AK Parti'nin seçim zaferinin ardından FETÖ tayfası ve yandaşları başarısızlıklarını kabul etmek yerine analizler yaparak topu taca atmayı tercih etti. Sanki kendilerinin hiç suçu yokmuş ve seçmene korku salan kendileri değilmiş gibi bütün yükümlülüğü kendi dışındaki korkulara yıkıp AK Parti aleyhine yazmaya devam ettiler.
HALA AYNI TERANE!
Zaman'ın eski yayın müdürü Ekrem Dumanlı ise bugün yazdığı yazıda bildik ve beylik tavırlarını sürdürdü. "İnsanlar mağdur, mazlum. O yüzden toplumun çok büyük ve değişik kesimleri kendilerini güvende hissetmiyor.
Temel hak ve özgürlükler konusunda yapılan baskılar insanları can güvenliğinden, mal güvenliğinden endişe eder hale getirdi. Düşünce ve ifade özgürlüğü ağır yaralar aldı. Basının tamamı kuşatma altında." diyerek FETÖ örgütüne yapılan hukuki girişimleri itibarsızlaştıran Dumanlı bu olumsuz manzaranın bir an önce son bulması gerektiğini ifade etti.
TOPLUMUN LAYIK OLDUĞU AK PARTİ İMİŞ
Zaman Gazetesi yazarı Ahmet Şahin bugünkü yazısında "Toplum neye layık olursa Allah onu verir onlara?" diyerek üstü örtülü biçimde topluma layığınızı buldunuz mesajını verirken Bülent Korucu'da suçu sanki kendileri bu süreçte muhalefetle hareket etmemiş gibi muhalefete yıkmayı tercih etti: "Ülkeyi 13 yıldır yöneten parti, fatura ödemesi gerekirken oluşan güvenlik kaygısı sayesinde oyunu patlatıyorsa, muhalefetin varlığını sorgulamak kaçınılmaz hale gelir.
Velev ki AK Parti koşarak gelinen değil, kaçarken sığınılan yer olsun; muhalefet neden bu güveni seçmene sunamadı?"
SEÇİMLERE KORKU EGEMEN OLMUŞ(!)
Seçim öncesinde FETÖ ile kolkola yürüyen Cumhuriyet Gazetesi yazarı Emre Kongar bugünkü yazdığı yazıda seçimlere egemen olan duygunun korku olduğunu iddia ederek "Korkuların bir tarafı AKP'nin iktidarı kaybetme korkusuydu... İkincisi de seçmenin can korkusu!" diye yazdı.
Aynı gazetenin yazarı Hikmet Çetinkaya ise "AKP toplumun bir kesimini ötekileştirirken, aynı zamanda İslamla kapitalizmi harmanlamayı başarıyor. Toplum sözlü kültürden yazılı kültüre geçmediği için, MHP seçmeninden oy alıyor." diyerek seçmeni aşağılarken siyasal harmanlaşmada, barış, kardeşlik, demokrasi, hukuk, adalet, temel hak ve özgürlükler gibi kavramların bir değerinin olmadığı yorumunda bulundu.
KARANLIK DEMOKRASİ İMİŞ
Her tür karanlık eylemlere desteği ile tanınan FETÖ'cü kara propaganda gazetesi Taraf'ın yazarı Murat Belde "Karanlık Demokrasi" başlıklı yazısında Ak Parti'nin seçim zaferini kabul etti ama "Tayyip Erdoğan ne yapacaksa, arkasında demokratik halk desteği vardır.
Türkiye, istediği rejimi seçti diyebiliriz herhalde." yorumunda bulundu.
ALİ SİRMEN'DEN HAZIMSIZLIK
Ali Sirmen ise Cumhuriyet'teki köşesinde yine kriz imasında bulunarak "Burada tartışılan tek konu, zafer puanlarının pek ortada görünmeyen Tayyip Bey'in mi, yoksa 1 Kasım'ın önde görünen kişisi Davutoğlu'nun mu hanesine yazılacağıdır.
Şimdiye dek yaşadıklarımız baskın kişiliğiyle Tayyip Bey'in iktidar çekişmesinde yine üste çıkacağıdır." derken aynı gazetenin yazarı Bedri Baykam, "Uzatmayın yorumları: 7 Haziran gecesinden sonra ortada bir fırsat vardı, ortada milyonların umut dolu oylarının ağırlığı vardı. Tek bir adam bunların hepsini çöpe attı." yorumunda bulundu.
Fazıl Say ise "Gerçek şu ki; "başaramadık". Kendimize dönelim... Kendi cevherimizin aydınlığına, öz yaşamımıza... "Başkasını ikna etme konusu" bu toplumda zor bir zanaat. Bu dönemde, rüzgâr bizim istediğimiz yöne esmiyor..." diye yazdı.