24 Haziran seçimleri aday listeleri açıklandığında her partinin kadın aday sayısının diğer yıllara göre arttığı görüldü. Toplumun yarısını oluşturan kadınlar bu sayıyı yeterli bulmasa da artıştan herkes memnun. Kadın adaylar, mevcut sorunların farkında. Öncelikle kadına yönelik şiddetin durdurulması için harekete geçeceklerini söylüyorlar. Fırsat eşitliği, doğum izninin artırılması, erken yaşta evliliklerin önüne geçilmesi, iş hayatında kadına yönelik mobbing'in ve haksızlıkların durdurulması için şimdiden projeler yapılmış. Kadın adayların sayısındaki artış, Türk kadınının geleceğini Meclis'teki kadınların planlayacağını gösteriyor. Biz de kadın adaylara kadınlar için nasıl bir gelecek planladıklarını ve hangi sorunları çözmek için mücadele edeceklerini sorduk...
RAVZA KAVAKÇI
İstanbul 1. Bölge AK Parti Milletvekili Adayı
Türk kadını şahlanış dönemine giriyor
AK Parti ile kadın hakları konusunda son 16 yılda büyük bir dönüşüm yaşandı. Kadına karşı ayrımcılığı önlemek için pek çok alanda girişimler yapıldı. Daha önce devletin uyguladığı ayrımcı politikalar ortadan kaldırıldı. Başörtüsü gibi bir yasağın ortadan kalkmasını AK Parti sağladı. Önceki nesillerin hayal edemediği bir şeydi bu.
Kadına karşı ayrımcılık ve şiddetle de ilgili önemli politikalar AK Parti tarafından hayata geçirildi. Ancak hâlâ bütün dünyada olduğu gibi içten içe belirli noktalarda kadına karşı ayrımcılığın açık açık söylenmediği iş, istihdam hususunda genelde erkeklerin tercih edildiğini, kadınlara şans verilmediği düşünüyorum. Buna dair AK Parti olarak belirli politikalarımız var.
Kızım doğduğunda işten ayrılmak zorunda kalmıştım. Ancak şimdi esnek çalışma saatleri var. Bütün kadınlar çalışmak ya da iş hayatında olmak zorunda değil. Evinde olup üreten ya da anne olmayı seçen kadınlarımız için de birçok imkân var. Bunların arttrılarak geliştirilmesi, toplumun her alanda temel direği olan kadınlarımızın sesinin duyurulmasını sağlamak bizim görevimiz.
Hem anne adayları hem de yeni bebeği olmuş anneler için birçok düzenleme yapıldı, dahası da yapılabilir. Bunun için alan çok. Babalar için bile süt iznini getirmiş bir hükümetiz. Bundan sonrası için de artık yeni hizmetler üretmekle birlikte mevcut hizmetlerin kalitesi nasıl yükseltilebilir, hem annenin hem babanın hem de ailenin daha sağlıklı olabilmesi için neler yapılabilir konusunda gece gündüz çalışmaya hepimiz talibiz.
2023 hedeflerine giden yolda bu yeni dönem, Türkiye ile birlikte Türkiye Cumhuriyeti'nin bütün kadınlarının da şahlanış dönemi olacak.
SERAP YAŞAR
İstanbul 2. Bölge AK Parti Milletvekili Adayı
Kadın iş hayatında korunacak
16 yıllık iktidarımız döneminde, kadının hem iş hayatında hem sosyal hayatta varlığını üst düzeye taşıyabilmek adına önemli politikalara imza attık. Kadınlara seçme ve seçilme hakkının tanındığı 1934 yılı bizler için nasıl bir milatsa, 2011 yılında "Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı"nın kaldırılarak yerine "Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın kurulması bir dönüm noktasıdır. Bakanlık ile birlikte Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü'nün resmiyet kazanması ise Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın kadın politikaları konusuna verdiği önemin lafta kalmadığının, yüzeysel, popülist politikalara kurban edilmediğinin göstergesidir.
