Her erkek babasından "Gün gelir baba olunca anlarsın" sözünü duymuştur. O gün geldiği vakit insan babasının ne demek istediğini çok net anlar. Baba olunca tanır, baba olunca anlar insan babasını... Onun suskunluğunu, duygularını açık etmemesini, fedakarlığını... Bu toprakların gerçeğidir bu durum. Malum bizde erkekler duygularını ifade etme konusunda ketumdur. Ve aynı ketumluk erkekler arasında hayat deneyimi aktarma noktasında da kendini gösterir. Hal böyle olunca da herkes babalığı yaşayarak öğrenir ve kendi babasını da öğrendiği babalık tecrübesi üzerinden anlamaya çalışır. Ki günün sonunda anlar da... Ama artık bu durum değişiyor. Çünkü günümüz babaları hayata farklı bakıyor. Günaydın yazarı İlker Gezici'nin Sahi Kitap'tan çıkan Babalığın Kitabı Yazanlar kitabında babalık deneyimlerini anlatanlar da bu gerçeğin altını çiziyor. Alper Kul, Burak Kut, Bülent İnal, Bülent Polat, Bülent Şakrak, Çetin Altay, Engin Altan Düzyatan, Engin Hepileri, Fettah Can, Kubat, Murat Akkoyunlu, Necip Memili, Ozan Akbaba, Özgün, Sarp Apak, Serkan Çağrı, Serkan Kaya, Ümit Erdim, Yıldıray Şahinler ve Yunus Emre Yıldırımer... Kimi oyuncu, kimi tiyatrocu, kimi müzisyen. Hepsinin ortak özelliği yeni nesil baba olmaları. Zaten yaş ortalamaları da 38. Çocuklarıyla kurdukları ilişki elbet babalarından farklı. Babalık da onlara çok şey öğretmiş. Ve hepsi de baba oldukları an babalarını anladıkları söylüyor. İlker Gezici'nin bu kitabı yazması şaşırtıcı değil. Kendisi üç kız babası. Gezici tüm bu isimlere babalık deneyimlerini anlattırdı. Biz de Gezici'yle babalığı konuştuk.
ANNE VE BABAMI DAHA İYİ ANLIYORUM
ALPER KUL: "Baba olmak dünyanın daha büyülü bir yer olduğunu anlamamı sağladı. Babalık, hayatıma başka bir anlam kattı. Değiştim. Daha sorumluluk sahibi, disiplinli ve düzenli bir insan oldum. Merhamet duygum arttı. Ördek yavrusu görsem koruma güdülerim devreye giriyor artık. Her şeyin yavrusunu korumalıyım gibi bir his var içimde. Anne babamı daha iyi anlıyorum."
BİZLER, YOL GÖSTERİCİ OLACAĞIZ
FETTAH CAN: "Şarkı yazarıyım ama onlara olan aşkımı, duygumu ve sevgimi anlatacak bir kelime dahi bulamıyorum. Çocuklar için güzel bir gelecek hayali kuruyor, onun için çabalıyoruz. Hayatlarında verecekleri kararların arkasında olacağız. Hangi mesleği seçecekleri kendilerinde olan cevher ortaya çıktıkça belirginleşecek, bizler de yol gösterici olacağız."
ONU, SONSUZ BİR SEVGİYLE BÜYÜTÜYORUZ
BÜLENT İNAL: "Çınar'a öğüt vermek yerine öncelikle o öğüdü biz yerine getiriyoruz. Çocuklar sizi izler ve taklit eder. Biz onun olmasını istediğimiz gibi yaşamaya çalışıyoruz. Karşımıza alıp şöyle ol, böyle ol demektense yapmak ve onun bunu hissetmesini, görmesini sağlamak çok daha kıymetli geliyor bize. Onu sonsuz bir sevgiyle büyütüyoruz. Mutlaka hissediyordur ve iyiyi kötüyü fark ediyordur."
ÇOCUĞUMA ÖRNEK OLMAYA ÇALIŞIYORUM
BÜLENT POLAT: "Şimdi dünyaya, meselelere başka türlü bakıyor, onları başka türlü ele alıyorum. Babam her zaman dürüst olmamızı öğütlerdi. Yalanı hiç sevmezdi. Ben de Doğa ile olan ilişkimde dürüstlüğün altını çiziyorum. Eylemlerimle ona örnek olmaya çalışıyorum. Kendime öğütlediğim ne varsa ona da öğütlüyorum ona."
HAYATI DEĞİŞTİREN BİR COŞKU
BÜLENT ŞAKRAK: "Baba olmayı tanımlayamıyorum. Mükemmel, olağanüstü bir şey. Kainatın en büyük şelalesinin coşkusu gibi. Baba olmak çok şey değiştirdi hayatımda. Arabanın gazına basarken bile başka bir duygu ve enerjideyim. Attığım her adımda, yediğim her lokmada hayatıma, kendime ve dünyaya haksızlık etmemem gerekiyormuş gibi geliyor. Birlikte yaşamak, hep yanında olmak arzusunu duyduğum için birçok şey değişti."
KENDİ HAYATINI HİÇE SAYMAK
ENGİN HEPİLERİ: "Bir bakış ya da bir söz ile insanın kendi hayatını hiçe sayabileceğini öğrendim. Kendimde olan her şeyin bir başka varlığa atfedilebileceğini ve bunun insan üzerindeki tahmin edilemez sevincini öğrendim. Bir baba olarak oğluma aşılamak istediğim en önemli şeylerden biri kendi ayaklarının üzerinde durabilmesidir."
