18 Ağustos'ta yayınladığımız "Bakıcı maaşlarında dolara son" başlıklı haberimiz pek çok ailenin hislerine tercüman oldu. Doların yükselmesiyle birlikte, dolarla maaş ödeyen aileler ne yapacağını bilemez durumdaydı. Bir tarafta canlarından çok sevdikleri çocukları diğer yandan neredeyse kendi maaşlarını bile geçen bakıcı ücretleri vardı. ABD'nin ülke ekonomimize yaptığı saldırıya da kayıtsız kalamayan aileler, dolar almak istemiyordu. Üstelik çalışan pek çok anne, yakın çevresi ve eşi tarafından "Kazandığın tüm maaşı bakıcıya mı vereceksin, işten ayrıl, çocuğuna bak" baskısıyla karşı karşıya kaldı. Yıllarca eğitim görmüş, iş hayatında yol almış, iyi kariyer yapmış kadınlardan tüm emeklerini bir çırpıda silmeleri isteniyordu. Yetişmiş kadın gücü, alınan maaşla karşılaştırılıp ihtiyacı gidermiyorsa yok sayılıyordu. Üstelik tam da tüm dünyaya karşı ekonomik bir savaş verirken... Hesaba katılmayan ise Türk kadının hiçbir savaştan çekilmeyeceğiydi. Anneler sosyal medyada birleştiler. Bakıcımaaşları hashtagi ile Facebook, Twitter, Instagram ve WhatsApp gruplarında harekete geçtiler. Bugüne kadar bir düzenin, belli maaş skalalarının olmadığı bakıcı sektöründe bir standart oturtturmak için mücadeleye başladılar. Çünkü 600 dolara da bin dolara da bakıcı bulmak mümkün. Saygıdeğer bakıcı şirketleri olduğu gibi merdiven altı diye tabir edilen, hiçbir garanti vermeden sadece bakıcı temin eden ajanslar da var. Ya da arkadaşınızın bakıcısı size bakıcı bulabiliyor.
VİLLADA DAHA FAZLA MAAŞ
Filipinli, Özbek, Türkmen, Moldovalı ve Rus bakıcılar dolar ile maaş alıyor. Filipinli bakıcıların maaşları bin dolardan başlıyor. Diğer ülkelerden gelen bakıcılar ise 600 ve 800 dolar arasında tecrübesine göre ücret talep ediyor. Bu ücretlere ek olarak yol masrafı da ödeniyor. Yani hafta sonu bir gün izne çıkacak olan bir bakıcıya, izin parası olarak haftalık 30-50 lira cep harçlığı veriliyor. Yani, yatılı olarak bir evde bakıcılık yapan kişinin barınma, yemek, yol gibi tüm ihtiyaçları karşılanıyor. Aldığı maaş tamamen kendisine kalıyor. Çoğu bakıcı, maaşının tamamını ülkesine gönderiyor. Çocuk bakımına ek olarak bakıcılar, yapabildikleri kadar ev işlerine de yardım ediyor. Konuştuğum aileler, 600 dolara anlaştıkları bir bakıcının bir süre sonra "Villada 750 dolara iş buldum, arkadaşım 800 dolara bebek bakıyormuş, ya zam yapın ya da gideceğim" dediğini söylüyor. Çalışan annelerin çoğu ise çaresiz kalıp zamanından önce zam yaptıklarını anlatıyor. Aileden bakacak kimsesi olmadığı için iki çocuğunu da bakıcıyla büyüten doktor bir anne: "Daha fazla para teklifi alınca bakıcılar hemen evi terk ediyordu. Kurduğumuz duygusal bağ, aile gibi olmamız onlar için bir şey ifade etmiyordu. Buna çok üzülüyordum. Ancak o kadar çok bakıcı değiştirdim ki, artık duruma duygusal değil, olağan bakmaya başladım. Artık bakıcı sarrafı oldum" diye gülerek anlatıyor. Reklam sektöründe çalışan bir anne ise "Doğum iznim bitip işe döndükten bir ay sonra, bakıcım daha fazla maaşla başka iş bulduğunu söyledi. Yıkıldım, ne yapacağımı bilemedim. Sorun onlarda değil, biz annelerde... Neden çalışan bir bakıcıya daha fazla maaş teklif edilir ki? Sonuçta ortada yüzüstü kalacak bir bebek var. Param var, daha fazla maaş veririm anlayışından, işin ederine göre maaşlar vermeliyiz. Yani ortak bir maaş skalası olmalı ve kazancımız çok olsa bile bunun dışına çıkıp haksız rekabet başlatmamalıyız" diyerek yaşadıklarını anlatıyor.
