Piyasaya yeni yatırımcılar kazandırmak için çalışan finans sektörü yerli fintech şirketleriyle yapay zekânın sınırlarını zorluyor. APara'da Şafak Tükle Uysal'ın sorularını yanıtlayan Denizbank'ın Dijital Kuşak Bankacılığı Grup Müdürü ve İnovasyon Komitesi Başkanı Gürhan Çam, algoritmik işlemlerle yapay zekâyı bir arada kullanmak için bir fintech laboratuvarı kurmaya hazırlandıklarını söyledi. Çam, bu stratejiyi şöyle anlattı: "Algoritmik işlem, insani duygulardan arındırılmış disiplinle işlem yapmak demek. Yatırım piyasasında bu çok önemli bir şey. Bir hisse senedine yatırım yaptığımızda ne almasını ne de satmasını biliyoruz aslında. Fiyat yükseldiği zaman satamıyoruz. Düşünce moralimiz bozuluyor. Tamamen doğal ve insanın özünde olan duygular bunlar. Ancak stratejiyi bu duygulardan arındırmak gerekiyor. Para kazanabilmek için mutlaka bir disiplinin olması gerekiyor. Algoritmik işlemler platformu aslında bize bunları sağlıyor. Stratejiyi baştan kuruyorsunuz, diyorsunuz ki "ben bu şartlar oluştuğunda alırım, bu şartlar oluştuğunda da satarım". Bunu basit bir dille kodluyorsunuz ve sizin adınıza robot denilen mekanizmalar yatırım yapıyor. Sizin satamayacağınız bir hisse senedini fiyat değerine ulaştıysa satıyor. Psikolojik etkenler tamamen işin dışında kalıyor. Size para kazandırmak için çalışıyor sadece. Stratejiniz doğruysa da para kazanıyorsunuz. Eğer yanlışsa yapay zeka bu noktada öğreniyor ve bir sonraki hamlede doğru stratejiye yönlendiriyor." Yüksek frekanslı işlemlerin ise vadeli mevduattan farklı olmadığının altını çizen Çam, "Kişi parasını ve vizyonunu bir robota emanet ediyor. Robot spekülatif olmayan gerçek bir yatırımcı olmaya başlıyor" bilgisini verdi.
Teknoloji ve Finans programı 7. bölüm: Parayı robotlar yönetecek!
MILLI YAZILIMLARA YÖNELDİK
Fintech'lerin oyun alanlarını algoritmik işlemler, yüksek frekanslı işlemler ve robotik işlemler diye ayırdıklarını ifade eden Çam, şunları söyledi: "Yüksek frekanslı işlemler kısmında yabancı fintech'lerin piyasadaki payı çok fazla. Ama bu işin millileşmesi gerektiğini düşünüp ilk adımı burada attık. Yerli bir fintech'le bu yazılımı geliştirdik. Algoritmik işlemler tarafında da milli bir yazılıma yöneldik. Ekon Teknoloji firmasıyla çalıştık. Bildiğimiz kadarıyla diğer bankalar da kendi içlerinde veya
milli şirketlerle bu şekilde işbirliğine devam edecekler. Her ülkenin her milletin kültürü farklı olduğu gibi yatırım stratejisi de farklı. Bunu kendi içimizden büyüttüğümüzde başarıya ulaşma oranımız çok daha fazla. ABD'deki bir yatırım stratejisini Türkiye'ye koyduğunuzda başarılı olmayabilirsiniz. Hatta bu yazılımları ihraç etmemiz lazım." MISYONUMUZ TERSINE GÖÇ Banka bünyesinde kuracakları kuluçka merkezinde fintech'lerin büyüyüp hızlanabilmesi için ne gerekiyorsa yapacak fiziki bir platform oluşturduklarını dile getiren Çam, "Misyonumuz önce beyin göçünü önlemek sonra tersine beyin göçü sağlamak. Hindistan bunu başardı. Yazılım dehalarını kullanmamız lazım. Silikon vadisi yaratmamak içten bile değil. Önümüzdeki 10-20 yılın katma değeri burada. İhracatı başarırsak belki de bu konuda dünyada marka olacağız. Biz en azından bu rüyayı yaşatmak istiyoruz" diye konuştu.
ALGI DEĞİŞİRSE HIZLA BÜYÜRÜZ
ALGORITMIK işlemler konusunda Türkiye'nin ciddi mesafe kat ettiğini ve Borsa İstanbul'un Nasdaq hamlesiyle hızlı işlemlere geçildiğini belirten Çam, bu sistemin bir yandan da adaleti sağladığını vurguladı. Çam, "Yatırımcı bir işlemi Van'dan da İstanbul'dan da yapsa tuşa bastığında aynı anda işlem yapabilmeli. Yatırımcılarımız da algoritmik işlemlere yoğun mesai harcıyor. Algının değişmesiyle yüzde 25 olan algoritmik işlem oranını çok kısa sürede 75'e taşıyabiliriz" ifadelerini kullandı.
İTHAL ETMEK YERİNE KENDİMİZ GELİŞTİRELİM
DENIZBANK'A algoritmik işlemler için yazılım üreten Ekon Teknoloji Kurucu CEO'su Ekin Keçeci ise yazılımları ithal etmek yerine ülkede geliştirilmesinin önemine vurgu yaptı. "Sonuçta ülkemizde ciddi bir genç nüfus var. Yaratıcı fikirleri olan bir sürü insan var. Dolayısıyla bu yazılımları içeride üretmek için her şeye sahibiz. Bu anlamda bankaların desteği çok önemli. Bankalar fintech'leri destekliyor, bir sürü kuluçka merkezi açılıyor. Çıkan her fintech bankalar için bir fayda yaratıyor. İki taraf için de fayda ilişkisi" diyen Keçeci, bankaların aksiyon almada yavaş olduğunu bu noktada fintech'lerin açığı kapatabildiğini kaydetti.