İstanbul çağdaş sanatın merkezi olma yolunda büyük adımlarla ilerliyor. Çağdaş sanat fuarlarına her yıl yaklaşık yüzde 15 fazla katılım gerçekleşiyor, bienaller ve sergilerle sanat daha fazla gündemimizde oluyor. Son yıllarda ise göğsümüzü dünya müzelerindeki kalıcı koleksiyonlara dahil olan Türkiyeli sanatçılar kabartıyor. "Metropolitan Müzesi'ne girdi", "Tate kalıcı koleksiyonuna dahil oldu" gibi haberleri okudukça Olimpiyatlarda altın madalya kazanmış misali haklı gurur yaşıyoruz. Geçen ay Tate Müzesi 2007 yılında kaybettiğimiz sanatçı, küratör ve öğretim görevlisi Hüseyin Bahri Alptekin'in beş işini birden alınca gözler dünya müzelerindeki Türk sanatçılara çevrildi. Özellikle son yıllarda dünya müzeleri ardı ardına genç ve çağdaş Türkiyeli sanatçıların işlerini almaya başladı. Bugün dünyanın farklı yerlerindeki müzelerde Türkiyeli sanatçıların onlarca işi yer alıyor. Burada hepsini saymak belki olanaksız ama gelin öne çıkanlara bir göz atalım... Hangi müzede hangi sanatçının işi var mini bir rehber yapalım. Böylelikle dünya müzelerini gezerken hangi Türk sanatçılarla karşılaşacağınızı bilmiş olursunuz.
Özellikle son yıllarda dünya müzeleri ardı ardına genç ve çağdaş Türkiyeli sanatçıların işlerini almaya başladı.
ALBERTINA'NIN YENİ ÜYESİ
Çağdaş sanatçı Mediha Didem Türemen'in ağaç baskı eseri ise dünyanın en kapsamlı sanat koleksiyonlaından birine sahip olan Viyana'daki Albertina Müzesi'nin kalıcı koleksiyonuna dahil edildi. Türemen'in eseri müze koleksiyonunun büyük bölümünü oluşturan 'Çizimler ve Baskılar' bölümünde yer alacak. Bu bölüm aynı zamanda Leonardo da Vinci, Picasso, Gustav Klimt gibi geçmişten günümüze birçok sanatçının farklı dönem işlerini barındırıyor.
Mediha Didem Türemen-Albrecht Dürer'e Saygı
ALPTEKİN TATE'TE
2007'de hayatını kaybeden sanatçı, küratör ve eğitim görevlisi Hüseyin Bahri Alptekin'in H-faktörü: Misafirperverlik/Husumet serisinden beş işi Tate Müzesi koleksiyonuna dahil edildi. Frieze Tate Fonu yeni sponsoru WME IMG, 2016 yılı alımı için 150 bin pound hibe etti. Bu hibe karşılığında 10 eser alınması kararlaştırıldı. Dördü Tate küratörü, ikisi konuk küratör olmak üzere altı kişilik jüri ise 10 eserden beşini Hüseyin Bahri Alptekin'in çalışmalarından seçti. Seriden alınan çalışmalar Tirana Palace, Pendion Bombay, Hotel Bagdad, Motel Rio ve Motel Yalta. Alptekin'in bu isimleri ve pano tasarımlarıyla vaat ettikleri yüzeysel hayaller yerine, ancak sefil koşullar sunabilen ucuz otelleri örneklemekte olan bu serisi küreselleşen Museum of Modern Art'ın (MOMA) kalıcı koleksiyonuna dünyaya dair ironik eleştiri sunuyor.
Hüseyin Bahri Alptekin-H-faktörü: Misafirperverlik/ Husumet serisi
METROPOLITAN'DA DOĞANÇAY DÖNEMİ
New York Metropolitan Museum of Art'ın kalıcı koleksiyonuna dahil edilen ilk Türk sanatçı 2012'de Burhan Doğançay oldu. Büyük ustanın Ribbon Mania isimli eserini koleksiyonuna katan müzenin küratörü Dr. Sheila R. Canby "Türkiye'nin en önemli ressamlarından Doğançay'ın ikonik çalışması müzemize büyük değer kattı" dedi. Doğançay'ın eserleri Guggenheim (New York), Victoria & Albert Museum (Londra), Centre Pompidou'nun da (Paris) aralarında bulunduğu 70 müzede sergileniyor.
