Karantina döneminde evlere kapanınca önce mutfakta gösterdik, hünerlerimizi. Özellikle de ekmek yapımında. Kimi geleneksel yöntemlerle yaptı ekmeğini kimi de bu iş için özel tasarlanan makinelerle. Sonra kendimizi oyalamak için şişleri aldık elimize örgü ördük, kitabımızı okuduk. Günler geçip moraller bozuldukça bu kez kendimizi neşelendirecek aktivitelerin peşine düştük. Yürüdük, spor yaptık, sosyal medyada canlı yayınları izledik. Ama bu dönemde birçok kişiye en iyi gelen aktivitelerden biri dans etmek oldu. Dansın iyileştirici gücünü keşfettik. Eğlenceli yanını da. TikTok gibi uygulamalar sayesinde kimi tek başına, kimi ailesiyle kimi de arkadaşlarıyla kamera karşısına geçip hünerlerini sergiledi.
Zamanla ekmek yapanlar makineleri rafa kaldırdı, örgü örenler şişleri dolaba. Ama dansa olan ilgi devam etti, ediyor. Hatta bir trende dönüştü. Sosyal medyada gezinirken sık sık dans videolarına rastlamak artık bizi şaşırtmıyor. Hazırlanan özel dans koreografileri sayesinde yeni çıkan bir şarkı, kısa sürede yayılıyor, listelere giriyor.
Son dönemde dans okullarına olan ilgi de arttı. Urban Dance, High Heels Dance, Street Jazz, Breakdance gibi birçok türün eğitimini veren okullarda K-pop dansı bile öğretiliyor. Evet, yanlış duymadınız tüm dünyayı kasıp kavuran K-pop'un (Kore popu) kendine has dansı da var. Açılan kursların kontenjanları duyurusu yapılır yapılmaz doluyor. Gençler performanslarıyla yeteneklerinin sınırlarını zorluyor. Son dönemde sahnede daha etkileyici bir şov sergilemek isteyen şarkıcıların yanı sıra oyuncular da dans etmek için bu okulların yolunu tutuyor.
Dansın son dönemdeki bu yükselişini önde gelen üç dans okulunun kurucuları ile konuştuk. Garaj Dance Center'dan Enes Abdulla, Dansfabrika'dan Ömer Yeşilbaş ve Oda Dans'tan Ozan Aydemir sorularımızı yanıtladı.
Enes Abdulla, dansa olan ilginin artmasında karantina döneminin etkisini kabul ediyor. "İnsanlar belli bir dönem evlerine kapandı. Bu dönemde sosyal medyada yaptıkları aktiviteleri paylaştılar. Dans da bunlardan biriydi. Bizim en keyif alarak yaptığımız şey dans. Sosyal medyada da bunu ön plana çıkarıyorduk. İnsanlar da bunu fark edince herkes dans eder hale geldi. Pandeminin artılarından biri oldu. Hoşumuza gitti."
Dansfabrika karantina döneminde vakit kaybetmeden online derslere geçiş yapmış. Nedenini Ömer Yeşilbaş şöyle anlatıyor: "Karantina sürecinde öğrencilerimizi motive etmek istedik. Bu süreçte, evlerinde geçirdikleri zamanı keyifli kılmak isteyen, dansa ilgi gösteren yeni öğrenciler edindik. Aramızda kilometrelerce mesafe varken, şehir dışından ve yurt dışından birçok yeni öğrenci edindik. Onlarla tanıştık, paylaşımlarda bulunduk ve aile olduk. Dansın iyileştirici gücü ile daha fazla insana dokunma fırsatı yakaladık."
Ozan Aydemir ise süreci tek cümleyle özetliyor: "Serotonin (mutluluk) hormonuna en çok ihtiyaç duyulan karantina döneminde bir metrekare alanda bile yapabileceğimiz dans herkesin yardımına koştu."
HİP HOP EN POPÜLERİ
Hip hop kültürü tüm dünyada zirvede. Rap, trap ve R&B müziğin yükselişiyle birlikte bu kültüre ait danslar da çok popüler oldu. Okullarda da hip hop dans türlerine olan ilgi artmış. Derslerin çoğunda birkaç stil bir arada öğretiliyor. Abdulla, topuklu ayakkabı ile gerçekleştirdikleri Heels on Fleek kurslarına kadınların severek geldiğine dikkat çekiyor. "İçlerindeki enerjiyi yansıtıyorlar" diyor.
