Birçok kişinin yıllardır heveslenip de bir türlü girişemediği bir tutkudur karavanla yollara düşmek... Öyle ya bir bakıma evinizi dört tekerin içine sığdırıp dur durak bilmeden, Türkiye'nin dört bir yanını keşfetme düşüncesi aslında kime cazip gelmez ki? Hazır tatil sezonunun en hareketli günleri gelmişken bir alternatif tatil türü olarak karavanı ele alalım diyoruz. Tecrübeli karavancıların deneyimleri, özellikle dikkat edilmesi gerekenler, bu seyahatin ortalama maliyeti, keyifli rotalar ve en önemlisi bu meselenin büyüsü nedir diye soruşturmaya başlıyoruz. Her sabah başka bir gölün kenarında uyanmak, kendilerini doğanın kollarına bırakmak ve durmaksızın keşfetme isteği hemen her karavancının bu yola çıkmasındaki sebepler olmuş. Ancak böylesi bir haberi hazırlarken mevzunun beklediğimizden daha kapsamlı olduğunu da fark edip karavanla sadece tatile gitmeyen, tüm yaşamını orada sürdüren insanlara da rastlıyoruz. Elbette onlara da soruyoruz karavanın büyüsünü ve bu yaşam şeklinin detaylarını. Sonuç olarak karşımıza farklı yaş gruplarından farklı sosyal statülerden gelen insanlara dair bir ortak özellik çıkıyor: Özgür ve doğayla iç içe olma arzusu!
KAAN SEZER
İçindeki özgürlüğü yaşamak isteyenlere
Kaan Sezer (34) bir bankada elektrik teknikeri olarak görev yapmakta. Çalışma hayatının temposundan ötürü yaz dönemlerinde 10 günlük periyotlarda karavan tatiline çıkıyor son üç yıldır. Yol arkadaşları ise eşi ve kuzenleri. Sezer "Arabayla tatile çıkmaktan öte bir şey olan karavan ile yolculuk, insana gerçekten büyük mutluluk sağlıyor. Karavan ile bir yere gittiğinizde yeri beğenmezseniz yerinizi hemen değiştirebiliyorsunuz. Keyif almamak gibi bir şansınız olmuyor. Bu yüzden içinizdeki özgürlüğü yaşamak istiyorsanız kesinlik karavan diyorum." diyor. Kendisi henüz bir karavan sahibi değil ve her yaz kiralıyor. Ama bu noktada seyahatten en az üç ay önce kiralama işleminin tamamlanması gerektiği uyarısını yapmadan da geçmiyor, aksi takdirde araç bulmakta zorluklar yaşanıyormuş. Eşiyle birlikte çizdikleri rota ise hayli uzun; Antalya-Alanya-Kaş-Kalkan- Fethiye-Dalaman-Köyceğiz-Dalyan-Muğla- Marmaris-Kuşadası-İzmir-Bandırma-Balıkesir- Çanakkale-Bozcaada bölgelerine seyahat edip, kendi ifadeleriyle macerayı 'üzülerek' İstanbul'da sonlandırıyorlar. Son olarak bir karavan tatili öncesi mutlaka yanına aldığı şeyleri ve dikkat ettiği hususları öğrenmek istediğimizde Kaan Bey "İlk kez karavanla tatil yapacaksanız, konaklayacağınız kamp alanlarını belirlemeniz size fayda sağlayacaktır. Işıldak mutlaka olmalı. Olmazsa olmazım da sürülebilen sinek ilacı. Barbekü, balık oltası, çakı, sağlık çantası gibi şeyler de unutulmamalı" diyor.