MEĞER BABA OLMAK İÇİN DÜNYAYA GELMİŞİM
ENGİN ALTAN DÜZYATAN: "Oyuncu olmak için dünyaya geldiğimi sanıyordum. Çocuk olduktan sonra baba olmak için dünyaya geldiğimi fark ettim. Baba olmadan önce daha fevri oluyorsun ama çocuk olduktan sonra değişiyor her şey. Çocuklar korunmaya ve her şeyden önce öğrenmeye muhtaçlar. Emir tamamen beni örnek alıyor, o yüzden onun nasıl davranmasını istiyorsam öyle davranmam gerekiyor. Aslında çocuğun olduktan sonra kendini tekrar eğitmeye başlıyorsun."
SORUMLULUK ALMAK İSTEMEYEN, BABALIK YAPAMAZ
KUBAT: "Baba olunca, babamın, 'Baba olunca anlarsın,' dediği her şeyi anladım. Babalık insanı daha nahif, hassas, düşünceli ve duyarlı yapıyor. Çocuğunuz sizin kontrol edemediğiniz bir uzvunuz. Sorumluluk almak istemeyen biri babalık yapamaz, sadece fizyolojik babası olur ancak babalık yapmak başka bir şey. Babalık sorumluluk, fedakârlık ve farkındalık ister. Ailemin kazandırdığı sorumluluk bilinci baba olunca çok işime yaradı. Bir de börtü böcek ne varsa her canlıyı yaşatma arzusudur babalık."
ASYA BENİ OLGUNLAŞTIRDI
NECİP MEMİLİ: "Bir kere çok olgunlaştım. Öğrenme isteğimi artırdı. Bir şeyleri bilmek daha keyifli hale geldi. Çünkü evladınıza anlatacağınız ve onun soracağı çok şey olacak. Bu yüzden daha fazla okumak, daha fazla kendimi geliştirmek adına çok olumlu adımlar attırdı bana Asya."
BABA OLMAK HER ŞEY OLMAK DEMEK
OZAN AKBABA: "Babalığı bir tarifle sınırlamak istemem. Çünkü baba olmak her şey olmak demek. Ama istisnasız her şey. Özellikle çocuğunuz o an sizden neyi istiyorsa o olmak. Aslında 'Olmak ya da olmamak, bütün mesele bu.' Bakışım, duruşum, düşünme biçimim, bir şeyleri ele alış şeklim, her şeyim değişti. Babalık tam olarak ben yaptı beni."
BABALIK BENİ BÜYÜTTÜ
ÖZGÜN: "En iyi dost, yakın arkadaş, seni hiçbir zaman yarı yolda bırakmayacak, her zaman sırtını dayayabileceğin biri, güven... Babalık deyince aklıma bunlar geliyor. Babalık tabii bana pek çok şey katmıştır ama daha vicdanlı, daha sakin, dünyaya geniş açıyla bakan ve geleceği düşünen biri oldum sanırım. Biraz daha büyüttü beni babalık, o zamana kadar ise sanki hâlâ çocuktum."
BABAMI TANIDIM
SERKAN ÇAĞRI: "Baba olunca, babamı öğrendim, babamı tanıdım. Babamın endişelerini, duygularını, onun yaşadığı tüm sevinçleri, hüzünleri çok daha iyi anladım. Duygular değişiyor, baba merhameti çok farklı bir şey. Küçük bir çocuğu yolda gördüğünde, ona baktığında evlatlarını hatırlarsın. Dünyadaki tüm çocukların yaşadıkları acıları, sevinçleri çok daha iyi anlıyorsun. Bu konuda kalbinizde çok derin bir hassasiyet oluşuyor. Babalığın öğrettiği her şeyin çok önemli ve değerli olduğunu düşünüyorum."
SORUMLULUK VE MİNNET DUYGUM KATLANARAK ARTTI
MURAT AKKOYUNLU: "Benim için baba demek sadece bir çocuğun seslendiği iki heceden ibaret değildir. Baba olunca önceliklerim kızımızın ihtiyacına göre değişti. Sorumluluk ve minnet duygusu katlanarak arttı. Sevginin başka bir türü ile karşılaştım. Sonsuz sevginin adı benim için Mira oldu."
BABA OLMAK DÜNYAYA YENİDEN GELMEK DEMEK
YILDIRAY ŞAHİNLER: 'Baba olunca anlarsın oğlum,' dedikleri ne varsa anladım. Ama anlamak için zamanının gelmesi gerekir. En iyi anladığım şey, babamı kaybettiğim zaman anladığım şeyle aynı: Baba olmak dünyaya yeniden gelmek demek bence."
UFACIK ŞEYLERDEN MUTLU OLMAK DEMEK
İLKER GEZİCİ: "Üç kız babası olmak biraz iddialı, kabul ediyorum. Üç kız babası olmak ağzından çıkan her kelimeyi üç kere düşünmek demek. Kız babası sorumluluğunu üç kere çarpmak demek. Afiyetle yediğin tabağındaki o son lokmayı dahi üçe bölmek demek. Günümüz şartlarında üç çocuk yetiştirmek kolay değil ama daha kapıdan girer girmez üçünün sonsuz sevgisine mazhar olmak, sevgi yumağında boğulmak, hangisini öpeceğini bilememek, kocaman sarılmak için kollarının büyüdüğünü hissetmek... Hepsi tarifsiz duygular. O yüzden babalık en ufak şeylerden mutlu olmayı öğrenmek demek. Bir baba olarak tek derdim onlara maddi ve manevi anlamda yetebilmek. Bunun için kendi isteklerimi geri plana atmayı çok önceden öğrendim. Biliyorum ki, onların mutluluğu beni mutlu eder. Yeni nesil babalar olarak, onların ileride güzel duygularla hatırlayacakları şahane çocukluk anıları bırakmak için çabalayıp, her anına ortak olmaya çalışıyoruz. Ne mutlu ki ben de onlardan biriyim."