Yeşilbaş "High Heels Dance ve Urban Dance'i ilk günden beri kontenjanları bir hafta içerisinde dolan derslerimiz olarak belirtebilirim" diyor. Oda Dans'ta da ilk sırada hip hop dansları geliyor.
FARKLILIK ARIYORLAR
Dans okullarına bu işi dansçı olup profesyonel olarak sürdürmek için gelen de var, sosyalleşmek için gelen de. "Videolarımızı izleyip 'Biz de sizin gibi dans edebilmek istiyoruz' diyorlar" diye anlatıyor Aydemir. Abdulla, sosyalleşmek ve farklı bir ortama girmek isteyenlerin de okullara başvurduğunu söylüyor. "Öğrencilerimize mentörlük yaparak, onlarla özel olarak ilgileniyoruz" diyen Yeşilbaş zamanla öğrencilerinde gözlemledikleri değişime vurgu yapıyor: "Dans eğitimlerini ve karakterlerini geliştirirken, karakter gelişimleri günlük hayatlarındaki olgulara bakış açılarını değiştiriyor. Derslerden sonra öğrencilerimiz daha özgüvenli, daha sorumluluk sahibi, kendini keşfetmiş bireylere dönüşüyorlar. Din, dil, cinsiyet, yaş farkı gözetmeden bulundukları ortamda, sosyal hayatın kalıplaşmış olgularından uzak bir şekilde dans tutkularını paylaşabiliyorlar."
Sosyal medyada meydan okuma
Son dönemin yükselen uygulaması TikTok'ta dans challenge'ları (meydan okuma) çok popüler. Hatta tüm dünyada birçok şarkıcı dans challenge'larını başlatarak yeni çıkardıkları şarkıların yayılmasını ve listelere girmesini sağlıyor. Edis'in Nirvana, Feride Hilal Akın'ın Rampapapam için çektiği TikTok videolarını örnek verebiliriz.
Tabii ki 15 saniye için de olsa dans figürleri sergilemek herkesin harcı değil. İşte burada da okullar imdada yetişiyor.
AYDEMİR: TikTok'un ana içeriği dans ağırlıklı olduğundan dolayı o kısa dans figürlerini çekebilmek için dans eğitim alma ihtiyacı doğdu. Bu da insanları dans okullarına yöneltti.
YEŞİLBAŞ: Pandemi süresinde hayatımıza giren TikTok uygulamasında yakaladığımız popülerliğimiz ve bilinirliğimiz daha çok marka ile tanışıp, iş birliğinde bulunmamızı sağladı. Başlattığımız challenge'larla beraber daha fazla kişiye ulaşıp, dansımızı farklı kitlelerle paylaşma fırsatı yakaladık.
ABDULLA: TikTok büyük bir mecra, bu sayede daha fazla insana ulaşabildik. İnsanlar hareket etmeye, dans etmeye başladı
Oyuncular dans pistinde de iddialı
Okullarda sadece gençler değil, her sektörden dans meraklıları eğitim alıyor.
Elbette şarkıcılar da sahne şovlarında dansa yer veriyorlar. Hatta son dönemde koreografinin bir parçası olmak için ter atıyorlar. Edis, bu anlamda son dönemin öne çıkan ismi. Abdulla, şarkıcının disiplinli, yetenekli ve çok çalışkan olduğunu belirtiyor. Abdulla'ya göre yine dans yeteneği ile öne çıkan sanatçılar Gülçin Ergül ve Zeynep Bastık.
Dansa olan yeteneği ile bizi şaşırtan oyuncular arasında ise Afra Saraçoğlu ve Demet Özdemir geliyor. Hatta Demet Özdemir'in bir dans videosunda fonda çalan, Türk/Sırp prodüktör Sait Esmeray'ın Kill 'Em parçası Shazam listesinde bir numaraya çıktı.
Aydemir de dansa yetenekli gördüğü ilk üç ismi şöyle sıralıyor: Afra Saraçoğlu, Serra Arıtürk ve Özge Özacar.
Oyuncu Afra Saraçoğlu dansa olan yeteneği ile öne çıkan isimlerden: "Ben oyuncuyum. Kariyerimi oyunculuk üzerine inşa ediyorum. Bu alanda ilerlemek istiyorum. Ama dansı da çok seviyorum. Hayatım boyunca danstan kopacağımı sanmıyorum. Dans ettiğimde ruhumun dinlenmiş olduğunu hissediyorum."