde söylemek arasında nasıl bir fark var sizce? Her ikisinin de ruh halinizdeki etkileri neler, size neler hissettiriyor?
- Konser vermek apayrı bir heyecan, onun tarifi çok zor. Dinleyiciyle olmak, aranızdaki o duygu alışverişi çok acayip bir şey. Stüdyo kayıtlarını da canlı ve kanal kayıt olarak ayırmam gerekir. Çünkü bunlar da birbirinden çok farklı hissettiriyor. Aşk Neden'deki gibi hep beraber kayıt alınıyorsa, yanımda enstrümanları canlı duymak o atmosferin içinde olmak yine bir alışveriş aslında. Bir anı paylaşıyorsun o insanlarla ve dinamik oluyor böylece sonuç. Kanal kayıtta da gözümü kapatıp o an istediğim ortamı ben kuruyorum kafamda. Böyle kayıtların da derin, başka bir yanı oluyor benim için.
- Yeni teklinizin adı Aşk Neden madem... Biraz bize sizdeki aşk algısını anlatır mısınız? Nedir aşk size göre? Bir kendini arama yolculuğu mu mesela?
- İnsan hayatının her evresinde farklı yorumluyor aşkı. Evet, belki de kendini arama yolculuğunda değişiyor aşka bakışı da. Benim için güvenle kendinden bir parçaya sarılmak gibi. Aşk Neden'deki gibi aşkları yaşamaktan uzağım artık. Derin acılar ve karanlık yok benim aşk tanımımda. Uçuşan kelebeklerle başlayan o duygu yerini sadece başka dingin güzel duygulara bırakıyor. Tamamen güneşli bir durumdan da bahsetmiyorum elbette ama derin acılar benim için aşkı, sevgiyi bozan şeyler.