Yaz demek, plaj demek, havuz kenarı demek... Yani tüm kış üst üste giydiğiniz kıyafetler altında gizlenen vücut ölçülerinize daha fazla dikkat etmeniz gerek demek. 20'li yaşlarda formda kalmak, kilo sorunu varsa da bundan beslenmeye biraz dikkat ederek ve yürüyüş yaparak kurtulmak kolay. Ancak 30'larla beraber insanın tüm beslenme ve hareket düzenini yeniden kurgulaması gerekiyor. "Peki neden mi tüm bu uzun giriş?"... Tüm bunları Jennifer Lopez'in eylül ayında vizyona girecek olan yeni filmi Hustler'a dair görüntüleri paylaşması üzerine kaleme almaya karar verdik. Ağustos ayı başında ülkemizde de bir konser verecek olan Lopez'in filminden paylaşılan görüntülerde sadece bizim değil, tüm dünya medyasının gözü kusursuz vücuduna takılı kaldı. 49 yaşındaki bir kadının, kıvrımlarını koruyarak (Bu kısmın altını çizmek lazım) böyle bir fiziğe sahip olması düşünebileceğinizden çok ama çok zor. Sıkı spor ve yaşın ilerlemesiyle beraber kadınlar, dümdüz erkek vücudunu andıran kadınsı kıvrımların tamamen silindiği bir forma bürünmeye başlar. Hem sıkı bir vücuda sahip olup hem de bu kıvrımları koruyabilmek 30'lardan itibaren çok ama çok zordur. Durumun ne kadar zor olduğunu, dünya basını Lopez'in fotoğraflarının altına "Biyonik kadın" yazarak net bir şekilde anlatıyor aslına bakarsanız...
İKİZLERDEN SONRA
Lopez de durumu, "Tüm kariyerim dans ederek başladı. Hayatım ya bir film, ya konser ya da çekim için forma girmeye çalışarak geçti. İkizlerimi doğurduktan sonra vücudumu yeniden toparlamak çok kolay olmadı ama düzenli egzersizlerle bunu sağladım. Bir de şeker ve karbonhidratı tamamen hayatımdan çıkardım" diyerek anlatıyor. Ve yaşadığı zorluğu anlatırken "Tabii ki cümleleri böyle kurunca çok kolaymış gibi. Oysa ki 20'lerinde değilseniz aldığınız tek bir kiloyu bile verebilmek gerçekten de çok zor. Kilo verirken bir yandan sıkılığınızı kaybediyorsunuz. Sporu çok kaçırınca görüntünüz erkeksileşiyor. Kolay bir denklem değil" cümlelerini kurmaktan da çekinmiyor.
HIRSLA ÇALIŞTI
Şu an sahip olduğu vücut da bir yandan nişanlısı Alex Rodriguez ile kurduğu mutlu ilişki bir yandan başarıyla devam eden şarkıcılık ve oyunculuk kariyeri de Lopez'in nasıl bir savaşçı olduğunun ispatı aslında. Lopez 1969 yılında teknisyen bir babanın ve evlere temizliğe giden bir kadının kızı olarak New York'ta dünyaya geldi. Çok fakir bir aileden geliyor oluşu onun hırsla çalışmasının en büyük nedenlerinden biri. Ailesi tüm yokluklarına rağmen yetenekli olduğunu gördükleri kızlarının beş yaşından itibaren dans ve müzik dersleri aldırmaya başladı. 22 yaşında o dönem çok popüler olan In Living Colours isimli televizyon programında dansçı olarak çalışmaya başlayan Lopez, 1993 yılında oyunculuk kariyerine start verdi. Sadece dört yıl sonra Selena isimli filmdeki performansıyla En İyi Kadın Oyuncu dalında Golden Globe adaylığı aldı. Lopez bir kadın oyuncu olarak 1 milyon doların üzerinde ücret alan ilk Latin kökenli ABD'li oyuncu olarak da tarihe geçti. Ama sinema dünyasında yakaladığı bu başarı onun için yeterli değildi. 1999 yılında ilk albümünü piyasaya çıkardı. Ve o andan itibaren hayatında sorun ve sıkıntılar olsa da asla durmadan zirveye doğru tırmanya devam etti. 2018 yılında Time dergisinin onu "Yaşayan En Etkili 100 İnsan" arasında göstermesi boşuna değil. Verdiği bir röportajda, "Her ilişkim bittikten sonra yok olup gideceğimi sandılar. Boşanmanın ardından kariyerimin bittiğini iddia ettiler. TV programlarında jüri üyesi olmamın sonun başlangıcı olduğunu iddia ettiler. Oysa ki ben her krizden ve sıkıntıdan bir savaşçı gibi başarıyla çıktım. Her kadına da aynen bunu yapmalarını tavsiye ediyorum" diye konuşuyor.