DOLAR HAREKETİ BAŞLADI
Ülkemizde bakıcıya ihtiyacı olan binlerce çalışan anne ve bakıcılık yapmak için ülkesinden gelmiş sayısız göçmen kadın var. Durum böyle olunca ortaya haksız rekabet ve kazançlar çıkabiliyor. Sektörde yıllardır süregelen bir kaos olduğunu söyleyenler çoğunlukta. Hem anneler hem bakıcılar hem de bakıcı bulan şirketler bu kaosun bir parçası halinde. İşinin ehli şirketler olduğu gibi, sadece bakıcıyı bulup gerisine karışmayan ajanslar da cabası... Krizler kendi fırsatlarını doğurur. Artık bu kaostan etkilenen anneler Türk lirasına geçmeye ve maaşlara bir standart getirmeye kararlı. Görüştüğüm çoğu anne, dolarla maaş ödemeyi bırakıp Türk lirasına geçmiş. Dolar kurunu sabitleyenler de var. Çünkü geçen yıl bu zamanlar 600 dolar maaş ödeyen bir aile 2.064 lira öderken bu gün bu rakam 6.75 olan dolar kuruyla 4 bin 50 liraya çıktı. İki katı bir artış görülüyor. Annelerin sosyal medya üzerinden paylaştıkları ve ödemeyi düşündükleri maaş aralıkları ise şöyle:
Yeni gelen maaşları (ilk altı ay) 1800 lira + izin parası
6 ay-1 yıl arası tecrübeli adaylar 2 bin tl + izin parası
1-2 yıl arası tecrübeli adaylar için 2200 tl + izin parası
2-3 yıl tecrübeli adaylar için 2400 tl+ izin parası
4+ yıl tecrübeli adaylar için 2500 ile 2800 tl + izin parası.
İzin paralarının da alt - üst limit aralığı sınırlandırılmalıdır. İkiz ve üçüz bebeklere tek başına bakabilen bakıcılar için üst limit 3500 TL olmalıdır. Anneler ajansları da bu rakamlara sadık kalma konusunda anlaşmaya davet ediyor.
AJANSLAR NE DİYOR?
Doların yükselişiyle iki katına çıkan maaşlar konusunda bakıcı şirketlerinin de bir çalışması olup olmadığını merak ettik ve İstanbul Özel İstihdam Büroları Derneği Başkanı Vural Şeker ile konuştuk. Vural, artık dolardan TL'ye geçtiklerini söylüyor: "Son zamanlarda kurun dalgalanması ile ailelerimiz ne yapmaları gerektiği konusunda bizden destek istedi. Çünkü mağdur oluyorlar. Biz de dernek ve personel temin eden şirketler olarak toplandık. Maaşların artık dolarla değil Türk lirası olarak ödenmesinde uzlaştık. Özellikle Filipinli bakıcıların maaşları artık bin dolar değil, 5 bin lira gibi bir rakama sabitledik. Kuru sabitleyemedik, çünkü nereye gideceğini bilmiyoruz. Adayın deneyimine göre maaşlar değişiyor. Filipinli bakıcılar evde bir çocuk varsa 5 bin lirayı kabul ediyorlar. Ancak evde iki çocuk varsa 5 bin 500 lira istiyorlar. Bu da 900 dolara denk geliyor."
