15 Temmuz 2016 gecesi, Türk milletinin hafızasında derin izler bırakan bir gece olarak tarihe geçti. Eli kanlı teröristler tarafından gerçekleşen darbe girişimi, demokrasiye sahip çıkmak için sokaklara dökülen milyonlarca insanın cesareti ve fedakarlığı ile önlendi. Ancak bu olayın hafızalarda yer etmesini sağlayan unsurlardan biri de o gece duyulan çağrılar, anonslar ve sonrasında yazılan marşlar oldu.
DEMOKRASİ ÇAĞRILARI VE ANONSLAR
15 Temmuz gecesi, darbe girişiminin ilk anlarından itibaren çeşitli kanallardan yapılan çağrılar ve anonslar, halkın direnişe katılmasında büyük rol oynadı. Televizyon kanallarında, radyolarda ve sosyal medyada duyulan bu sesler, milletin birlik ve beraberlik ruhunu pekiştirdi. Özellikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın FaceTime üzerinden yaptığı çağrı, halkın sokağa dökülmesine ve darbe girişimine karşı durmasına öncülük etti. Erdoğan'ın "Milletimizi meydanlara, hava limanlarına davet ediyorum. Milli iradeye sahip çıkalım" sözleri, Türk milletinin demokrasiye olan bağlılığını tüm dünyaya gösteren tarihi bir an olarak hafızalarda yer etti.
"SELALAR"IN GÜCÜ
15 Temmuz gecesinin en unutulmaz seslerinden biri de camilerden okunan selalardı. Türkiye genelinde tüm camilerden yükselen bu selalar, halkın direniş ruhunu ateşledi ve darbecilere karşı birlik olma çağrısını simgeledi. 15 Temmuz'un ardından, bu tarihi günü ve milletin direnişini ölümsüzleştirmek için birçok marş ve şarkı yazıldı. Bu marşlar, halkın yaşadığı duyguları, acıları ve umutları yansıtan melodilerle dolu. Özellikle "Ölürüm Türkiye'm" ve "Gesi Bağları" gibi parçalar, 15 Temmuz'un simgeleri haline geldi.