ALTAY ÖZCAN
Hayat bize güzel
Altay Özcan (35), profesyonel turist rehberi. Bunun yanında yürüyüş ve bisiklet rotaları oluşturuyor, kendi deyimiyle bir 'kültür rotaları uzmanı'. Ama bundan daha ilgi çekici olanı yaklaşık bir yıldır yaşamını bir karavanda sürdürmesi. "Sizi bir karavanda yaşamaya yönelten sebepler neydi" diye sorduğumuzda Özcan şöyle yanıtlıyor: "Biraz tesadüfi oldu diyebiliriz. Çeşitli sebeplerle oturduğum evden çıktıktan sonra yaklaşık bir yıl kadar evim olmadan yaşadım. Bir ara Kapadokya'da rehberlik yapmaya giderken bir arkadaşımın aracını sattığını öğrendim, üstelik içinin karavan gibi yapılı olduğunu duyunca ne yapıp edip aldım. Freelance çalışan olduğum için hem gezip hem de çalışabiliyorum. Oldukça sık gezdiğimiz için sabit bir eve kira ödemenin çok da faydası yoktu zaten!" Özcan karavanda yaşamaya karar verdiğinde çevresindekilerinin tepkisi ise "Hayat size güzel olmuş" olmuş. Özcan'ın ise bu yorumlara cevabı "Konforlu bir biçimde geziyoruz. Güzel patikalar tepeler varsa koşuyoruz, güzel yollar varsa bisiklete biniyoruz, bir yerde bir yarış/etkinlik varsa üşenmeden gidiyoruz. Hem bunları yapıp hem de çalışabiliyorsanız, hayat gerçekten çok güzel!" şeklinde... Özcan bir yılın 10 ayında hep yollarda. Her türlü eşyası, ki bunlar yalnızca bir bavul kıyafet ve birtakım spor araç gereçleri, karavanında her daim yanında. "Karavanın büyüsü nedir" diye sorduğumuzda da "Büyüsü hareket özgürlüğünde. İstediğiniz yer sizin eviniz" diyor.
MEVLÜT YAMAN
Aslında evden farkı yok
Mevlüt Yaman, (37) dağcılık ve tırmanış sporları ile ilgili. Buna paralel olarak da iple erişim teknikerliği işleri yapmakta. Son altı aydır ise kendi yaptığı karavanda yaşıyor... Neden böyle bir karar aldığını soruyoruz, "Hayatımız doğadan kopuk bir şekilde çoğunlukla şehirlerde geçiyor. Zar zor kazandığımız paraları kira, fatura, vergi gibi giderlere harcıyoruz. Ben bu döngüyü kırmak için şehri terk etme kararını uzun bir zaman önce almıştım. Benim için önemli olan bol bol tırmanış yapabilmek, bu bölgelerde doğada yaşamak, o yüzden karavan çok iyi bir seçenek benim için" diye yanıtlıyor Mevlüt Bey. Yol arkadaşları sürekli değişmekteymiş karavan seyahatlerinde, "Genellikle macera seven arkadaşlarım gelir" diyor ve çevresinin karavanda yaşama kararına tepkilerini de ekliyor "Herkes oldukça pozitif çünkü birçok insanın hayali zaten karavanda yaşamak. Bunu gözlerinin önünde gerçekleştirmiş birini görmek, bunun mümkün olduğunu söylüyor insanlara." "Peki" diyoruz "Karavanda yaşamak hakikaten nasıl bir deneyim?" "Aslında evden bir farkı yok; kapıları perdeleri kapattığınız an kendi özel alanınızdasınız. Fakat, durduğunuz yerde manzaranız dağ, orman, deniz, göl oluyor ve dışarıya istediğiniz kadar yayılabiliyorsunuz... Yani karavanın iç hacmi sizi yanıltmasın, karavan eviniz, gezen bahçeniz oluyor" diyor Mevlüt Yaman.
ÖMER ÜNAL
Aile bağlarımız güçlendi
Ömer Ünal (39) Akyurt Belediyesi'nin park ve bahçeler müdürü. Son beş yıldır karavan tatili yapıyor ve bu tatile kendisini sevk eden şeyin "Özgürlüğün zirvesini yaşamak" isteği olduğunu söylüyor. Beş yıl boyunca kiraladığı karavanlarla Akdeniz bölgesinin tamamını, Karadeniz ve Ege'nin ise büyük çoğunluğunu gezmiş. Genellikle minimum yedi, maksimum 10 gün olmak üzere yaz aylarında ailesiyle birlikte düşmekte karavanla yollara... İlk deneyimlerinde başına kötü sürprizler de gelmemiş değil, örneğin, ikinci yılında arazi yollarını tercih edip Muğla'nın dağlarından geçerken karavanın yakıt hortumu kopmuş ve beş saat boyunca dağ başında çekici beklemek durumunda kalmışlar. Ünal "Böyle şeyler de karavancılığın içinde var, hazırlıklı olmak" lazım deyip itidalli davranıyor. Ancak daha fenaları da olmuş. 2015'te ailece Akyaka Ormanı'nda kamp alanında konaklarken bir anda etraftaki köpek sesleri fazlalaşmış ve Ömer Bey'in üç kızı korkmaya başlamış. Ömer Bey fener ile dışarıya çıktığında ise seslerin köpeklerden değil etrafı çevreleyen 30-40 yaban domuzundan geldiğini görmüş. Bir şekilde domuzları köpek gibi kovalayıp uzaklaştırmış ancak bu tedirginlik aileyi biraz olsun ürkütmüş. Karavan tatilinin ona neler kattığını sorduğumuzda Ömer Ünal çekinmeden yanıtlıyor: "Karavanın büyüsü özgür olmak, bağımsız yaşamak yeterince tek düze olan hayatımızdan bir nebze de olsa uzaklaşmak. Karavan, sanal hayatlardan kopup baş başa aile bireylerinin kaynaştığı bir ortamı yaşamamızı sağladı. Kendimizi keşfetmemizi, sınırlarımızı bilmemizi ve yollarda dostluklar edinmemizi sağladı."
