Yüzü gülüyor, mutlu ama yorgun olduğu da belli Rümeysa Kadak'ın... Yorgun olması da anlaşılabilir. Son iki aydır bir yandan yoğun seçim çalışmalarına katıldı diğer taraftan da finallerine girdi, stajını yaptı ve okuduğu Marmara Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği bölümünden mezun oldu. Hem mezun hem de vekil olarak belki de onu daha yoğun günler bekliyor. Fakat o şikayetçi olmadığı gibi "Bol koşuşturmacalı bir hayatın beni beklediği kesin. Ama en çok şükrettiğim kısım da bu" diyor 22 yaşındaki Kadak meclisin en genç milletvekillerinden biri. Fakat siyasete uzak bir isim değil. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dikkatini bir münazarada çektikten sonra AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) üyesi olmuştu. Buluştuğumuzda "İlk hatırladığınız toplumsal olay nedir" diye sordum, "Gezi Olayları" diye cevap verdi. "Ya öncesinde, mesela AK Parti'nin iktidara geldiğini hatırlıyor musun?" deyince "O zaman çocuktum TV'de çizgi film izliyordum" diyerek güldü. Sempatisiyle, enerjisiyle, çalışma azmiyle, zekasıyla mecliste fark yaratacağı kesin Rümeysa Kadak'ın... Bu öngörümü söyleyince "İnşallah" dedi. Sonrasında siyasete niye girdiğini, vekillik sürecini ve hedeflerini anlattı.
- Haliç Kongre Merkezi'nde yapılan bir münazarada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dikkatini çekip AK Parti MKYK listesine girdiniz. Siyasete ilginiz var mıydı yoksa biraz kader mi siyasetle buluşmanız?
- Orta vadede böyle bir düşüncem yoktu, ben sivil toplum alanında çalışmak istiyordum. Geçtiğimiz dört sene boyunca sivil toplum alanında aktif görev alıyor, insanların yüzünü güldürecek projeler yapmaya gayret gösteriyorduk. Düzenlediğimiz uluslararası bir münazara şampiyonasında açılış konuşmasını yaptım. Sonrasında Cumhurbaşkanımız uygun görmüşler, kendimizi MKYK listesinde gördük.
- Sizce bu neyin göstergesi?
- Sivil toplum faaliyetleriyle ilgilenen, Ankara'yla hiçbir ilişkisi olmayan bir gencin çalışmalarının da Cumhurbaşkanımızca fark edilmesi ve değer görmesi, tüm gençliğe verdikleri değeri, teveccühü gösteriyor aslında! Bu güvene ve teveccühe layık olmak için herkes bir birim çalışıyorsa biz on birim çalışacağız inşallah!
- Peki bu MKYK deneyinde neler gördünüz?
- Şunu belirtmek isterim, geçtiğimiz bir yılda MKYK deneyimim sürecinde AK Parti'nin Türkiye'nin, hatta dünyanın en büyük sivil toplum kuruluşu olduğunu gözlemledim. AK Parti'yle birlikte Türkiye, dünyanın en cömert ülkesi oldu. Eskiden derneklerde gönüllü çalışırken yaptığım projelerim 3 yüz kişiyi etkilerken şimdi 3 milyon kişiyi etkileme şansına sahibim. Bunu siyasetin en büyük faydası olarak görüyorum. Beni bu süreçte en çok motive eden nokta da buydu aslında.
- Seçim döneminde gençlerin siyasette aktör olmasına dair önyargıları vardı insanların. Bu kadar genç insanlardan milletvekili olur mu diyorlardı. Kampanya döneminde belki siz de bu tür önyargılarla karşılaşmışınızdır. Bu tür tepkiler hakkında ne düşünüyorsunuz?
