- Aşireti bir şirket olarak düşünürsek, sizin aşiretin yıllık cirosu ne kadar?
- Sadece Urfa'da mı?
- Sadece Urfa'da.
- Şu anda aşiretin değil ama İzol ailesinin yıllık geliri 20-25 milyon lira civarında. Bunun üçte biri masrafa gidiyor. 30 bin dönüm arazimiz var. Bu arazinin 20 bin dönümü sulu, 10 bin dönümü kuru tarım. Pamuk, buğday, mercimek, arpa, değişik değişik ürünler ekiyoruz. Bazen gelir gideri karşılamıyor. Memleketimizde istihdam yaratmak için yatırım yaptık. Dededen, babadan kalma gayri menkulleri sattık. Ortadoğu'nun en büyük otelini yapıyoruz Urfa'ya, yedi yıldızlı, Suriye manzaralı, muhteşem bir otel.
- Aşiret yatırımını gayrimenkule mi yapar?
- İlk tercihimiz arazi almak oluyor. Ondan sonra gayrimenkul.
- Korunuyor musunuz?
- Düşmanımız yok ki korunalım. Halkla bütünleşmişiz.
- Zülfikar İzol da sizin gibi iyi nişancı mı?
- Tabii hepimiz iyi nişancıyızdır. Babamızın da ruhsatlı silahı vardı. O bize öğretti.
- Ağa olmasaydınız, ne olmak isterdiniz?
- Ağalık, büyüklerimizden gelen bir gelenek olduğu için bana deseler, 'Gel istediğin görevi verelim,' yine de almam. Tercihim yine ağalık olur. Bu gelenekler içinde büyüdüğümüz için başka bir şey tercih etmem.
- Kaç çocuğunuz var?
- Ellerinizden öpsün, üç oğlan üç kız.
- Dizilerdeki ağalar size ne kadar benziyor?
- Zamanımız olmadığı için çok izleyemiyorum ama bazıları iyi anlatıyor. Mesela Van'da çekilen o dizi güzel. Eski filmlerdeki Erol Taş'ın oynadığı ağa rolleri doğru değil. Tuluhan Hanım, bizim burada köylülerimiz, herhangi bir şiddet kullandığın zaman çeker gider İstanbul'a. Benim bir köyüm varsa, onun da bir milyon köyü var, değil mi? Ben aynı zamanda HAYKOP, Tarımsal ve Hayvancılık Kalkınma Kooperatifi'nin de başkanıyım. Aynı zamanda Köylere Hizmet Götürme Birliği'nin encümenlerinden biriyim.