Burhan Doğançay-Ribbon Mania
ÇEKİL'İN GÜNCESİ MOMA'DA
Museum of Modern Art'ın (MOMA) kalıcı koleksiyonuna dahil olan bir başka isim ise Cengiz Çekil oldu. Bugün de Yaşıyorum isimli eser Çekil'in 1976 yılında her gece uyumadan önce 'Bugün de Yaşıyorum' mührünü bastığı ve tarih attığı bir güncesi. Çekil böylelikle yaşadığı dönemin de portresini çizmiş oldu. Çekil'in yaşadığı döneme tanıklık eden 'soyut bir günce' olan bu eser, aynı zamanda sağ-sol çekişmesi ve terörün gündelik hayatın parçası olduğu dönemde sanatçının kıstırılmış konumuna gönderme yapıyor. 2015 yılında hayatını kaybeden sanatçının işi 2011 yılında müze koleksiyonuna dahil edildi.
Cengiz Çekil-Bugün de Yaşıyorum
AKSAN YUNANİSTAN'DA
Rasim Aksan'ın Untitled ve Untitled isimli eserleri Atina'daki Copelouzos Müzesi'nin kalıcı koleksiyonuna eklendi. Sanatçının Galerist'teki İsimsiz1 başlıklı ilk kişisel sergisinde izleyiciyle buluşan eserlerde Aksan, yağlı boyanın yanı sıra akrilik, kaligrafi mürekkebi, ebru boyasını airbrush tekniğiyle uygulamıştır. Figüratif ve hipergerçekci eserleriyle dikkat çeken sanatçının çalışmaları ağırlıklı olarak görsel bir bombardıman sonucudur.
Rasim Aksan-Untitled
HAMİLE HALİÇ METROPOLİTAN 'DA
Eserlerinde kadınların statüsü ve tüketim kültürü üzerine kafa yoran genç sanatçı Elif Uras'ın Pregnant Haliç II isimli eseri koleksiyoner Öner Kocabeyoğlu tarafından Met'e bağışlandı. Müzenin daimi koleksiyonuna kabul edilen heykeli Uras, İznik Vakfı atölyelerinde SAHA Derneğinin katkılarıyla üretti. Heykel geçen yıl ise ABD'nin Connecticut eyaletinde bulunan The Aldrich Contemporary Art Museum'da sergilenmişti.
Elif Uras-Pregnant Haliç II
ÜÇ FEMİNİST SANATÇI LONDRA'DA
Dünyanın ilk Ulusal Devlet Müzesi olarak 1753 yılında Londra'da kurulan ve altı milyondan fazla ziyaretçisi olan British Museum, İpek Duben, Azade Köker ve Şükran Moral'in birer eserini 2010 yılında daimi koleksiyonuna katmıştı. Her üç sanatçı da eserlerinde cinsiyet, şiddet, savaş, göç gibi kavramları ele almıştı. Ardından 2011 yılında müze İpek Duben'in bir eserini daha daimi koleksiyona kabul etti. Müze, Duben'in 2010 yılında Manuscript X adlı eserini koleksiyonuna eklemişti. Ardından da Refugee isimli sanatçı kitabını ekledi.
İpek Duben-Manuscript X
YALÇINDAĞ İSVİÇRE VE ALMANYA'DA
İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nden mezun olan Ekrem Yalçındağ'ın Berlin, Münih, İstanbul ve Düsseldorf başta olmak üzere pek çok kentin başlıca galerilerinde sergileri açıldı. Yalçındağ'ın Impressions from the Streets serisinden bir eseri 2013 yılında Museum Haus Konstruktiv Zürih'in kalıcı koleksiyonuna dahil oldu. Kunstmuseum Stutgart ise 2005'te yeni binasına taşındı ve Angekommen başlığıyla müze ziyaretlere açıldı. Yalçındağ'ın Villa Waldberta, Barrock in Istanbul ve 735 isimli eserleri daimi koleksiyon için satın alındı ve müzenin yeni binadaki açılış sergisinde gösterildi.
Ekrem Yalçındağ-Impressions from the Streets
GEÇİCİ MESKENLER İNGİLTERE'DE
Nil Yalter'in 1974-1977 yıllarına ait Temporary Dwellings/Geçici Meskenler isimli yerleştirmesi Tate Modern'in 17 Haziran'da açılan yeni binasında kalıcı koleksiyonun parçası olarak sergilenmeye başlandı. Sanatçının kentleri birer araştırma sahası olarak kullandığı çalışması, etnolog Bernard Dupaigne ile birlikte İstanbul, Paris, New York gibi şehirlerde göç üzerine araştırmalar yaptığı dönemde ortaya çıktı. Umudun, göçün, aidiyet kurma çabasının oluşturduğu çaresizlik sahnelerinin izlendiği bu işler, desen, fotoğraf, nesne, yazı ve video olarak karşımıza çıkıyor.
Nil Yalter-Temporary Dwellings/Geçici Meskenler
5: Tate Müzesi tarafından kalıcı koleksiyona dahil edilen Hüseyin Bahri Alptekin imzalı eser sayısı