İlkokul çağlarını anımsadığımızda hepimizin aklında okula gitmek istemediği, karnının ağrıdığı günler kalmıştır. Nedendir bilinmez bu günler hep okulda aşı yapılacağı günlere denk gelir. O günlerde farkında olmadığımız ve belki de kaçmaya çalıştığımız aşıların hem bireysel hem de toplum sağlığı açısından önemi büyük. Öyle ki insanlar aşı ile tedavi edilebilecek hastalıklar yüzünden hayatını kaybedebiliyor. Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri tarafından yapılan bir araştırma dünyanın bu yıl grip sezonunu rekor çocuk ölüm sayısıyla atlattığını ortaya koydu. Toplamda 172 çocuk hasta 2017-2018 sezonunda griple bağlantılı şekilde hayatını kaybetti.
DAKİKADA BEŞ KİŞİ KURTULUYOR
Oysa günümüzde insanların ölümüyle sonuçlanan bazı hastalıklar aşı sayesinde tarihe karıştı. Kızamık, kızamıkçık, çiçek hastalığı, verem gibi hastalıklar kolayca önlenir oldu. Günümüzde 26 hastalığa karşı aşı üretilmiş durumda ve farklı 20 hastalık içinse çalışmalar devam ediyor. Aşılama sayesinde her 60 saniyede bir dünya genelinde yaklaşık beş kişinin hayatı kurtuluyor. Aşılar her yıl yaklaşık 3 milyon hayat kurtarıyor ancak bugün dünya genelinde olması gerektiği seviyede değil. Her yıl 1 milyar dozdan fazla aşı üreten Sanofi Pasteur, UNICEF ile uluslararası örgütlere 500 milyon doz aşı sağlıyor. Dünya genelinde yarım milyardan fazla insana ise aşı ulaştırılıyor. Yıllık grip salgınları üç ila beş milyon ağır hastalık olgusuna ve 290.000 ile 650.000 kişinin ölümüne yol açıyor. Her yıl 'Bu yıl daha sağlıklı olacağım' kararı alıp spor salonlarına üyelikler yaptırıyoruz, beslenme programları oluşturuyoruz ancak olmamız gereken aşılar için aynı özeni göstermiyoruz. Uzmanlar spora, sağlıklı beslenmeye ayrılan maddi ve manevi kaynakların, her yıl aşı için de geçerli olması gerektiği görüşünde. Aşılamaya yapılan yatırım sağlıklı yaşama yapılan yatırımın bir parçası haline gelmeli.
Dr. Nicholas Jackson
AŞI KARŞITLARININ İDDİALARI EFSANE
Sanofi Pasteur Global Araştırmalar Bölümü Başkanı Aşılama şu an bireysel boyutuyla da toplumsal boyutuyla da tek bir şeye odaklanıyor: Enfeksiyon yoluyla bulaşan hastalıkları önlemek. Türkiye'de çocukların aşılanma oranları sevindirici derecede yüksek. Yüzde 96'lık bir seviyede. Aşılama hakkında dolaşan bir çok söylenti var. Aşı karşıtlarının en yaygın iddialarından biri aşı olmanın çocuklarda otizme sebep olduğu. Aşı karşıtlarının iddia ettiği bu görüşler tamamıyla bir efsane. Danimarka'da 1 milyon çocuk üzerinde yapılan araştırmada aşının otizmle ilgisi olmadığı kanıtlandı. İçinde cıva olduğu ve bu yüzden zararlı olduğu söylentisi de bir mit. Ton balığında bile aşının içindekinden daha fazla cıva var. Bir yanılgı daha var. Bilim insanlarının, aşının güvenli olduğundan emin olmadıkları söyleniyor ancak bu da tamamen yanlış. Bir aşının üretimi yaklaşık 10 yıl sürüyor. Binlerce insan üzerinde araştırmalar yapılıyor. Ayrıca insanlar yetişkinlerin aşıya ihtiyacı yok zannediyor. Oysa gripten değil gribe bağlı gelişen komplikasyonlar yüzünden insanlar ölüyor. Teknoloji aşı geliştirme sürecine destek oluyor. Bilgisayarlar, robotlar yavaş yavaş insan vücudunu ve bağışıklık sistemini anlamaya başladı. Yapay zeka bu konuda bize çok yardımcı olacak. Ancak tüm bunları kullanmak için dünyanın her yerinden yeteneklere ihtiyaç var. Geçtiğimiz beş yılda üretim süreci için 4.7 milyar euro harcandı. 500 milyon euro ise araştırma ve geliştirme departmanımız için kullanıldı.
BÜYÜKLERE AŞILAR
Her yıl grip aşısı
10 yılda bir tetanoz, difteri aşısı
65 yaş üstü herpes virüsü(uçuk) aşısı
50 yaş üstü zatürre aşısı
Hepatit A, B aşısı
Kuduz aşısı
Sarıhumma aşışı (Özellikle sık seyahat edenler için)