- Sokrates bundan 2 bin 500 sene önce şöyle diyor: "Günümüzün çocukları lüksü seviyor. Kötü davranışları var, otoriteye başkaldırıyorlar, yaşlılara saygıları yok, çalışmak yerine lak lak etmeyi seviyorlar." Diğer filozoflar da dönemlerindeki gençlerle ilgili benzer şeyler söylüyor. Bu da gösteriyor ki büyüklerin gençlerle ilgili şikayetleri hep olacak. Sanırım doğanın kanunu. Fakat ben karşılıklı anlayış geliştirildiğinde önyargıların kolayca yıkılabileceğini düşünüyorum. Cumhurbaşkanımızın gençlerle iletişimi ve gençleri doğru okuması bize çok ümit veriyor!
- Peki siyasilerin, siyasete girmek isteyen gençlere bakışını nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Ak Parti dışındaki siyasileri değerlendiremiyorum, zira gençlere yer vermiyorlar dahi. Bu çok büyük bir eksiklik. Bizimse gençliğe verdiği önemi sadece lafta bırakmayan bir liderimiz var. Sürekli olarak genç isimlere, gençlik kollarından yetişmiş arkadaşlara partinin ön saflarında yer veren bir lider. Aklıma gelen üç-dört kişiyi sayayım. Fatih Şahin eski gençlik kolları başkanımız, şu anda partinin genel sekreteri. Erkan Kandemir eski gençlik kolları başkanımız şu an İstanbul vekili, Hamza Dağ eski gençlik kolları başkanımız şu an genel başkan yardımcısı. Mevcut Ak Parti Genel Merkez Gençlik Kolları Başkanı'mız Ahmet Büyükgümüş Yalova'dan vekil seçildi. Bir yıllık MKYK sürecimde gördüğüm kadarıyla Cumhurbaşkanımız gençlik meselesine sadece yaş olarak da bakmıyor. Kanımızın deli akmasını, enerjik olmamızı, çalışkan olmamızı önemsediği kadar, çağın meselelerini yakalamayı, gençlerin sorunlarını çözmeyi, onlara değer katmayı da çok önemsiyor.
- Bu adaylık sürecinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la temasınız olmuştur, neler söyledi size?
- Cumhurbaşkanımız gençlerle her bir araya geldiğinde bizlere ne kadar güvendiğini ve çok çalışmamız gerektiğini hatırlatıyor. Bu güvene layık olmak için de çok çalışacağız!
EĞİTİMDE KALİTE GEREKİYOR
- Mecliste özellikle eğitim ve gençlik konularında çalışmak istediğinizi söylüyorsunuz. Nedir bu iki konuya odaklanmak istemenizin sebebi?
- Geçtiğimiz 16 yılda temel sorunlarımızı çözdük. Altyapı sorunları, darbe tehditleri, ekonomik bağımlılık gibi. Şimdi üstyapı projelerine odaklanma vakti. O sebeple Cumhurbaşkanımız bu yeni dönemi, eğitim seferberliğinin yapılacağı, yüksek teknoloji projelerine odaklanılacak bir dönem olarak görüyor. Eğitimde kalitenin artması için yoğun bir çalışma yapmamız gerekiyor diye düşünüyorum. Aynı şekilde gençlerimizin hareketliliğini arttıracak, uygulamalı eğitimi önceleyecek pek çok proje de gerçekleştirilmeli. Ayrıca hem öğretmenlik okumam hem de gençlik STK'larında aktif rol almam sebebiyle ilgilenmekten en çok zevk aldığım iki konu.
- "Gençlerin dilinden gençler anlar" diyorsunuz. Peki genç olmayan siyasetçiler gençlerle ilgili neleri gözden kaçırıyorlar?
- Biz genç vekiller olarak gençlerin deneyimlediği meseleleri sadece bilmiyor, bizzat yaşıyoruz da. Tüm siyasilerin de, yaklaşık 17 milyon genç seçmene sahip olduğumuzu unutmamaları gerekiyor. Üstüne nüfusumuzun da yarısı 30 yaşın altında. Nasıl ki tarım sorunlarımızla ilgili o alanı iyi bilen vekillerimize yer veriyorsak mecliste aynı şekilde 40 milyon insanın sorunlarını, dertlerini, hayallerini daha iyi bilen kişilere yer vermemiz gerekiyor. Bu süreçte farklı siyasi görüşlere sahip birçok gençten destek mesajı aldım. Gençlerin de genç bir vekil tarafından temsil edilmek istediğine bizzat şahit oldum. Keşke diğer partiler de bunu göz ardı etmeselerdi.
