Şehirlerin kadın ve çocuklar temel alınarak dizayn edilmesinden yana oldum her zaman. Çünkü böylelikle güvenlik, park, sosyal alan, aydınlatma, ulaşım, kaldırımlar gibi pek çok sorun daha baştan çözülmüş olacaktır. Belediye başkan adayları belli olduğunda içlerinde kadınların olmasına da en çok bu yüzden sevindim. Kadın bir belediye başkanı, ilçesine hem bir kadın hem bir anne hem de bir çocuk gözüyle bakacak ve birçok sorunu böylelikle çözmüş olacaktı.
İsimleri ilk açıklayan parti AK Parti oldu. İstanbul aday listesinde dört kadın aday vardı. Heyecanla hemen aradım ve kadın dayanışmasıyla öyle hızlı organize olduk ki, kendimi dört güçlü, deneyimli, hassas, vicdanlı ve vizyonu geniş kadınla sohbet ederken buldum. Sancaktepe Belediye Başkan Adayı Şeyma Döğücü bir avukat. Yıllardır siyasetin içinde. Yerel yönetim konusunda tecrübeli. "Her kadın doğuştan yerel yöneticidir. Ne de olsa yerel yönetimin merkezi evlerimizdir. Biz 'Gönül belediyeciliği' yapacağız" diyor. Adalar Belediye Başkan Adayı Özlem Öztekin Vural Adalar'ın yerlisi bir avukat. Kadınların sorunları erkeklerden daha hızlı çözebildiğini söylüyor: "Erkeklerin daha yüzeysel bakıp geçtikleri mevzular bizim için halledilmesi gereken meseleler olarak belirginleşebiliyor.
Nasıl bebeğimizi sıcak bir cisme yaklaşırken görüp saniyede kafamızdan gerçekleşebilecek 10 senaryo geçiriyorsak, ilçemizin sorunlarını da aynı hızla çözeceğiz" diyor. Kadıköy Belediye Başkan Adayı Özgül Özkan Yavuz bir şehir plancısı ve Kadıköy'ü kadın dostu bir ilçe yapma konusunda kararlı. Şişli Belediye Başkan Adayı Nihal Yıldırım bir embriyolog. Yıllardır siyasetin içinde. Hem kadını hem çocukları hem de Şişli'yi çok iyi tanıyor. İstanbul'a dokunmaya hazırlanan bu dört kadın adayı, gelin daha yakından tanıyalım ve kadının şifalı ellerinin iyileştirici gücüyle tanışalım.
Adalar Belediye Başkan Adayı Özlem Öztekin Vural
Sorunları erkeklerden hızlı çözeriz
Bir kadın gözüyle ilçemize bakınca sorunları daha detaylı görüyoruz.
Erkeklerin daha yüzeysel bakıp geçtikleri mevzular bizim için halledilmesi gereken meseleler olarak belirginleşebiliyor.
Zira biz bir meselenin üstü örtüldügünde sonrasında getirebileceği zincirleme sorunları daha hızlıca öngörebiliyoruz.
Nasıl bebeğimizi sıcak bir cisme yaklaşırken görüp saniyede kafamızdan gerçekleşebilecek 10 senaryo geçiriyorsak, bu da buna benzer bir davranış şekli. Bunu becerebilen erkekler de çoktur elbette ama kadının fıtratında var. Bu tarzımız, ilçemizdeki sorunların çözüm stratejilerinde bize yol gösteriyor.
Siyasi partilerde kadın-erkek ayrımına ehemmiyet verilmemesi, liyakati olan, işini iyi yapan başarılı insanların yerinde değerlendirilmesi gerektiğine inananlardanım. Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan siyasetinin en başından beri zaten kadınlara verdiği önemi açıkça ortaya koymuş, kadın kolları oluşumu ile kadınların daha fazla siyasete dâhil olmasını sağlamış bir liderdir. Bu dönem dört kadın adayımızla sahalardayız ancak inancım gelecek dönemlerde listelerde daha fazla başarılı siyasetçi kadına yer verileceği yönünde.
14 yaşında bir kızım var. Siyasete girdiğimde daha bebekti. Hatta bana ana kademe ilçe başkanlığı vazifesi tevdi edilirken, bir bebeğim olması sorun olur mu diye de düşünmüş sonra olmayacağı kanaatiyle onaylamışlardı.
