Dünyanın sayılı kumsalları arasında yer alan Patara kumsalında heyecanlı bir bekleyiş içindeyiz. Çünkü az sonra tarihe tanıklık edeceğiz. Rotasını takip etmek için üzerine çip takılan üç deniz kaplumbağası ve yavru Caretta Caretta'lar doğal ortamlarına kavuşmaları için denize salınacak. Antalya'nın Kaş ilçesindeki Patara Antik Kenti'nin sahilinde hemen her yıl bu dönemde gerçekleşen ritüeli bu sefer özel kılan iki unsur var. Birincisi bu yıl Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Patara Yılı ilan edilmesi ikincisi de kaplumbağaların bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan tarafından denize bırakılması. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'un davetlisi olarak Patara Sahili'ndeki programa iştirak eden Emine Erdoğan'la birlikte deniz eko sisteminin en eski ve önemli temsilcisi olan kaplumbağalar hakkında pek çok bilgi edinme fırsatı bulduk. Örneğin, dünyada yer alan sekiz kaplumbağa türünden sadece ikisi Caretta Caretta ve Chelonia Mydas Türkiye kumsallarında yuva yapıyormuş. Caretta Caretta'lar etçil ve 200 metre derinlere dalabilirken otçul olan Chelonia Mydas ise en fazla 50 metre derinlikte dolaşabiliyormuş.
YAŞAMA ORANLARI YÜZDE 3
Denizde beslenip karada yumurtlayan, yuva yapmak için doğdukları kumsala geri dönen kaplumbağalar, ülkemizdeki 21 üreme kumsalı arasından özellikle ince kum yapısı ve yumuşak bir zemine sahip olduğu için 12 km'lik Patara kumsalını tercih ediyorlar. Bu yıl 8 bin yuvadan 5 bin 300 yavru Caretta Caretta kaplumbağası denize ulaşmış. Ancak yine öğreniyoruz ki yuvalarından çıkan binlerce kaplumbağa ne yazık ki martılara ve yengeçlere yem oluyor. Denize ulaşabilenlerin de yaşama oranı en fazla yüzde 3. Nihayet doğal yaşamına bırakılacak diye sevinirken bir anda yavru kaplumbağaların durumuna üzülürken buluyorum kendimi. Aslında insanoğlu olarak yapmamız gereken tek şeyin çevremizi temiz tutmak ve denize kesinlikle plastik atmamak olduğu gerçeği bir kez daha çıkıyor karşımıza. Nitekim çoğunlukla denizanasıyla beslenen bu kaplumbağalar denize atılan plastik poşetleri denizanası sanıp yemeye çalışıyorlar ve yaşamları son buluyor. Bu sebeple geçtiğimiz yıl Emine Erdoğan tarafından hayata geçirilen Sıfır Atık Mavi projesi sayesinde bir yılda denizden 72 bin 500 ton çöp çıkarıldığını hatırlatmakta fayda var. Belkıs, Patara ve Likya adı verilen kaplumbağaların denizle kavuşması etkinliğinde, kaplumbağalardan birisini kucağında taşıyarak doğal yaşam alanına bırakan Emine Erdoğan'ın dediği gibi "Dünya hepimizin ortak evi. O nedenle, nesillerin devamı için kirlilikle mücadele de hepimizin ortak derdi olmalı" düsturunu edinmemiz şart.
ANTIK KENTTE ZAMAN YOLCULUĞU
Kaplumbağaları deniz uğurlayıp güzel bir olaya tanıklık etmenin mutluluğunu yaşadıktan sonra 2 bin yıllık tarihi deniz feneri, Roma döneminde gladyatör ve vahşi hayvan dövüşlerinin yapıldığı 6 bin kişi kapasiteli tiyatro ve dünyanın en eski demokratik meclis binası olarak bilinen Likya Birliği Meclisi'nin de yer aldığı Patara Antik Kenti'nde zaman yolculuğuna çıktık. Bu yıl salgına rağmen ilk 7 buçuk ayda yaklaşık 115 bin kişinin ziyaret ettiği antik kentteki bu zaman yolculuğumuz ise kısa bir lirik müzik konseriyle son buldu.
Deniz benim yaşam alanım
Deniz Kaplumbağaları Araştırma, Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi (DEKAMER) kaplumbağalar için 2008 yılından beri çok önemli faaliyetler yapıyor. Bu faaliyetlerin çoğuna Dünya Serbest Dalış Şampiyonu Şahika Ercümen de katılıyor. Nitekim Sıfır Atık Mavi projesinin de ünlü savunucusu olan Ercümen de kaplumbağaların denize uğurlanma merasiminde de Erdoğan'ın yanındaydı. "Deniz benim yaşam alanım korumak görevim" diyen Ercümen, çocuklara deniz altını sevdirmeyi amaçladığı ve sıfır atık projesini anlattığı bir kitabını Erdoğan için imzaladı.