Türkiye Maarif Vakfı'nca İstanbul'da düzenlenen, moderatörlüğünü Türkiye Maarif Vakfı Mütevelli Heyeti Üyesi Doç. Dr. Cahit Bağcı'nın üstlendiği, "15 Temmuz'u Anlamak" paneline, akademisyenler Prof. Dr. Atilla Yayla ile Doç. Dr. Abdurrahman Babacan ve SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Prof. Dr. Muhittin Ataman katıldı. Panelin açılışında konuşan Türkiye Maarif Vakfı Başkanı Prof. Dr. Birol Akgün,"Bu hakikaten siyasi bir travmaydı ama o belki bir zirve noktası, şiddetin siyasi iktidarı değiştirme yönünde nasıl kullanılabildiğini göstermesi bakımından son derece acılı bir olay" dedi. Ataman ise konuşmasında şunları söyledi: "Bugünden baktığımız zaman ABD ile bizim yaşadığımız sorunlar mesela S-400 sorunu, F-35 uçak krizi ve benzeri bütün konularda Avrupalılar'ın, Batılılar'ın alışık olmadığı bir söylem söz konusu. Yani Türkiye onlarla eşit bir taraf, muhatap, aktör olarak masaya oturmak istediğini söylüyor ama onlar son zamanlara kadar, neredeyse 20. yüzyılın ikinci yarısı boyunca devam eden süreçte o hiyerarşik ilişkiyi, kendilerine bağımlı bir Türkiye yönetimini istiyorlar ve hala o üslupla konuşmaya devam ediyorlar. Ya yeni Türkiye'nin bu siyasal üslubunu kabul edecekler veya bu gerilim giderek, artarak devam edecek."
YEPYENİ SİSTEM KURACAKLARDI
Prof. Dr. Atilla Yayla ise "15 Temmuz darbe teşebbüsü, diğer darbe ve teşebbüslerinden hem ortak hem de farklı yönleri olan bir darbe teşebbüsüdür. En önemli farklılık bu darbenin ordu dışından idare edilen bir darbe teşebbüsü olmasıdır. FETÖ dediğimiz örgüt ordudaki kaba ve basit mantıkla işleyen bir darbe teşebbüsü gerçekleştirmedi. Aslında FETÖ'nün amacı bir iktidar değişikliği gerçekleştirmekten ziyade, Türkiye'de hakimiyet kurarak belki de yepyeni bir sistem oluşturmak ve kendi kafalarına göre bir toplum oluşturmaktı. Buna uygun bir örgütlenmeye girmişlerdi" diye konuştu. Doç. Dr. Abdurrahman Babacan da "Devletin bütün kılcallarında varlar fakat sosyolojideki karşılıkları çok sınırlı. 25 Aralık'ta sevil aktörlerin ve iş insanlarının üzerine gittiler. Dolayısıyla 'Biz devleti ele geçirelim, buradan sivil toplumu dizayn edebiliriz, sermaye yapısını dizayn edebiliriz' dediler " şeklinde konuştu.