Bursa-Muş Kardeşliği Eğitim ve Gençlik Merkezi'nde düzenlenen toplantıya, Tunceli, Bingöl, Van, Muş Batman, Iğdır ve Bitlis'teki yayıncı kuruluşu temsilcileri katıldı. Muş Valisi Avni Çakır, son 20 yılda teknolojinin geliştiğini söyledi.
İnsanların yayını, basını ve teknolojiyi cebinde taşıdığını ifade eden Çakır, şöyle konuştu: "Son 20 yılda imkanlar çok gelişti. Basın ülkemizde ulusal ve yerel anlamda kendi yelpazesi içerisinde çok büyük gelişmeler gösteriyor. Yapıcı basın her yazan için idarenin en büyük hizmette yoldaşı olmuştur. Şahsen bende basın mensuplarına teşekkür ediyorum. Muş'ta da arkadaşlarımız burada. Küçük bir aileyiz ama sağolsun yapıcı bir yaklaşımdalar. Her zaman olumlu şeyler yazıyor anlamında söylemiyorum. Eleştiriye kapalı olursak basın olmaz zaten. Bu anlamda arkadaşlar çok yapıcı yaklaşımdalar. Basın gerçekten hizmetlerimizde yol gösterici oluyorlar. Bizim uzanamadığımız yerlerdeki gözümüz kulağımız oluyorlar. Sonuç olarak zorlu bir alan. Çok özel ve önemli görev ifa ediyorsunuz. TBMM'deki tüm siyasi partilerin RTÜK'te olması çok güzel, demokratik bir ortamı da gösteriyor. Ülke çapında bu kadar etkin bir kurulun üzerinde yetkisi olduğu kuruluşlarının sahadaki taleplerini alması, taktire şayan bir davranıştır."
RTÜK Başkan Vekili Orhan Karadaş ise Ankara'dan Muş'ta yayıncı kuruluşları dinlemeye geldiklerini belirtti. 1994 yılında kanunla kurulan ve faaliyet kurum olduklarını ifade ederek, şunları kaydetti: "Bu düzenleme ve denetleme 6112 sayılı radyo ve televizyonların kuruluş ve yayın hizmetleri kanunu çerçevesinde yapılıyor. Daha önce 6 toplantı gerçekleştirdik, buda 7'incisi. Toplantılardaki amacımız bölgelerdeki bütün yayıncıları bir araya getirmek ve onların sorunlarını dinlemek, çözüm yollar bulmak, ortak hareket noktası geliştirmek. Yayıncıları dinlerken elbette bizde RTÜK olarak onlarla ilgili yapabileceklerimizi de burada tartışıyoruz."
"Genel olarak RTÜK doğru tanınan bir kurum değil. Öncelikle biz bu algıyı değiştirmek zorundayız." diyen Karadaş, şu ifadelere yer verdi:
"RTÜK denince sadece hep ceza veren ve sansür uygulayan bir kurul gibi değerlendiriliyor. Oysaki hiç bir özgürlük sınırsız olamayacağı gibi yayıncılıkta da herkesin aklına geleni yapması, söylemesi ve işine geldiği gibi yayın yapması mümkün değil. Bir sınırın olması lazım. Bu sınırı kanun belirliyor. Bizim yaptığımız kanunu uygulamak. Çalışma esasımız çok demokratik bir ortamdır. 9 üyeden oluşan bir kurulumuz var. Bu üyeler parlamentodaki siyasi partilerin temsilcileri. Kurulda her mesele uzun uzun tartışılarak ve sonunda salt çoğunluğa dayalı olarak alınıyor. Bizim maksadımız hiç bir zaman ceza vermek değil. Ceza en son başvurduğumuz çözüm."
Karadaş, "Ülkemiz 6 şubatta büyük bir deprem yaşadı. Bu deprem sonrası bazı yayıncılarımız mağdur oldular. Ama biz bütün imkanlarımızı seferber ederek bu mağduriyeti en aza indirebilmek için her türlü tedbiri aldık." ifadelerini kullandı.
Muş Belediye Başkanı Feyat Asya da 10-15 yıl öncesine kadar sadece doğru ve doğruları basından öğrendiklerini belirerek, şunları kaydetti: "Sosyal medya üzerinden herkes kendisini bir televizyoncu, bir gazeteci, bir yayıncı olarak toplumu adeta kirli bilgilerle yanlış algılarla yönetmesinin önünde ancak RTÜK var. Biz bu kurumu ciddi manada önemli buluyor ve toplantının önemini biliyoruz. Dolaysıyla bu toplantıyı bu şehirde yaptığınızdan dolayı ayrıca önemsiyoruz Bu şehirde göreve geldiğimiz günden bu güne kadar gerek yerel gerek bölgesel ve gerekse ulusal bazda çalışan yayıncı kardeşlerimize, basın mensuplarımızla da hep iş birliği içerisinde tavsiye ve önerilerini aldık."
Konuşmaların ardından yayıncı kuruluşu temsilcilerin talep ve önerileri dinledi. Programa, Muş Emniyet Müdürü Serkan Karaman, Muş Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Kantar, RTÜK Üst Kurulu Üyesi Nurullah Öztürk, RTÜK Başkan Yardımcısı İbrahim Uslu, kurum amirleri, yayıncı kuruluşu temsilcileri katıldı.