Kadına pozitif ayrımcılık ilkesi, özellikle iş hayatı bağlamında uygulandı. Girişimci kadınlara verilen desteklerle hayallerini gerçekleştirmeleri için önemli adımlar atıldı. İşyerinden taciz, mobbing ya da benzeri baskıları yaşayan kadınlar yasayla koruma altına alındı. Bu politikaların devamı için çalışmaya devam edeceğiz.
Kadınların aile bütünlüğü bozulmadan siyaset yapmaları, karar mekanizmalarında yer almasının teminatı AK Parti'dir. Cumhurbaşkanımız kıymetli eşi Sayın Emine Erdoğan; "Çok şükür ki bu coğrafya, kadını hayatın her alanında baş tacı eden, ona kıymet ve değer veren bir kültürle yoğrulmuştur" derken bizler de bu düsturu anayasal güvence altına aldık. Kadınlarımızın sürdürebilir iş imkânlarına kavuşması adına son derece önemli adımlar attık.
Kadınların siyasette olması, toplumsal barış, uzlaşı ve huzurun tesis edilmesi için gereklidir. Kültürel ve ahlaki değerleri nesilden nesile aktaran, toplumun yarısını oluşturan kadınlarımızın meclisimizde de bu değerlere bağlı politikalar üretmesi ülkemizi ileriye taşıyacaktır. Erkek ve kadın bakış açısını daha adil ve dengeli oranda temsil eden bir meclis ancak tam demokrasiyi sağlamış olur. Güçlü bir demokrasi de güçlü bir meclis, güçlü bir hükümet ve güçlü Türkiye demektir. Bu doğrultuda Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde çalışmalarımıza devam edeceğiz.
NEVİN TAŞLIÇAY
Ankara 2. Bölge MHP Milletvekili Adayı
Eğitim en hassas noktamız
Ülkemiz 2000'li yıllar boyunca çok hızlı ekonomik ve sosyal dönüşümlere tanıklık etti. Şehirlerimizin nüfusu ve toplumumuzun eğitimli kesimlerinin sayısı ile birlikte kadınlarımızın ekonomik ve sosyal hayattaki rolü ve önemi de hızla arttı. Değişen toplumsal ihtiyaçlarımız karşısında kadınlarımız, ekonomik ve sosyal hayatta aldıkları sorumlukları, siyasi hayata doğru da yıldan yıla genişlettiler. Bu süreçte kadınlarımızın Türkiye'nin karşı karşıya olduğu sorunların çözümü adına, partimizin politikalarına duydukları yakınlık ise göz ardı edilemez durumda. Parti olarak kadınlarımızın sorunlarından haberdarız ve çözüm önerilerimizle milletimizin karşısına çıktık. Önceliğimiz ise kadının siyasette görünürlüğünü ve ekonomideki rolünü geliştirmek adına milletimizin hak ettiği refah seviyesine ulaşabilmesi, ülkemizin küresel ekonomide rekabet edebilmesine oldukça bağımlı durumda. Tahmin edilebileceği gibi, bu da ancak üniversite ve meslek lisesi mezunu sayımızın nitelikli bir şekilde artmasına bağlı. İşte kadınlarımız, bu durumun belki de en fazla farkında olan kesim. Yapılan saha çalışmaları, çalıştaylarımız ve istişare toplantılarımız da gösteriyor ki, kadınlar, çocuklarının eğitiminde erkeklerden daha fazla sorumluluk alıyorlar. Çocuklarının eğitim ve sosyal hayatlarının her aşamasını, dikkatli bir şekilde planlamaya çalışıyorlar. Kız çocuklarının eğitimi de bu konuda en hassas yanları. Daha da önemlisi ise bu süreçte kendilerini sürekli yeniliyor ve çocuklarını geleceğe en iyi şekilde hazırlıyorlar.
