Türkiye onu 2019 Avrupa Gençlik Oyunları'nda paralimpik yüzme dalında gümüş madalya kazanınca tanıdı. Oysa Koral Berkin Kutlu başka türlü bir mücadelenin kahramanı... Doğuştan engelli bir çocuk. Sağ kolu ve sol bacağı yok. Henüz 13 yaşında. Ömrü ailesiyle birlikte toplumun önyargılarını yıkmakla geçti. Mücadeleyi hiç bırakmadı Bu süreçte birçok olay yaşamasına rağmen azmi ve hayat enerjisiyle her akranının ulaşamayacağını başarılara ulaştı. Dokuz yaşında yüzmeye başladı, 12 yaşında 39 madalyanın sahibi oldu. Bedenindeki engeli kendisine engel olarak görmedi... O görmedi ama gittiği okuldaki veliler onu bir engel, sorun olarak gördüler kendi çocukları için. "Çocuklarımızın psikolojisini bozuyor" diyerek, okuldan gönderilmesini istediler. İstedikleri olmadı... Berkin de yılmadı, ailesi de. Ve hayat emeklerinin karşılığını verdi. O bugün sayısız madalya sahibi bir sporcu. Bu öykünün kahramanlarından Berkin ve annesi Nihan Hanım'la konuştuk...
- VELİLER OKUL YÖNETİMİNE BERKİN'İ BEDENSEL ENGELİ YÜZÜNDEN İSTEMEDİKLERİNİ SÖYLEMİŞ. BUNU ÖĞRENMENİZ NASIL OLDU?
- Koral Berkin Kutlu: Ben okulda istenmediğimi bilmiyordum. Bu olay okula ilk başladığım sene olmuş ama yaklaşık iki yıl önce öğrendim. Okulda da zaten arkadaşlık kurmakta çok zorluk çekiyordum. Sonradan sebebinin bu olduğunu anladım. Ama şampiyonalarda başarılar kazanınca düşünceleri değişti.
- Nihan Kutlu: Berkin ilkokul 4.sınıfa giderken antrenörleri durumunu öğrenmeye okula gitmişlerdi. Okul yönetimi antrenörlerine söylemiş. Bize bu durumu hiç yansıtmamışlardı. Müdür bey, velilere böyle bir şey yapamayacağını söylemiş ve velileri odasından çıkarmış. Duyduğumuzda çok üzüldük. Berkin'le oynamak istemeyen arkadaşları oldu. Çığlık atıp bağırıp, Berkin'den kaçanlar oldu. Ama bu durum Berkin madalya kazanana kadar sürdü. Anne babalarının çocuklarına öğretemediğini Berkin başarısı ile öğretti. Berkin artık okulda istenen ve sevilen birisi. Hatta şimdi sınıf arkadaşları Berkin'in fotoğrafını aylaşıp "Sınıf arkadaşımın başarısı" diye yazıyorlar.
- BU YAŞANAN OLAYLARDAN NASIL ETKİLENDİNİZ?
- B. K: İlk duyduğumda yüzmedeki başarımı etkileyecek diye ümitsizliğe kapılmıştım. Ama sonra duyduklarımdan etkilenmemeye başladım. Bu yüzden de başarılara ulaştım.
- N. K: Berkin çok duygusal bir çocuk. Hemen gözyaşı akabiliyor gözünden. Ama ben Berkin'e hayatta kötü insanlarla da karşılaşabileceğini önemli olanın, hemen ayağa kalkması olduğunu ve bunun gerekliliğini öğrettim. Bunları yaşamamızın başarı kazanmamızda etkili olduğunu düşündüğüm için çok fazla etkilenmedim. Ama 13 yıl çok zor dönemler yaşadık. Çok sabrettim. Sabrımın karşılığını Berkin'i topluma kazandırarak aldım.
- BU OLAY İNTERNETTE ÇOK HIZLI BİR ŞEKİLDE YAYILDI. SİZ BUNUN HABERİNİN YAPILDIĞINI NE ZAMAN ÖĞRENDİNİZ?
- N. K: Çıkan haberleri Berkin'in ameliyatı için Adana'ya gittiğimiz zaman havalimanında öğrendik. "Anne bak okulda istenmediğimi yazmışlar" diye gösterdi ve duygulandı. Ama sonra oturup konuştuk "yalan haber değil biz bunu yaşadık" diye. Ama başkalarının yaşamasını istemiyorum.
