Türkeş, halı motiflerinin Türk boylarının damgalarını ve tarihsel izlerini taşıdığına dikkat çekerek, "Türk kültürünü okudukça, motiflerin ve işaretlerin içerdiği anlamları keşfettim. Bu halılarda halkın kültürünü, kelimeleri ve sembollerini görmek mümkün" dedi.
Bugün Türkiye genelinde, halı dokuma işinin kaybolmaya yüz tuttuğuna değinen Türkeş, "Eskiden evlerimizde halı dokuyan insanlar vardı, ama şimdi bu kültür yok olmaya başladı. İnsanlarımız, kültürel değerlerini kaybetmeye başladı. Ancak yabancılar, Türk halılarının kıymetini çok iyi biliyor ve bu sanatın değerine sahip çıkıyorlar" şeklinde konuştu.
Niğde'deki halkın ilgisine de değinen Orhan Türkeş, "Niğde'deki halk bu kültüre hala sahip çıkıyor. Obruk ve Uluağaç gibi bölgelerde halı dokuma geleneği hala devam ediyor. Motifleri ve el işçiliği ile bu halılar, Türkiye'nin dört bir yanına ve hatta dünyaya gönderiliyor" dedi.
Türkeş, halı dokumanın aşamalarına da değinerek, "Bir halının yapım aşamaları uzun bir süreci kapsar. İyi bir halı dokumak, sabır ve zaman gerektirir. Ebadına göre bir halı, günler, aylar sürebilir. Her halının dokunma süresi, ustasına ve kullanılan malzemelere göre değişir" diye konuştu.
Ayrıca, el dokuma halılarının insan sağlığına olan faydalarına da değinen Türkeş, "El dokuma halılarının üzerinde yalınayak yürümek, insanın vücudundaki enerjiyi alır ve rahatlatır. Bu zevki yaşamak, insanların bu sanatı daha iyi anlamasını sağlar. Sabır, sevgi ve emekle yapılan bu halılar, Türk kültürünün değerli bir parçasıdır" ifadelerini kullandı.
Son olarak, Türkeş, el dokuma halılarının kıymetinin daha çok anlaşılması gerektiğini belirterek, "Halılarımızın değerini daha çok insanın bilmesi gerekiyor. Bu kültürü yaşatmak ve geleceğe taşımak bizim elimizde" dedi.