ERDOĞAN'IN HEYECANINI VE AZMİNİ ÖRNEK ALIYORUM
- Sizin kuşak Erdoğan dışında bir lider görmediğini söylüyor. Kimi de bu durumdan yakınıyor. Oysa siz de belki başka lider görmediniz ama onunla birlikte siyaset yapmaya başladınız. Genç bir insan ve siyasetçi olarak Erdoğan'ın hangi özellikleri sizin gözünüzde öne çıkıyor?
- 2000 öncesini okuduğunuzda, belgeseller izlediğinizde Cumhurbaşkanımızdan başka lider görmemiş olmaya şükrediyorsunuz. Bizden önceki nesiller de biraz fazla lider görmüşler. Özellikle de 90'larda. Neredeyse her yıl değişen başbakanları görüyoruz. Bizim dönemimiz bir istikrar dönemi oldu. O sebeple de çok büyük hizmetler yapılabildi. Seçim kampanyasında orta yaş üstü kadınlarla görüştüğümde pek çoğu şöyle dedi: "Ha bu Tayyip'ten önce su akmıyordu su." Benim için Cumhurbaşkanımız 'su akıtan adam' işte, yani icraatçı, halkın isteklerini, taleplerini yerine getiren hizmet aşığı bir lider. Zaten sürekli olarak kendileri de "Biz bu halka hizmetkar olmaya geldik" diyor.
- Peki hangi özelliklerini kendinize örnek alırsınız?
- Çalışkanlığını, heyecanını, azmini örnek alıyorum. Çok merhametli ve vizyoner bir lider.
HEM FİNALLERE HEM SEÇİME GİRDİ
- Seçim sürecinde bir de üniversitede finallere girmişsiniz, nasıl üstesinden geldiniz?
- Oldukça zordu tabii. Staja da gitmem gerekti, 300 sayfalık bir ödev raporu teslim etmem de. Kimi zaman hem ev sohbetine katılmam, esnaflarımızı ziyaret etmem hem de internet için videolar çekmem gerekiyordu. Çok ilginç bir ay geçirdim. Uykusuz ama çok anlamlı geçen bir aydı.
HER KESİMDEN DESTEK MESAJI ALDIM
- Arkadaşlarınızdan nasıl tepkiler geldi vekil seçilince. Onların mecliste gündeme getirmenizi istediği konular oldu mu?
- Arkadaşlarımın çoğu zaten ilgi alanım olan eğitim ve gençlik alanlarında çalışmamı istediklerini dile getirdi. Birçok arkadaşım, benimle aynı görüşten olsun olmasın, çok güzel destek mesajları göndermiş! Beni en çok da bu mutlu etti!
- Nasıl bir hayat bekliyor sizi? Çünkü İstanbul'da oturuyorsunuz ama artık Ankara'da görev yapacaksınız...
- Bol koşuşturmacalı bir hayatın beni beklediği kesin. Ama en çok şükrettiğim kısım da bu.
İNŞALLAH GENÇLERİN YÜZÜNÜ GÜLDÜRECEK İŞLER YAPARIM
- Vekil seçilince sizin isminiz üzerine bir odaklanma oldu. Nasıl bir duygu yaşadınız?
- Beni mutlu eden, farklı siyasi görüşe sahip arkadaşlarımızın da içinde olduğu gençlerden gelen destek mesajlarıydı! Gençlik, siyasi görüşü ne olursa olsun, genç düşünen genç vekiller tarafından temsil edilmek istiyor. Bu da Cumhurbaşkanımızın gençleri doğru okumasının bir göstergesi. Umarım onların yüzünü güldürecek işler yapmam nasip olur!