15 Temmuz gecesi, milyonlarca vatan evladı bu topraklar için direndi. Sadece görevde olanlar değil sağlık çalışanlarının her biri, o geceyi ayakta geçirdi. En kıdemli profesörden asistanına kadar herkes yaralı vatandaşlara nefes olabilmek için canhıraş bir mücadele verdi. Bazen kan gölüne dönmüş hastanelerde bazen de sokak ortasında parçalanmış bedenlere müdahale eden sağlık çalışanları, hain kurşunlarla vurulan kahramanları hayata döndürmek için en ön cephede canla başla çalıştı.
TANK MERMİSİ YANINDA PATLADI
Göğüs Cerrahisi Prof. Dr. Sezai Çelik, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ndeki direnişte vurulanlara ilk tıbbi müdahaleyi yaparak birçok insanın hayatını kurtardı. Çelik'in o gece tam yanında patlayan bir tank mermisi ile peş peşe yaralananlar oldu. Sırtındaki Türk bayrağını çıkartıp bir yaralının bacağına bağladı, diğer yaralıları ise ambulanslara taşıdı.
MİLETİN YARASINI BAYRAĞA SARDI
Sezai Çelik, karanlık geceyle ilgili şahitliğini şöyle anlattı: Bir ara yaralı sayısı o kadar artmıştı ki, sonunda sırtımdaki Türk bayrağını da çıkartıp bir yaralının bacağına bağladım. Belki ateş etmezler diye düşündüm ama ateş açmayı sürdürdüler. Köprüde gençler müthiş bir mücadele verdi. Gençler yaralıları araçlarla hastaneye taşıdı. Anesteziyoloji Uzmanı Doç. Dr. Osman Ekinci: O gece medyaya yansıyan haberlerde olağanüstü bir durumun olduğunu hissetmeye başladık ama ayrıntılı olarak ne olduğunu anlayamadık.
EVDE OTURAMAZDIK
Kalp ve Damar Cerrahı Murat Demirtaş: Sayın Cumhurbaşkanının televizyona bağlandığını söylediler. Herkesi göreve davet etti. Şimdi bunun üstüne evde oturmanın bir anlamı yok. Ben devletimin memuruyum mutlaka bir şeyler yapmam lazım. Böyle olunca tabi çantamı aldım çıktım.
ASKERLER GEÇİŞİMİZE İZİN VERMEDİ
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Mehmet Baran, Askerler yolumu kestiğinde, sağlıkçı olduğumu, üzerimdeki kıyafetten belli olduğunu ve hastane kimliğimi gösterdim. Oraya gitmem gerektiğini söylediğim. Giremezsiniz dediler ve darbe oldu evinize döneceksiniz dediler. Plastik ve Estetik Cerrahi Kaan Gideroğlu: Normalde biz hekim olarak yolda gittiğimiz zaman yolda trafik sıkışıklığı olsa, bir trafik polisine hastaneye gittiğimizi söylesek onlar bize yolu açarlar ve gitmemiz için ellerinden geleni yaparlar. Ama o gün bunun olup olmayacağı konusunda hiçbir fikrim yoktu.
İLK ŞEHİDİMİZ ABDULLAH TAYYİP'Tİ
Acil Tıp Uzmanı Mehmet Koşargelir: İlk şehidimiz geldiğinde acil servisimizde zaten yer yoktu. Arkadaki izole odaya aldık. 17 yaşında bir gencimiz. Bize gelen ilk şehitlerin kimliğinden Abdullah Tayyip ve babası Erol Olçok olduğunu öğrendik.