Çok yoğun çalıştığımız için maalesef eşim ve kızımla birlikte vakit geçirmek çok az mümkün olabiliyor. Bir de siyaset üzerine avukatlık mesleğinin yükü yükleniyor. Kızım bundan şikâyetçidir, benimle vakit geçirirken hâlâ bebek gibi şımarır bu sebepten. Eşim, benim eksikliğimi hissettirmeden hem evi idare eder, hem kızımızın ihtiyaçları ile bire bir ilgilenir. Onlar destek vermese aynı anda bu yoğunlukta çalışabilmek ve aile huzurunu muhafaza edebilmek mümkün olamazdı zaten.
Bir anne olarak çocuğumun nasıl bir ilçede büyümesini istediğimi öngörüp ona göre projelerimi belirliyorum.
Bu sebeple de öncelikle gençliğe ve öğrencilere hitap eden eksiklikleri tamamlayacak işler yapmayı planlıyorum.
Onları kötü alışkanlıklardan, zamanlarını boşa tüketmekten uzak tutacak, birlikte kaliteli vakit geçirmelerini sağlayacak, bağlarını güçlendirecek projeler olacak bunlar. Adalar'ı gençlerimizle birlikte geleceğe taşıyacağız.
Adalar'da doğmuş, büyümüş olmam çok büyük bir avantaj. Öncelikle çocukluğumun Adalar'ını özlüyorum ve Adalı herkesin de özlediğini biliyorum.
Hem geçmişteki güzel Adalar'ı yeniden yaşayıp yaşatabilmek hem de geleceğe taşınacak, hayranlıkla izlenecek bir Adalar ilçesi ortaya koymak için neler yapılması, hangi adımların atılması gerektiğini biliyorum. Turizm, ilçemiz için olmazsa olmaz bir unsur, elbette daha kaliteli turistik hizmetler verilmesini sağlamak önemli ama yerel halkın bu kargaşadan nasıl bunaldığını, özellerini yaşamak için alanları kalmadığını biliyorum. Yaşanan her tür sorunu bizzat yaşayarak tecrübe ediyor ve çözümü oluşturuyorum. Ada çocuğu olmam sebebiyle halkın beklentisi yüksek. Benim de kendimden beklentim yüksek.
Hayvanlara zulme dayanamayız
Hayvan Hakları Platformu atların faytonlarda koşulmasına ve doğal olmayan at ölümlerinin artmasına karşı normal olarak tepki vermekte.
Halk da faytoncuların yine atlara muamelelerini ve Adalar'ın yerel halkına hizmet vermek yerine turiste hizmet vermesini eleştirmekte. Baktık bu iş böyle olmayacak İBB ile ulaşım planı oluşturmak için masaya oturduk.
Hâlâ projenin çerçevesi şekillendiriliyor.
Heybeliada ve Burgazada'da faytonculuk yapanlar babadan oğula bu mesleği miras alanlar. Atlarına iyi bakan insanlar. Ancak Büyükada'da turist sayısının çokluğu sebebiyle işin ticari boyutu farklı bir noktaya ulaşmış. Burada daha çok işçiler var.
Doğal olmayan at ölümleri abartıldığı kadar olmasa da ciddi boyutlarda. Bu atların her birisi birer can ve çok kıymetli.
Benim de bir köpeğim var. Hayvanlara zulme dayanabilecek türde bir yapım asla yok. Bu proje ortaya konulduğunda asgari müşterekte herkes buluşturulmuş olacak.
Sancaktepe Belediye Başkan Adayı Şeyma Döğücü
19 mahalle 19 kreş
Her kadın doğuştan yerel yöneticidir.
Ne de olsa mikro ölçekte yerel yönetimin merkezi evlerimizdir.
Öyle ki, çocuklarını gönül rahatlığıyla büyütebileceği bir ortamı dizayn etme çabası kadın için evinde başlayan ve çevresiyle devam eden bir yönetim ve mücadele sürecidir. Toplumda değişimin ve gelişimin ilk adresi de ailedir.
