Evliliklerinin yıldönümü olan 16 Temmuz'dan bir gece önce eşinin şehit olduğunu öğrenen Esma Yılmaz, şimdi 3.5 yaşındaki kızı Hatice Hifa ile İstanbul'da yeni yaşamına alışmaya çalışıyor. 15 Temmuz'un önemini ve unutulursa tekrarlanacağını anlatan Yılmaz "15 Temmuz'u doğru lanse edilmiyor ve düzgün ifade edilemiyor. Neler yapılırsa böyle darbelerin oluşumların önüne geçilebilir bunu anlamalıyız. 15 Temmuz ile ilgili bir sürü kitap çıktı ama çok özensiz şeyler yapıldı. İsimlerin bile yanlış yazıldığını gördüm. Ya da yanlış bilgilerle içini boşaltılacak bir mübalağa yapılıyor Bugün aynı şey olsa tekrar İbrahim çıksın derim hatta ben de kesin çıkarım" ifadelerini kullandı.
'ERDOĞAN BİZİM BABAMIZ'
15 Temmuz ve sonrasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın desteğini ve 15 Temmuz için önemini anlatan Yılmaz "İbrahim ilk şehit olduğunda 'elhamdülillah' dedim ve sonrasında cumhurbaşkanımızı sordum. Erdoğan bizim babamız. Gördüğü zaman bizi ismimizle hatırlıyor. Bana ona bir kere hediye vereceğim zaman "Bu benim Esma kızım" dedi. Yaptığı en ufak bir hareketle gönlümüzü kazanıyor. Bizler için Erdoğan'ın adamı diyorlar. Eğer demokratik şekilde bu ülkenin başına getirilmiş Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'nı sevmek ve onu canı pahasına korumak Erdoğan'ın adamı olmaksa ben Erdoğan'ın adamı olmaktan gurur duyuyorum. Ama bunu bana diyenler kimin adamı onu merak ediyorum. 15 Temmuz'u bile siyasileştiriyorlar" dedi.
ŞEHİTLİKTE CAN YAKAN SÖZLER
Esma Yılmaz, eşinin mezarı başında yaşadığı bir olayı ise şöyle anlattı: Şehitliğe gelip kocamın mezarında bana "Onun bunun lafıyla dışarı çıktınız iyi mi oldu" diyerek provoke ettiler. Ben bir PKK'lı teröristin bile eşine veya yakınına böyle bir cümle kurmam. Cumhurbaşkanımız 15 Temmuz'un en büyük kahramanı tabii ki 15 Temmuz'u onunla özdeşleştireceğiz. O da Allah'tan ve milletinden aldığı güçten başka hiçbir güvencesi olmadan darbeye direndi. 15 Temmuz gecesi sokağa çıkan herkes hangi partiden olursa olsun benim kardeşim" dedi. Eşini kaybetmenin üzücü olsa da şehit olmasının gururunu ifade eden Yılmaz "Eşim şehit oldu ben bu şerefi taşıyorum. Bizim 15 Temmuz'u unutmamız mümkün değil. O yara hep sürekli kanıyor. Ama o yaranın deşilmesi çocuğumla beraberken beni üzüyor. Bazen çok seviyorlar sarılıp ağlıyorlar. Cumhurbaşkanımdan ve halkımızdan çok büyük bir destek var. Şehit aileleri ile çok yakınız çünkü aynı şeyleri hissediyoruz. En yakın arkadaşlarım ve ailemin yanında bile kendimi bırakmazken hiç tanımadığım bir şehit yakınına sarılıp ağlayabiliyorum" şeklinde konuştu. FETÖ'nün en büyük zararlarından birinin dini gruplara önyargı oluşturması olduğunu ifade eden Yılmaz şöyle konuştu: "FETÖ eğer toplumu cemaat ve tarikatlara karşı önyargı oluşturursa 15 Temmuz'un en büyük zararı olur. FETÖ üzerinden cemaatler ve tarikatlar itibarsızlaştırılması çok üzücü. 15 Temmuz gecesi sokağa çıkan birçok tarikat mensubu insan vardı ve onlar da şehit ve gazi de oldular. Ben nasıl askere düşman olmuyorsan eşimi asker kılıklı hainlerin öldürdüğünü görüyorsam insanlar da cemaatler arasında bu ayrımı yapmalı. Eğer bu yapılmazsa ideolojik olarak kazandılar demektir..."
ASLIŞAH SARITAŞ