Her bir dakikada bir çocuk, mülteci konumuna düşüyor. Bu acı istatistiği son zamanlarda ne kadar çok duyduk. Suriye, Yemen, Afganistan ve Ukrayna...
Birleşmiş Milletler'e göre Rusya'nın saldırılarından kaçan Ukraynalıların sayısı üç milyonu aştı. Savaş, 24 Şubat'ta başlamıştı. 21. yüzyılın en hızlı göçü yaşanıyor yani. Ukrayna'da 18-60 yaş arasındaki erkeklerin ülke dışına çıkmaları yasaklandı. Savaşmak için ayrılamıyorlar. Dolayısıyla kaçanların neredeyse tamamı kadınlar ve çocuklar oluyor. Bazı verilere göre ülke dışına çıkan her on Ukraynalı'nın dokuzu kadın ya da çocuk... UNICEF verilerine göre Avrupa ülkelerine kaçan Ukraynalı çocuk sayısı 1.5 milyonu aştı.
ONLARIN BAŞ ETMESİ İMKANSIZ
Rusya'nın saldırıya geçmesinin ardından Avrupa ülkeleri hemen sınırlarını Ukraynalılara açtı. Ama bu arkasında büyük bir problemi getirdi. O da insan tacirleri. İlk olarak İngiliz Guardian gazetesi konuyu dile getirdi. Geçtiğimiz günlerde yayınlanan haberde, "Avrupa sınırlarında Ukraynalı çocuklar ortadan kayboluyor" denildi. Habere kaynak olarak Polonya'da hizmet veren Homo Faber isimli bir sivil toplum kuruluşu gösterildi. Birçok çocuğun yanında anne ya da babası olmadan kaçmak zorunda kaldığına dikkat çekildi.
GÖNÜLLÜ GİBİ YAKLAŞIYORLAR
Sınırdaki görevlilerden Karolina, "Savaş ve bombalar, zaten bir çocuğu alt üst ediyor. Sonra tek başlarına kalıyorlar. Yollarda korkuları artıyor. Savunmasızlıkları katlanıyor. Bir çocuğun bunlarla baş etmesi mümkün değil. En kötüsü kayboluyorlar. Bu maalesef şimdilerde oluyor" sözleriyle yaşanan trajediyi özetledi.
Uzmanlar; Polonya, Romanya, Moldova, Slovakya gibi ülkelerde tedbirlerin artırılması gerektiğini söylüyor. Kaçakçılar, özellikle gönüllü gibi çocuklara yaklaşıyor. Ellerinde "Yardım edebilirim", "Evimde yer var" gibi pankartlar taşıyorlar. Ayrıca insan tacirlerinin çok tecrübeli olduğuna dikkat çekiliyor.
Kimleri en kolay şekilde ağlarına düşüreceklerini biliyorlar. Diğer tarafından Ukraynalılar konusunda da geçmişten beri tecrübeliler. International Organisation for Migration tarafından yayınlanan verilere göre 1991 yılından bu yana 120 binden fazla Ukraynalı, insan kaçakçılarının eline düşmüş durumda.
SAVAŞA DOĞDULAR
Rusya'nın saldırılarının başladığı 24 Şubat'tan bu yana UNICEF'in verilerine göre 5 bin Ukraynalı çocuk dünyaya geldi. Gözlerini bombalara açtılar yani. Diğer taraftan Ukraynalı yetkililerin açıkladığı verilere göre savaş nedeniyle şimdiye kadar en az 108 çocuk ise yaşamını yitirdi.
TAŞIYICI ANNELERDEN 500 BEBEK YOLDA
Ukrayna'da bir traji de taşıyıcı annelerden dünyaya gelen bebeklerle ilgili yaşanıyor. Ukrayna, dünyanın en büyük taşıyıcı anne pazarı. Ülkede 14 şirket bu alanda hizmet veriyor. Özellikle çocuk sahibi olamayan yabancılar başvuruyor. Şimdilerde savaş nedeniyle yabancılar Ukrayna'ya gidemiyor. Dolayısıyla taşıyıcı anneden dünyaya gelen bebeklerini alamıyorlar. Yüzlerce çocuk ortada kaldı. Ülke genelinde şimdilerde taşıyıcı annelerin karnında başkasına ait olan 500 bebek var. Bu bebeklerin de akıbetinin ne olacağı bilinmiyor. Ukraynalı anneler dokuz ay boyunca başkasının bebeğini taşımak için 15-20 bin dolar alıyor.