DÖRT TEKER ÜZERİNDE EN KEYİF Lİ ROTALAR
- Kuzey Ege: Karavanla seyahat etmek veya kamp yapmak isteyenler için Kuzey Ege bölgesi en sık tercih edilen yerlerden birisi. Çanakkale, Behramkale, Assos, Balıkesir, Edremit özellikle başlangıç noktası İstanbul olan karavancılar için önemli bir alternatif. Keza Orta Ege bölgesindeki en iyi rotalar ise Çeşme ve Karaburun çevresi olarak öne çıkıyor.
- Likya Yolu: Akdeniz bölgesine gidildiği zaman ise göze ilk çarpan karavan rotaları Kemer, Çıralı ve Kaş oluyor. Bu bölgede seyahat edenlerin en çok uğradıkları alanlar ise Likya Yolu ve iç kısımlardaki koylar.
- Kapadokya-Nevşehir: Karavan kiralama şirketlerine göre özellikle kış aylarında yola çıkacakların Anadolu'daki ilk durağı eşsiz doğası ve manzarasıyla Kapadokya bölgesi. Bu bölge özellikle birçok kamp alanı barındırması sebebiyle tatilciler tarafından tercih ediliyor.
- Doğu Karadeniz: Bu bölgenin neden mükemmel bir rota olduğunu anlatmaya gerek yok. Yemyeşil coğrafyasından ve yaz aylarında bile serin ikliminden ötürü sıklıkla tercih edilen bir yer Doğu Karadeniz. Artvin, Giresun, Gümüşhane, Ordu, Trabzon üzerinden ilerleyen rotanın tek sıkıntısı ise biraz zorlu yolları.
BİR HAF TALIK TATİL ORTALAMA 3 BİN 800 LİRA
Zeynel Özkan, tatilkaravanda.com'un yöneticisi. Türkiye'de çok sayıda bulunan ka ravan kirala ma şirketlerinden birinde çalışan Özkan'a karavan tatil inin olmazsa olmazlarını, tüketici eğilimlerini, yurtiçindeki rotaları ve böylesi b ir tatilin maliyetini sorduk. İşte Zeynel Özkan'ın karavan tatiline dair söylediklerinden satırbaşları:
Kiralama yolu ile karavan tatili yapanlar genelde orta yaş grubu aileler, yaşları 30-45 arası. Bununla birlikte gözlemimiz, yaşı daha fazla olanlar genelde birkaç karavan tatili sonrası ya çekme ya da motor karavan sahibi olmuşlar ve da ha uzun süreli karavan tatilleri yapabiliyorlar.
Karavan tatilinde öncelikle tercih edilen rotalar Ege ve Akdeniz. Bu rotalarda karavan tatili seven ler bol miktarda kendilerine uygun kamp ve konakla ma alanları da bu labiliyorlar.
Ülkemizde karavan tatili özellikle mayıs eylül ayları arasında çok rağbet görmekte, anca k diğer dönemler de kültür turları yapan tatilciler güney sahilleri ve Güneydoğu ya da kış turizm bölgelerinde karavan seyahati gerçekleştirmekteler.
Karavanlar genellikle minimum yedi gün üzerinden kiraya veriliyor. Bir karavanın bir haftalık kiralama bedeli de özelliklerine göre değişiyor ve bu fiyat günlük 400-600 TL arasında. Bir haftada ortalama 750 ile 1000 lira arasında da yakıt gideri oluyor. Son olarak günlük 50-100 TL civarında da kampa lanlarında hizmet bedeli söz konusu. Kısacası bir karavan tatilinin bir haftalık ortalama maliyeti 3 bin 800 lira ola rak gözükmekte.
Kiralık karavanlarda her türlü mutfak ekipmanı, duş vesaire b ulunuyor. Yani b ir evdeki asgari yaşam standarlarınızı karşılayabiliyorsunuz. Haliyle çantanız kapıp gelmeniz yeterli olacaktır.