LİRA DEVRİ BAŞLADI
Vural, ailelerin de artık Türk bakıcı istediğini belirtiyor: "Gündüzlü elemanlarda 2 bin TL+ yol parası şeklinde oluyor. Aileler arasında Türk bakıcılara doğru bir rağbet başladı. Filipinlilerin dışında, Türkmen, Özbek gibi diğer ülkelerden gelen bakıcıların fiyatının da yatılı 3 bin + 30T L + yol parası, gündüzlülerin ise 2 bin + yol parası şeklinde... Kuru sabitleme durumu bana inandırıcı gelmiyor. Kuru 3 liraya sabitlemek inandırıcı olmaz çünkü kur şu an 6 küsur. Liraya sabitlemek daha mantıklı. Çünkü yabancı çalışanlar, ülkelerine dolar olarak para gönderiyorlar. Onlar işin bu tarafındalar."
BAKICILARIN CEPHESİNDE NELER OLUYOR?
Konuştuğum yabancı bakıcılar da doların yükselişinden memnun değil. "Bizim aldığımız maaş artmıyor ki, biz de istemeyiz tabii, daha fazla para vererek aynı miktarda doların alınmasını. Elimizden bir şey gelmiyor. Çünkü ülkemizde Türk parası geçmiyor, dolar olarak gönderiyoruz" diyorlar. Maaşların artık lira olarak ödenmesi durumunda ülkelerine dönüp dönmeyeceklerini soruyorum. Çoğu dönmeyeceğini, çünkü ülkelerinde iş imkânı olmadığını söylüyor. Ev hizmetlerinde çalışanların ayrıca sigortasının yapılması gerekiyor. Bir bakıcının aylık sigorta ücreti 761 lira. Bazı indirimler yapılsa, maaşlara ek olarak bir de sigorta ücreti aileleri çok zorlayabiliyor.
Olcay Nazlı Karakuş - Filipinli Danışmanlık Ajansı Yöneticisi
Kendi para birimi dışında maaş veren tek ülkeyiz
Olcay Nazlı Karakuş, Filipinli bakıcılarla çalışan danışmanlık şirketinin sahibi. Ülkemizdeki Filipinli bakıcıların neredeyse yüzde 80'ini o idare ediyor. Karakuş ile doların yükselişi ile artan maaşları, ailelerin ve bakıcıların bu durum karşısında neler yaşadığını ve şirket olarak nasıl çözümler bulduklarını konuştuk. "Ben Türk lirası ile maaş verilmesinin taraftarıyım. Bunun için de sosyal medya hesaplarımdan yayınlar yaparak Türk lirasına geçilmesini ya da kurun sabitlenmesini istedim. Ancak bakıcılardan 'biz işten çıkacağız, ülkeyi terk edeceğiz, başka ailelerin yanına geçeceğiz, dolar dışında maaş kabul etmiyoruz' gibi tepkiler aldık. Hâlâ direnişte bakıcılar. Kendi konsoloslukları da internet sitelerinden, "Maaş ödemeleri konusunda şikâyetleriniz olursa bize ulaşın, minimum 800-900 doların altında maaş kabul etmeyin" diyerek adeta kendi vatandaşlarını örgütledi. Ailelerimiz 1000-1200 dolar maaş verirken bu 700-800 dolara geriledi. Çünkü aileler kurun yükselmesiyle artık bu maaşları veremiyor. Ancak bakıcılar 'Dışarda bize 900 dolara işveren aileler nasıl olsa bulunur' diyerek iş kabul etmeyip oturuyorlar. Fakat hâlâ 900 doları rahatlıkla verebilen aileler de var. Bu örnekler olduğu, aileler bu rakamları verdiği sürece bakıcılar direnecek." 'Hong Kong, Dubai, Singapur'da onların çalışma bakanlığı tarafından verilen standart bir maaş vardır. Örneğin Filipinli için bu rakam 500 dolar ise, kimse ne bunun altında ne de üstünde verebilir. Fakat ülkemizde böyle bir çalışma olmadığı için piyasa serbest. İsteyen bin 500 dolar veriyor isteyen 800 dolar. Bu sistem ne zaman düzelirse, Çalışma Bakanlığı tarafından ne zaman bir standart getirilirse aileler o zaman rahat bir nefes alır. Dolardaki yükseliş nedeniyle maaşlar artınca aileler bize telefon etmeye başladı. Üstelik gelir düzeyi çok yüksek olan aileler bunlar. Hepsi Türk lirasına geçmek istiyor. Ancak bunu personellere anlatamıyoruz. Bizim dışımızda başka hiçbir ülke kendi para birimi dışında bakıcı maaşı ödemiyor. Dünyada durum böyleyken biz neden dolarla maaş ödeyelim? Üstelik diğer ülkelerde genelde asgari ücretin üçte biri verilir. Bizim ülkemizde ise asgari ücretin üç katından bile fazla maaşlar ödeniyor."