KAYIT ALTINA ALINMIYOR
Ukrayna savaşından önce pandemi nedeniyle Avrupa'ya Afrika ve Ortadoğu'dan göçler azalmıştı. Daha iyi bir yaşam umuduyla Avrupa giden çocukların büyük bir bölümü Fas, Cezayir, Eritre, Gine ve Afganistan'dan oluyor. Romanya ve Fransa gibi bazı ülkelerde ise kayıp göçmen çocuk vakaları kayıt altına alınmıyor. İşte bu nedenle aslında Avrupa genelinde kayıplara karışan mülteci çocuk sayısının düşünülenden çok daha yüksek olduğu tahmin ediliyor
5 BİN KAYIP VAR
korkunç gerçeklerin basında yayılmasının ardından yetkililerden itiraflar gelmeye başladı. Avrupa Birliği Komisyonu'nun İçişlerinden Sorumlu Üyesi Ylva Johansson, "Bize ulaşan bilgilere göre ayrıca insan tacirlerinin Ukrayna'daki yetimhanelerden de çocukları kaçırmaya başladığı yönde" açıklamasını yaptı. Şimdiye kadar kaç Ukraynalı çocuğun kaybolduğuna dair rakam açıklanmadı. Ancak BBC'deki haberde bazı hesaplamalara göre beş bin Ukraynalı çocuğun kaybolduğunun düşünüldüğü belirtildi.
EVİNE ALANA PARA DESTEĞİ DOĞRU MU?
Batı medyası uygulanan göçmen politikalarını sorguluyor. İngiltere ve Polonya gibi ülkelerde vatandaşlara, Ukraynalı mültecileri evlerine almaları için maddi destek sağlanıyor. Örneğin Polonya hükümeti, evine mülteci alana günlük 10 dolar veriyor, İngiltere ise 450 dolarlık destek açıkladı. Ancak bu yaklaşımın kontrolü zorlaştırdığı ve mültecilerin kaçakçıların eline düşmesinin önünü açtığı yorumları yapılıyor.
EV VADEDİYORLAR
France 24'ün haberinde Polonya'da bir kişinin 19 yaşındaki Ukraynalı bir mülteciye tecavüz şüphesiyle tutuklandığı belirtildi. Bir başka kişi 16 yaşındaki bir kıza iş ve kalacak yer vaadinde bulunurken gözaltına alındı. Polonya sırındaki kampa da şüpheli hareketler sergileyen bir kişiye güvenlik birimleri müdahale etti.
TÜRKİYE, DÜNYAYA DERS VERDİ
Mülteciler söz konusu olduğunda Türkiye ayrı başlığı hak ediyor. Türkiye dünyada en fazla sayıda mülteciye ev sahipliği yapan ülke olmayı sürdürüyor. Yıllardır bu durum değişmedi. Gelen milyonlarca kişiye rağmen Türkiye hem ev sahipliği, hem din, dil, ırk ayırt etmeden sürdürdüğü yaklaşım ve göçmenlerin güvenli şekilde hayata kazandırılması noktasında başta BM olmak üzere birçok kurum tarafından da yıllardır takdirle karşılanıyor.
20 BİN ÇOCUK KAYBOLDU
Mültecilerin savaş esnasında insan kaçakçılarının eline düşmesi aslında maalesef yeni bir durum değil. Üstelik Avrupa'nın bu konuda sicili çok kabarık. Örneğin geçtiğimiz yıllarda ortaya çıkarılmıştı: Afrika'dan kaçırılan çocuklar, Avrupalı ailelere satılıyor. Ya da son üç yılda Avrupa genelinde 20 bine yakında mülteci çocuk kayboldu. Bunlara ek olarak göçmenlerin çocuklarına akıl almaz gerekçelerle el koyuyorlar. İsveç'te örneğin halihazırda onlarca Suriyeli göçmen aile ellerinden alınan çocuklarına kavuşmak için seslerini duyurmaya çalışıyor.