- HABERDEN SONRA NELER OLDU?
- B. K: Sosyal medyada herkes beni paylaştı. Çok fazla sayıda da tebrik mesajı aldım. Aralarında benim gibi engelli arkadaşlarım da var. Onlar da benden güç aldığını yazdı.
EŞİT EĞİTİM İMKANLARI VAR
Engelliler Kanunu'nun 15. maddesinde "Hiçbir gerekçeyle engellilerin eğitim alması engellenemez ve engelli olmayanlarla eşit eğitim imkânı sağlanır" ibaresi yer alıyor. Bununla birlikte engelli çocukların normal eğitim sınıflarında, normal gelişim gösteren akranlarıyla, sosyal ve eğitimsel açıdan birlikteliklerinin sağlanabilmesi için eğitim politika ve uygulamalarında temel yaklaşım kaynaştırma eğitimi ile sağlanıyor. Ama uygulama kısmında kimi sorunlar da yaşanıyor. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayınlanan Fiziksel Engelliler İçin Okul Binalarında Yapılması Gereken Düzenlemeler konulu bir genelge de var. Bu genelgeye göre engelli öğrencinin ihtiyaç duyduğu rampa gibi değişiklikler okul idaresi tarafından yapılmak zorunda.
ENGELLİ BİREYLERE ALIŞMALIYIZ
- PEKİ NİHAN HANIM BERKİN'İ DIŞARI ÇIKARDIĞINIZDA ZORLUKLAR İLE KARŞILAŞIYOR MUYDUNUZ?
- Çocuğu dışarda mutlu edebilmek çok zor hele de engelli bir çocuğu. Çünkü çocuk etraftaki bakışlardan çok fazla etkileniyor. Herkesin ona baktığını düşünüyor. O yüzden de bir daha çıkmak istemiyordu. İstemediği halde de olsa iyi ki dışarı çıkarmışım. - Başta engelli çocuklara sahip aileler olmak üzere herkese örnek oldunuz. Onlara neler söylemek istersiniz? - B. K: Başkalarına örnek olmak hep hayalini kurduğum bir durumdu. Bu da gerçekleşti. Çok mutluyum. Onların da benim gibi bir spora yönelmelerini istiyorum - N. K: Çevremizde ne kadar çok engelli birey görürsek o kadar kolay alışırız. Diğer ailelerin de böyle düşünmesini istiyorum. O yüzden engelli çocuklara sahip aileler zorlansalar da rahatlıkla çocuklarını dışarı çıkarmalılar. Evet bu durum çok sabır gerektiriyor. Biz sabrettik ve başardık. Ne kadar çok kişinin hayatına dokunursak o kadar mutlu oluruz.
UZMAN PSİKOLOG BUKET YILMAZ ARSLAN?
BU ÇOCUKLAR YAŞITLARIYLA BİRLİKTE OLMALI
"Çocuklar engelli bireyler karşısında onları dışlama ya da kaygılanma gibi çeşitli davranışlar sergileyebilir. Ancak ebeveynler çocuklarını bilinçlendirmeli ve karşıdaki insanla empati yapmalarını sağlamalı. Bunun yanında öğretmenler ya da rehberlik birimi çocuklara eğitici konuşmalar yaparak bu düşüncelerini değiştirebilir. Çocuklara, engelli bireylerle ilgili bilgi verilmeli. Ve bu konudaki soruları cevaplanmalı. Böyle olduğunda uyum problemleri azalabilir ve sosyal farkındalık oluşabilir. Okuldan engelli çocuğu ayırmak yanlış bir hareket çünkü engelli çocukların yaşıtlarıyla birlikte olması ve topluma kazandırılması gerekiyor. Bu olayda velilerin tavrı yanlış. Öğretmenlerin onları da sağduyulu davranmaya yönlendirmeleri gerekiyor. Fiziksel engelleri olan çocukları bu şekilde dışlayarak var olan sıkıntılarının yanında psikolojik problemler de yaratmamalıyız. Toplum olarak bireysel farklılıkları olan kişilere empatik bir tutum sergileyip onları destekleyerek topluma kazandırmalıyız."
HİLAL TAŞ