Adı Merve Çirişoğlu Çotur. Aslen Kastamonulu. Boğaziçi Üniversitesi matematik öğretmenliği mezunu. İngiltere'de, University of Arts London'da animasyon bölümünde eğitimini tamamlamasının ardından kendi işini kuran Çirişoğlu animasyon, illüstrasyon, tasarım ve müzik projeleriyle ilgileniyor, dersler veriyor. Fakat onunla bu söyleşiyi gerçekleştirmemizin nedeni bunlar değil.
Çirişoğlu'nun hikayesi 2011'de başlıyor. O dönemde Afrika'daki katarakt ameliyatı çalışmaları hakkında "Bizim elimizden ne gelir acaba?" diye düşünen Merve ve oda arkadaşı Meryem'in çizim ve tasarımla da ilgili olmaları sonucu bir iyilik hareketinin tohumları yeşermeye başlıyor.
İlk etapta kendi orijinal tasarımları olan 80 tane kitap ayracının çok beğenilip henüz ilk günden tükenmesi ikilide daha fazla iyiliğe aracı olmak umudu yaratıyor. Hemen tasarlanan yeni ayraçlar, akabinde onların da tükenmesi ve projenin diğer üniversitelere de yayılmasıyla hareketin kimliği yavaş yavaş oturmaya başlıyor.
Öncelikle bir web sitesi hazırlanıyor ardından da gelen talepler doğrultusunda rozet, not defteri, anahtarlık gibi ürünler listeye ekleniyor. Nihayetinde 21 katarakt hastasının ameliyat masraflarını çıkarıp üstüne de yetimhaneler inşa ettirecek bir bütçeye ulaşılıyor.
Çirişoğlu ile 2011'den günümüze İyilikhane serüvenini konuştuk ve geleceğe dair bir tutam umutla dolduk. Öyküsünü ise şu cümleyle de özetledi: "Benimkisi insan olmanın hakkını verme çabası..."
- Kitap Ayracı Projesi'nin hangi aşamasında "Bu beklediğimizden daha ileri bir noktaya gidiyor" dediniz?
- Kitap Ayracı Projesi'nin üçüncü haftasında ürünlerden elde ettiğimiz bağışlarda tatmin edici bir düzeye ulaşmıştık. İHH'dan Zeliha Kaya ablamızın teklifiyle Malavi'de 130 bin TL değerinde bir yetimhane inşa ettirmeye karar verdik. İlk etapta bu denli bir miktar bizi ürkütse de sınırlarımızı zorlayarak ilk yetimhane projemizi üstlendik. Afrika insanını yakından tanıdık, yetim çocukların karşılaştığı zorluklara şahit olduk, binlerce hayata dokunduk. 2014'ün şubat ayında yetim ve ihtiyaç sahibi çocukları merkeze alan İyilikhane Derneği'ni kurduk.
- Afrika'ya açılma fikri nasıl ortaya çıktı?
- Özellikle Afrika olsun diye bir fikir yoktu. Yetim çocuklar, yeryüzünde yaşanan savaşlardan, kıtlıktan, afetlerden en çok etkilenen kesim olduğundan, onlar için çalışmalar yapmak istedik. O günlerde Afrika'nın en fakir ülkelerinden biri olan Malavi'de İHH'nın fizibilite çalışmasını yaptığı bir proje olduğu için vakit kaybetmeden onu üstlenmeye karar verdik. Sonrasında 2012'de Patani'de büyük bir okul inşa ettirdik. Projelerimizi hayata geçireceğimiz ülkeleri seçerken bölgedeki ihtiyacın aciliyetine, partner kurumun güvenilirliğine, projenin sürdürülebilir ve şeffaf olmasına dikkat ediyoruz.
'Bana ilham oldunuz'
- Ne gibi geri dönüşler oluyor?
- Patani Okulu'nda cennette buluşma sözü veren çocuklarımız, Çocuk İftarı programımızda "Ben çocuklarımın bu kadar mutlu olup eğlenebilecekleri böyle güzel bir günü hayal dahi edemezdim, siz yaşamasına vesile oldunuz" diyen bir yetim annemiz... Telefonla arayıp ağlayarak 'Bana çok güzel ilham oldunuz' diye dua eden bir abla, kermese gelip 'Verebileceğim tek şeyim bu' deyip alyansını uzatan bir genç kız. Hakikaten çok güzel anılar biriktirdik.
İyilik halkaları kuruyoruz
- Şimdiye kadar kaç yetimin hayatına dokundunuz?
- Malavi Yetimhanesi'yle 46 çocuğun hayatına dokunduk. Patani Okulu ise 360 çocuğa hizmet ediyor. Farklı miktarlarda bağış yapan 500'e yakın hayırseverle iyilik halkaları kuruyor ve her ay düzenli olarak 270 yetim çocuğun eğitim, barınma, sağlık, gıda ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Bunlar dışında İstanbul'da şimdiye kadar yaklaşık olarak 2 bin 500 çocuğa gıda desteğinde bulunduk. 2 bin 400 çocuğa bayramlık, 410 çocuğa kırtasiye seti hediye ettik. Suriye'de ise 1000'i aşkın çocuğa acil yardım ulaştırdık.