Bizler de, kendisini ve ailesini çağın şartlarına uyarlamada bu derece başarılı olan kadınlarımızın siyaset yapmalarını kolaylaştıracak ve cesaretlendirecek politikalar geliştirmek için daha önce hazırladığımız yol haritasını meclis çatısı altında bir adım daha ileriye götürmeyi hedefliyoruz.
EMİNE SARE AYDIN YILMAZ
İstanbul AK Parti 3. Bölge Milletvekili adayı / KADEM Genel Başkanı
Doğum izni artacak
Kadınlar olarak çok şanslı bir dönemdeyiz. Çünkü kadınların gücüne, kabiliyetine, yönetim, muhakeme, duygusal zekâ tarafına inanan ve bunu gören bir Cumhurbaşkanımız var. Bunun için tüm alanları kadınlara açıyor. Önemli olan, kadınların bir araya gelerek Cumhurbaşkanımızın açtığı bu alanlardan içeri girebilmeleri.
Evde vergi muafiyeti tanınarak el emeği ile üreten ve gelir elde eden kadınlarımız için her ay sigorta priminin bir kısmını devlet ödüyor. Örneğin bu düzenlemenin yapıldığı 2012 yılında, evde üreten kadın her ay 30 gün prim ödemek yerine 19 gün prim ödedi ve kalan günler de devlet tarafından karşılandı. Daha ilerisi var mı?
Cumhurbaşkanımız kadın istihdamını yüzde 40'a çekeceğini de söyledi. Bu bir vaattir ve bunu gerçekleştirebilmek için aynı kararlılıkla sosyal politika da üretilmesi gerekir. Bugün çalışan kadının önünde duran en büyük engel aile ve iş hayatı arasında bir dengenin kurulmamasıdır. KADEM olarak altı yıldır bunun için çalışıyoruz. Meclis'e geldiğimde çalışan kadınların hem çalışma hayatını hem de aile hayatını rahat bir şekilde sürdürebileceği sosyal politikaların ve yasal düzenlemelerin yapılarak uygulanabilir hale gelmesi için çalışmalar yapmak istiyorum. Esnek çalışma saatleri ve daha fazla doğum izni için çalışacağım.
150 çalışanı olan bir işletmenin çocuk bakım mekânı açması gerekiyor. Bunun için çalışacağım. Belediyelerin çocuk bakım merkezi açması için gerekli yasal düzenlemelerin oluşturulması ve yine evde çocuk bakan kadınların da her mahallede rahatça ulaşabileceği, kamunun da ona destek verebileceği çocuk bakım eğitim merkezleri için çalışacağım.
Önümüzde kadına yönelik şiddet, erken yaş evlilikler ve çocuk istismarı gibi çok önemli sorunlar var. Ve bu sorunlara karşı caydırıcı, daha güçlü ve daha kalıcı çözümler bulmamız gerekiyor. "Bunu yaparsam cezası budur" deyip cezanın gücü ve caydırıcılığının da kişi tarafından görülebildiği yasaları yapmak gerekiyor.
Kadını; dini, kimliği, tercihinden dolayı dışlama, ayrımcılığa maruz bırakma ve nefret suçu gibi durumlar da yine Meclis'te çalışacağımız konuların başında geliyor.
Diğer bir mevzu ise aile birlikteliği... Eşler arasındaki iletişimin sevgi ve saygı çerçevesinde devam ettiği, bunun çocuklara yansıdığı güçlü aileleri kurmak istiyoruz. Güçlü bir kadın, güçlü bir aileyi ayakta tutar. Güçlü aile güçlü bir ekonomiyi, güçlü ekonomi de devleti ayakta tutar. Devletin geleceğini ayakta tutacak, gücünü belirleyecek yine kadınlardır.
