Deri ceketleri, bandanaları, saçları, sakalları, maskeleri, kolyeleri ve motosikletleri... Uzaktan bakıldığında ABD'li moto çetelerine benziyorlar. Ancak Amerika ile hiç alakaları yok. Hatta düşmanlar bile. Kendilerine Gece Kurtları diyorlar. Merkezleri Moskova'da. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e oldukça yakınlar. Avrupa'da yıllardır yayılıyorlar. Tüm yasaklamalara rağmen yeni üyeler bulmakta zorlanmıyorlar. Son zamanlarda en çok Balkanlar için tehdit oluşturuyorlar. Rusya'nın Ukrayna'ya saldırmasıyla yeniden gündeme geldiler. Gece Kurtları'nın Balkanları karıştırmasından endişe ediliyor.
10 BİN ÜYELERİ VAR
Batı medyasındaki bilgilere göre Gece Kurtları'nın 10 bine yakın üyesi var. Rusya dışında Sırbistan'da çok güçlüler. Ayrıca Romanya, Kuzey Makedonya ve Bulgaristan'da varlık gösteriyorlar. Avrupalı ülkelerden sık sık bu çeteye yönelik yasaklar geliyor. Örneğin daha önce Letonya, çetenin liderini sınır dışı etti. Ya da Polonya ülkeye girişlerine izin vermedi. Gece Kurtları, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırılarına başlamasından beri destek gösterileri düzenliyor. Grubun üyeleri ayrıca hemen motosikletlerini 'Z' harfiyle donattı. Tıpkı Ukrayna'ya saldıran Rus tanklarının üzerindeki gibi. İlk gösterilerini Sırbistan'da yaptılar. Sırp milliyetçisi 100 kişilik bir motosikletli grup, "Rusya, Ukrayna'ya savaş açmadı. Baskı altındakileri özgürleştirecek" sloganları attı.
'RUS BALKANLAR' SLOGANI
Grubun Balkanlar için kullandığı slogan durumun ciddiyetini özetliyor. "Rus Balkanları" ifadesini dillerinden düşürmüyorlar. Bölgedeki siyasilerle de ilişkileri olduğu biliniyor. Bosna Hersek Devlet Başkanlık Konseyi Sırp Üyesi Milorad Dodik'in Gece Kurtları ile yakın ilişki içinde olduğu söyleniyor. Dodik, son zamanlarda ayrılıkçı söylemleriyle ön plana çıkıyor. Rusya'nın Gece Kurtları üzerinden Balkanlardaki yeni bir karışıklığın başlamasına zemin hazırlamasından endişe ediliyor. Ukrayna'daki yaşananlar nedeniyle acı savaş hatıralarını yeniden hatırlayan Bosnalılar, 1990'lardan beri en kötü günleri yaşadıklarını söylüyor.
LİDERLERİ 'CERRAH'
Gece Kurtları'nın liderinin ismi Aleksander Zaldostanov... Lakabı 'Cerrah.' Bu lakap eski işinden dolayı geliyor. Eskiden doktordu. Arşivlerde Rusya lideri Putin ile çok sayıda fotoğrafı bulunuyor. Birçok kez beraber festivallerde motosiklet kullandılar. Dahası var. Nam-ı değer Cerrah'ın Rusya'da onur madalyası var. ABD'ye göre Rusya istihbarat birimleri Aleksander Zaldostanov'u destekliyor. Cerrah, 2014 yılından beri ABD'nin yaptırım listesinde yer alıyor.
SOSYAL MEDYADAN DESTEKÇİ TOPLUYORLAR
ABD basınında Gece Kurtları'nın lider kadrosu ile üyelerinin sosyal ağlarda aktif olmalarına yönelik sık sık eleştiriler yazılar çıkıyor. Washington Post'taki haberde Gece Kurtları'nın lideri olan Aleksandr Zaldostanov'un hâlâ Facebook ve Instagram'da aktif şekilde Rusya'nın Ukrayna'ya saldırmasını desteklediğine dikkat çekildi. Çetenin sosyal ağlar üzerinden üye toplamaya devam ettiği ileri sürüldü.
YAPTIRIM LİSTESİNDELER
Gece Kurtları uzun süredir Batı'nın radarında. 2014 yılında Rusya'nın Kırım'ı ilhal etme sürecinde yine ön plana çıkmışlardı. Sonrasında Ukrayna'nın doğusunda aktif oldular. ABD ve Avrupalı ülkeler, Gece Kurtları'nın Donbas'taki Rusya yanlısı ayrılıkçılara destek sağlamakla suçluyor. Askeri destekten bahsediliyor. Bu nedenle ABD'nin yaptırım listesindeler zaten. Sosyal ağlarda Gece Kurtları üyelerinin halihazırda Ukrayna'nın doğusunda olduğunu gösteren videolar paylaşılıyor
130 BAKANLI SİSTEM VAR
Bölgeyi daha iyi anlamak için Bosna Hersek'e biraz daha yakından bakalım:
Bosna Hersek bağımsızlığının 30'uncu yılını kutluyor.