Evrim Kırmızıtaş Başaran
Bakıcımla ağlayarak konuştum
"Üç çocuğum var. Filipinli bir bakıcı ile çalışıyorum. İşe başladığında dolar 2.78 civarındaydı. Bin dolar ödüyordum. İngilizce bilmesi, anne olması ve işine hâkim olması nedeniyle Filipinli bakıcıyla çalışmayı tercih etmiştim. Dolar giderek yükseliyordu, ancak çok memnun olduğum için hiç konu etmedim. Ancak geçen ay bin dolar 5 bin liraya tekabül edince, artık konuşmanın zamanının geldiğini düşündüm. Çünkü bunlara artı olarak sigorta ve 200 lira izin ücreti de ödüyorum. Konuşmam kolay olmadı, durumu anlattım. Çocuklarına dolar gönderdiği için Türk lirasını kabul etmedi. Ben de artık 800 dolar verebileceğimi söyledim. Üstelik çocuklarım artık okula gidiyor. Evde neredeyse sıkılmaya başladı bakıcımız. Ancak çok memnundum kendisinden, bu konuşmayı bile ağlayarak yaptım. Haklarını da her zaman korudum. İlk defa bu ay 800 dolar maaş vereceğim. Kura baktığımızda bu rakam da gözüme batıyor ama her şey çocuklarım için. Memnun olmasam teşekkür edip yolumu devam ederdim. Biz gönül rızası ile durumu hallettik."
Zozan Sönmez
Tek derdim vatanımı korumak
"Dört yaşında bir oğlum ve Filipinli bir bakıcım var. Doların yükselmesiyle birlikte ödediğim para iki katına çıktı. Bir Türk vatandaşı olarak artık dolar ile maaş ödemek istemediğimi söyledim bakıcıma. O da 'Siz bir Türksünüz ve ülkenizi korumak adına bunu yapıyorsunuz. Ben de sizi anlıyorum ve şartlarınızı kabul ediyorum' dedi. Sosyal medya üzerinden çalışan annelerin başlattığı 'Bakıcı maaşlarında dolara son' hareketini destekliyorum. Ben maaşımı Türk lirası olarak alıyorsam, ödemelerimi de o şekilde yapmalıyım. Bu ülkede her ay milyonlarca dolar bakıcı maaşı ödemesi oluyor. Bu ülke ekonomisine zarar veriyor. Benim vatanım burası ve şu an tek derdim vatanımı korumak. Zaten dünya üzerinde en fazla maaşı bakıcılar bizim ülkemizde alıyor. Benim bakıcım benden önce Hong Kong da 300-400 dolara çalışıyormuş. Benden istediği rakamlar ise bunun çok üstündeydi. Bakıcıları da maalesef yoldan çıkaran biziz. Benim 900 dolara işe aldığım bir bakıcıya başka bir anne bin 500 dolar teklif edebiliyor. Durum böyle olmamalı, bunun bir standardı olmalı ve hak ettikleri maaşları almalılar."