Lütfen kimse gücenmesin, ailede başrol kadınındır. Bir de bu duruma, kadın elinin değdiği her işin bereketlendiği ve güzelleştiği gerçeğini eklersek, aslında yerel yönetimde nasıl değişimlerin olabileceğini az çok kestirebiliriz.
Alışılmışın dışında bir belediye başkanlığından bahsedeceğiz.
Ama "Gönül belediyeciliği" en iyi açıklama olacaktır. Özellikle gençlerimize ve çocuklarımıza dokunan, gelecek vizyonlu projelerin hâkim olacağını söyleyebiliriz. Beton projelerden çok sosyal belediyeciliği konuşacağız mesela. Sağlık, kültür, eğitim, spor ve çevre gibi birçok alanda da farklı bir bakış açısı görmeye hazır olabilirsiniz.
Geçtiğimiz günlerde katıldığım bir programda, küçük bir kız çocuğu annesini eliyle çekiştirerek yanıma kadar geldi ve bana bakıp "Ben de sizin gibi başkan olacağım" dedi. Geçmişteki sıkıntıları bilmeyenler için basit bir detay gibi görünebilir ama ben çok duygulandım.
Oldukça anlamlı bir andı.
O çocuğun gözlerindeki o umudu ve heyecanı görünce ülkemizin çok büyük bir başarı elde ettiğini bir kere daha fark ettim. Nitekim bu başarının asıl mimarı başta liderimiz Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Sayın Binali Yıldırım ve AK Parti teşkilatlarımızdır.
Öyle ki AK Parti, 5 milyona ulaşan kadın üyesiyle kadınları siyaset dünyasına, toplumsal hayata aktif biçimde dâhil eden yegâne hareket halini almıştır. Yani desteği sözde değil, özdedir.
Sancaktepe, her ailenin yaşamayı hayal ettiği bir yer, çocuklarını büyütmek istediği bir ilçe olsun istiyorum. Belediye ile vatandaş arasındaki gönül bağları ve iletişim ağlarını kuvvetlendireceğiz.
Dersimize çalıştık, çalışıyoruz.
Mesela, "19 mahalle, 19 kreş" gibi ihtiyaç noktalarına doğrudan dokunan projelerimiz var.
Hepsini tek tek süreç içinde açıklayacağım.
Ama bence semtimizde atılacak ilk adım, bizi bize yakınlaştırmalı.
Şişli Belediye Başkan Adayı Nihal Yıldırım
Yenilikçi projelerle geliyoruz
Kadınlara değer veren, bunu bize fazlasıyla hissettiren Sayın Recep Tayyip Erdoğan gibi bir liderimiz ve verilen her görevin başarıyla üstesinden gelmiş, şimdi de İstanbul Belediye Başkan adaylığı için sorumluluk üstlenen Sayın Binali Yıldırım gibi bir dava büyüğümüz var. Ben bunu kadınlar adına bir şans olarak görüyorum. Kurucu liderimizin ve bu davaya gönül vermiş diğer büyüklerimizin kadınlara yönetim kademelerinde yer verme politikaları, biz kadınları fazlasıyla umutlandırıyor. Kadınlar dünyayı güzelleştireceği gibi partimizi de güzelleştirecek.
Şişli'de yaşayan biri olarak ilçemizin bütün sorunlarını bilerek bu göreve talip oldum. Bu sorunlara çözüm üretecek ve Şişli'mize yeni bir soluk getirecek birçok proje geliştirdik. Kadın ve gençlerimiz öncelikli olmak üzere Şişli'de yaşayan herkesin karşılaştığı sorunlar seçim çalışmamızın temelini oluşturacak. Sonuç odaklı çalışmalarımızdan herkesin memnun kalacağını söyleyebilirim. Ayrıca mesleki kökenim sağlık odaklı olduğu için kadın ve toplum sağlığı üzerine yenilikçi projelerle geliyoruz. Bu süreçte öncelikle kadın adaylarımıza ve diğer dava arkadaşlarıma da başarılar dilerim.