Boşanma süreçleri ve bu süreçlerin ortaya çıkardığı; velayet, nafaka gibi konular önümüzdeki dönemde konuşup tartışacağımız meseleler olacak. Uzlaşı, işbirliği ve tarafların bir araya gelmesi ile meselenin hakikatini iyi irdeleyip toplumun gerçeklerine oturttuktan sonra karar verilecek.
DENİZ DEPBOYLU
Aydın MHP Milletvekili Adayı
Fırsat eşitliği sağlayacağız
Toplumun yarısını kadınlar oluşturuyor. Kadınların da siyaseten ele alınması gereken sorunları var. Ekonomik, adalet, sağlık, eğitim gibi pek çok alanda toplumda fırsat eşitliğine sahip olması gerekiyor. İktidara gelen tüm hükümetler bu fırsat eşitliğinin sağlanması ve sorunlarının çözülmesinde gerekli politikaları üretmek zorunda. Eğitimde fırsat eşitliği bunun en önünde geliyor. Fırsat eşitliğini yakalamak demek eğitimle birlikte sosyal ve kültürel hakların kazanılması ekonomik refahın sağlanması, istihdamda kadının yer bulması demek.
Kadına şiddet sorunu bizi çok endişelendiriyor. Bundan beş bin yıl önce Göktürklerde bile kadın siyasi ve hukuki alanda erkeğe eşdeğer bir konuma sahipti. Erkekler birlikte ok atmayı, ata binmeyi, avlanmayı öğrenip savaşlarda topraklarını savunuyorlardı. Bu tutum kadın ile erkeği siyasette de eşit hale getiriyordu. İlerleyen dönemlerde kadının yeri değişse de İstiklal Harbi'ne baktığımızda kadının yine ön plana çıktığını görüyoruz.
Mustafa Kemal Atatürk'ünde bize verdiği haklarla da farklı statüye sahip olduk. Atatürk'ün dediği gibi: "Bir topluluk kadın ve erkek olarak iki önemli unsurdan oluşur. Toplumun bir tarafını geliştirip diğer tarafını geliştirmemek olanaksızdır. Toplumun yarısı zincirlere bağlı kaldıkça diğer yarısının göklere yükselmesi mümkün değildir."
Her yüz kız öğrenciden kırkının eğitiminin ileri aşamalarında okulu bıraktığını görüyoruz. Hala erken yaşta kızlar evlendiriliyor. Tüm bunlara çözüm üretmemiz gerekiyor.
MHP Kadın, Aile ve Engellilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olarak başta ekonomik, sağlık eğitim gibi alanlarda fırsat eşitliği ve kız çocuklarının erken yaşta evlendirilmesi sorunuyla ilgili titizlikle çalışacağız. Modernleşme yolunda toplumun önünde engel olan her sorunu aşmak zorundayız.
Bir kadın siyasetçi olarak kadınlar üzerinde daha hassas, uygulanabilir, nitelikli, detaylı politikalar üretme konusunda çalışmayı hedefliyorum. Bugüne kadar 26. Dönem yasama çalışmalarımızda grubumu temsilen görev aldım. Yaptığımız çok değerli çalışmalar ve bu çalışmalarda gördüğümüz başka sorunlar da var.
Yasalarımızda kadınların aleyhinde olan mevzuatlar söz konusu ise bunlarında teker teker bulunup düzeltilmesi gerekiyor. MHP olarak kadın ve erkeğe eşit fırsatların sunulduğu, kadına saygının ön planda olduğu, çağdaş bir yaklaşımla sorunların çözümü içim etkin politikalar geliştirmek için hazırız.
KADIN ADAYLAR VAAT EDİYOR:
Kadına şiddeti ve ayrımcılık önlenecek Doğum izni artacak Kadın istihdamı artacak Erken yaşta evlilikler önlenecek Eğitim eşitliği sağlanacak Kadın karar mekanizmalarında da yer alacak Kadına yönelik taciz ve mobbing durdurulacak Çocuk bakım evleri açılacak