Evden çalışmak zorunda kalan profesyoneller, evdeki interneti, bilgisayarı, televizyonu çocuklarıyla paylaşırken, performansın nasıl değerlendirileceğine ilişkin yeni tecrübeler elde etti. Yani 2020 çok üzücü olaylara sebep olsa da, bizi olduğumuzdan farklı biri yapacak deneyimler kazanmamızı sağladı. Artan veri, yapay zeka, yapay öğrenme, bulut teknolojisi gibi yeni kavramları duymak hatta işlerimizde uygulamak zorunda bıraktı. Bu durum büyümelerde de kendisini gösterecek. Deloitte'un 12'ncisi yayımlanan Teknoloji Trendleri Raporu, 2020'nin sismik sarsıntıları ile mücadele eden kuruluşlar için önümüzdeki 18 ila 24 ayda planlama ve uygulamada güven yaratacak fırsatları, stratejileri ve teknolojileri değerlendiriyor. Teknoloji Trendleri Raporu'na göre; işletmeler zorlu geçen 2020 yılında dalgalanmalara adapte oldu, dijital dönüşümü hızlandırdı ve daha dayanıklı hale geldi. Önümüzdeki döneme dair beklentiler, Ocak 2020'nin gerçeklerinden belirgin şekilde farklı olsa da CIO'lar; bu yılın raporunda belirtildiği gibi, 2021 ve sonrası için umut verici bir yol çiziyorlar. Deloitte tarafından gözlemlenen trendler arasında, iş yerinin geleceği, yapay zekâ (AI) inisiyatiflerinin endüstriyelleşmesi, çekirdekteki sistemlerde geliştirme ve çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılığı destekleyen teknolojiler yer alıyor. Raporda incelenen dokuz trend üç ana kategoriye ayrılıyor: Kuruluşun Kalbi: "Strateji Mühendisliği"; "Çekirdekte Canlanma" ve "Tedarik Zincirinde Çözülme" trendleri organizasyon ve teknoloji stratejisinin uyumuna odaklanıyor. Kuruluşların; karmaşık, ancak başarı için zorunlu ve birbirini desteklemeleri gereken bu bileşenler için eşsiz bir uyum içinde çalışmaları gerekiyor.
HAYATTA KALMAK İÇİN UYUM SAĞLA
Aslında Covid-19 virüsünün mutasyona uğraması gibi biz de değişen koşullara karşı uyum yeteneği göstermek zorunda kaldık. Evdeki çocukla, ekran karşısındaki patronun taleplerine aynı anda yanıt vermek zorunda kalan insanların yaşadıkları çaresizlik duygusunu aşması kolay olmadı. İş yerinde ve evlerde veri devrimi yaşanırken insanlar nasıl uyum sağladı peki? İçeride ve Dışarıda Daha İyi Bir Deneyim: "Milyarlarca İnsan Özelinde: Dijital ve Fizikselin Buluşması" ve "Dijital İş Yerinin Dönüşümü" trendleri müşteriler, çalışanlar ve paydaşlar için ortak perspektif yaratmayı hedefliyor. "Daha fazla değer yaratmak için geleceğin dijital ve fiziksel deneyimlerini nasıl daha iyi birleştirirsiniz?" sorusuna ise "Çeşitlilik, Eşitlik, Kapsayıcılık Teknolojileri: Eşitlik için Araçlar" trendi yanıt veriyor. Aslında yaşanan veri patlamasını özetleyecek şeyleri bulmak kolay değil. Hem evlerde hem ofislerde dönüşümün sonuçlarını okuyacak şirket sayısı çok fazla yok. Veriyi okumak için sadece mühendislik değil, sosyal çıktılarını iyi kavramak da gerekiyor.
Yaşadığımız türbülans dayanıklılığımızı artırdı
Deloitte Digital Türkiye Ortağı Özlem Yanmaz, "Bu yılki raporun teması dayanıklılık. Geçtiğimiz yıl, koşulları değerlendirerek stratejik planlarını revize eden kuruluşlarda sayısız ilham verici dayanıklılık örneği gözlemledik. Bizim için dayanıklılık, değişime uyum sağlamak ve değişim ortamında gelişmek için inatçı bir kararlılık sergilemek demek. Bu dönemde CIO'ların ve diğer üst düzey yöneticilerin bu yolculuğa güvenle liderlik ettiklerini ve iyileşebileceklerini kanıtladıklarını gördük. Covid-19 varsayımlarımızı tamamen yıktı; adaptasyon ve yanıt verme kabiliyetimizi mümkün olduğunu düşündüğümüzden daha yüksek bir seviyeye çıkarmamız için bizi zorladı. Gelecek için yapılan planlar yıllardan haftalara indi. Bu durum, zor olsa da önemli bir atılım yarattı. Trendler bize, geçtiğimiz yıl yaşanan türbülansın umut veren bir tarafının da olduğunu gösteriyor" diye konuştu.