Belediyeler hizmet üreten, halka hizmet götüren, vatandaşlarının yeri gelince gözü kulağı, eli ayağı olan, sağlığından, huzurundan kısacası her şeyinden sorumlu olan kamusal kurumlardır. AK Parti yerel yönetimlerde sosyal belediyecilik anlayışını en iyi şekilde yansıtıyor. Tüm bunlara kadının duyarlılığı ve ince düşüncesinin eklenmesi büyük farklılıklar yaratacaktır. Belediyecilik anlayışımız Şişli özelinde birçok sorunu çözmeyi vaat ediyor. İlçemizdeki her kadınla ayrı ayrı ilgileneceğiz. Şişli'yi kadınların güzelleştireceğine inanıyorum.
Bayburt kökenli bir aileyiz. Sadece bu süreçte değil öncesinde de ailem hep yanımda durarak en büyük destekçim oldu. Uzun yıllardır siyasetin içindeyim. Çeşitli kademelerde görevler aldım ve şimdi de Cumhurbaşkanımızın takdiriyle ve Şişli teşkilatımızın desteğiyle belediye başkan adayı oldum. Şunu ifade etmek isterim ki; ailem yanımda olmasaydı ben bunları başaramazdım.
Kadıköy Belediye Başkan Adayı Özgül Özkan Yavuz
Kadıköy'e şehir plancısı bir başkan
Kadınların genel olarak hayatın her alanında ve siyasette olmasını çok istiyorum. Ancak yerel siyaset, gerek muhtarlık gerek belediye başkanlığı kadınlara çok daha fazla yakışıyor.
Detaycı olduğumuz için yaşadığımız mahallenin sorunlarını çok iyi biliyoruz.
Kadın gözüyle kadının sorunlarını çözmüş bir şehir, sadece kadının değil çocuğun ve ailenin de sorunlarını çözmüş oluyor. Belediyelere de kadın eli değmesi lazım.
TBMM'de kadın milletvekili oranı yüzde 17. Ama yerel yönetimlerde yüzde 10. Kadınlarımızı yerel siyasette yer almaları konusunda cesaretlendirmek istiyorum.
"Kadın dostu şehir" dediğimiz bir kavram var. Ben kadın mücadelesi veren bir şehir plancısıyım. Başkan olursam "Kadın dostu şehir" kavramının üzerine gideceğim. Bizim erkeklere göre daha farklı sorunlarımız var kentlerde.
İlk başta güvenlik.
Aydınlatmanın da otobüs duraklarının yerlerinin de farklı yapılması gerekiyor.
Alışveriş merkezleri ve sitelerin kaldırım kenarına büyük duvarlar yapmamaları gerekiyor ki biz o sokaklarda rahat yürüyebilelim.
Engelliler ve annelerin bebek arabalarını kaldırımlarda rahatlıkla sürebilmeleri gerekiyor.
Parkların güvenliği çok önemli. Standartları daha da yükseltmeliyiz. Bir şehirde kadın ve çocuk güvendeyse o toplum zaten güvenlidir.
İnsanların yaşam standartlarını yükseltmek için bu işe talip olduk. Çünkü ben Kadıköylü olarak Kadıköy'ün yıpranmış olduğunu görüyorum. Kadıköy İstanbul'un en kadim en kıymetli yerlerinden. Kadıköylü olmak ayrıcalıktı.
Ancak şu an içine kapandı.
Standartları düştü.
Oysaki çok kültürlü ve farklı hayatların saygı ve sevgi çerçevesinde birlikte yaşadığı bir yerdi. Bunu beslemeye devam etmemiz gerekiyor.
Bizim yaşam tarzıyla ilgili bir sorunumuz yok, yaşam standartlarıyla ilgili bir derdimiz var.
Kadıköy kültürünün daha güçlendirilerek yaşatılması lazım.
Mahalle kültürü bizim çok büyük bir değerimiz.
Kadıköylülüğün ruhunda mahalleli olma var. Ancak bu yıpranmış durumda. Bunu tekrar canlandıracağız. Bunu da kadın gözüyle yapacağız.
23 yıllık bürokratım.
Yıllardır devletin çeşitli kademelerinde yurt içi ve yurt dışında görevler yaptım. Son 15 yılım AK Parti döneminde geçti.
Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın kadınları nasıl desteklediğinin şahidi oldum. Meclis Başkanımız ekibinde her zaman kadınları bulundurdu ve kadınların yönetici makamlarına gelmesi için destekledi.