Bosna katliamlarını Dayton Anlaşması sonlandırdı. Ama ABD'de imzalanan bu anlaşma arkasında karmaşık bir siyasi yapı bıraktı.
Ülke; Bosna Hersek Federasyonu, Sırp Cumhuriyeti ve Brcko Bölgesi'nden oluşuyor.
Devletin en üst makamı: Devlet Başkanlığı Konseyi. Boşnak, Sırp ve Hırvat; üç üyeden oluşuyor. Dört yıllığına seçiliyorlar. Dönüşümlü olarak sekiz aylığına "konsey başkanlığı" yapıyorlar.
Yüksek Temsilci var. Bonn Yetkileri'ne sahip. Yabancı bir diplomat oluyor. Devlet Başkanlığı Konseyi'nin üyelerini görevden alabiliyor.
Ülkedeki siyasi yapıya göre 5 başkan, 13 başbakan, 130'dan fazla bakan var.
BALKANLAR'DAKİ 3 TEMEL SORUN
1- Sırp liderlerden yükselen ayrılıkçı tehditler. Bu isimler Rusya yanlısı. 2- Hırvatlar seçim sistemi reformu istiyor. 3- NATO ve AB üyeliği. Ukrayna'daki krizin benzeri yani. Bosna Hersek ve Kosova, NATO'ya katılmak istiyor. Rusya buna karşı çıkıyor.
AVRUPA'DAN EK ASKER
Avrupa Birliği (AB), Bosna Hersek'teki barış gücüne 500 yedek asker daha gönderdi.
Türk askeri de orada.
AB'nin Bosna'daki barış gücünün adı: EUFOR. 2004'te NATO barış gücünün yerini aldı. 3 bin 500 personelden oluşuyor.
'AVRUPA BİZİ TERK ETMİŞTİ'
Bosna Savaşı 1992 ile 1995 arasında yaşandı.
Bosnalı Müslümanlara yönelik etnik temizlik yapıldı.
Srebrenitsa'da soykırım gerçekleştirildi.
100 binden fazla sivil öldürüldü.
11 binden fazla kişi, Sırp keskin nişancıları tarafından vuruldu. Bunların en az bin 600'ü çocuktu.
O günleri yaşayan Bosna Hersekli Müslümanlar, şimdilerde sosyal ağlarda Ukraynalılara "Sizi en iyi biz anlıyoruz" mesajları paylaşıyor. Ama haklı olarak ekliyorlar: Avrupa bizi kaderimize terk etmişti...
Bosna Hersek'in nüfusu
Boşnak: Yüzde 50.11 Sırp: Yüzde 30.78 Hırvat: Yüzde 15.43 Diğer: Yüzde 3.68
TÜRKİYE'NİN BÖLGEDEKİ ÖNEMİ ARTIYOR
Biraz da Türkiye'nin üstlendiği rolü ele alalım. ABD, Rusya, Avrupalı devletler ya da Balkanlar'daki ülkeler... Fark etmiyor. Hepsi Türkiye'nin rolünün farkında. Hatta Bosnalı, Hırvat ya da Sırp liderlerin ortak görüşü şu: Bosna'nın kaderi Türkiye'nin elinde. Örneğin ayrılıkçı Sırp lider Dodik, her fırsatta "Türkiye'siz bölgede herhangi bir çözümün olamayacağını" söylüyor. Türkiye ise her platformda Bosna Hersek'in yanında olduğunu dünyaya açık şekilde dile getiriyor. Yani Ankara artık bölgedeki sorunların çözümü için ilk aranan ülke konumunda.
SAYGI DUYUYORLAR
Bunlara ek olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bölgedeki etkisi çok güçlü. Üstelik sadece Bosna Hersek halkı açısından değil. Türkiye'nin birçok konuda Avrupa'ya boyun eğmemesi ve Rusya ile ülke çıkarları doğrultusunda bir ilişki kurması nedeniyle bölgedeki diğer halkların da saygısı var. Şimdilerde Türkiye'nin Rusya-Ukrayna savaşında üstlendiği arabuluculuk rolü Balkanlar için de büyük önem taşıyor.